'Ölümünden sonra bile eziyete devam ettiler'

  • 09:12 28 Ağustos 2018
  • Güncel
ANKARA - Tedavi gördüğü Numune Hastanesi'nde yaşamını yitiren Koçer Özdal'ın cenazesini ATK önünden alanlar arasında yer alan İHD Ankara Şube üyesi Nuray Çevirmen ve HDP Ankara İl Eşbaşkanı Nur Aytemür, Koçer'in ölümünün ardından bile eziyetin devam ettiğini belirtti. 
 
Tedavi gördüğü Ankara Numune Hastanesi'nde, eli ve ayakları kelepçeli şekilde yaşamını yitiren hasta tutsak Koçer Özdal'ın cenazesi, Adli Tıp Kurumu'ndan (ATK) alındı. Hasta tutsaklar adına her hafta açıklama yapan İHD'liler sürekli olarak Koçer'in durumuna dikkat çekiyordu. Koçer'in durumuna ilişkin açıklama yapan İHD Ankara Şube üyesi Nuray Çevirmen ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Nur Aytemür,  hasta tutsaklara yaşatılanları anlattı. 
 
'Hastalığından çok zaman sonra Ankara'ya getirildi'
 
Koçer'in 2014 yılından bu yana cezaevinde olduğunu hatırlatan Nuray Çevirmen, kanser teşhisinin ardından çok zaman sonra Ankara'ya getirildiğini ifade etti.  O süreçten beri Koçer'in durumunu takip ettiklerini dile getiren Nuray, "Hastaneye geldiği sırada idrar torbasının alınacağı, iki böbreğinden sıkıntılı olduğu söylendi.  Büyük bir ameliyat olacağı için vücudun buna hazır olması gerektiği de söylendi.  Ancak daha sonraki süreçlerde de akciğerlerinde su toplandığını söylediler. Probleminin büyük olduğu aktarıldı" dedi. 
 
'Ailesi bilgi dahi alamadı'
 
Ailenin görüştürülmediğini ve sürekli olarak problem çıkarıldığını söyleyen Nuray, "Önce haftada bir, daha sonra 15 günde bir görüştürüldü.  Yoğun bakıma alındıktan sonra bu sıkıntılar arttı.  Ailesi bayram öncesi görüştüğünde yoğun bakım ünitesine alınacağını, yalnız bu sürecin uzayabileceğini belirtmişlerdi. Fakat 13 Ağustos'tan bu yana yoğun bakıma alındı. Daha sonra kanser vücuduna yayıldı.  22 Ağustos'tan itibaren solunum cihazına bağlı kaldı. O halde yatağa kelepçelendi. En son bir eli bağlı bir eli kelepçeliydi. Yine ailesi görüşmede ve sağlığı ile ilgili bilgi alışverişinde sıkıntılar yaşamaya başladı" diye konuştu.   
 
'Kamuoyu görmedi yetkililer ilgilenmedi'
 
Cezaevlerinde durumu ağırlaşan birçok hasta tutsağının yaşamını yitirdiğine tanıklık ettiklerini söyleyen Nuray, "Tutsaklar hastane içerisinde bile insani durumlara tabi tutulmuyorlar.  Sevkler geciktiriliyor, kelepçeli muayene dayatılıyor.  Böyle problemli bir süreç yaşandı.  Kamuoyu bu durumu yeterince görmedi, ilgili kurumlar da yeterince ilgilenmedi" diye tepki gösterdi.  
 
'Ölümünden sonra bile eziyete devam ettiler'
 
Koçer'in son ana kadar bilincinin kapalı olmasına rağmen el ve ayaklarına kelepçe takıldığını hatırlatan Nur Aytemur ise, "Adli Tıp'ın önünde saatlerce bekledik. Ama ölümünden sonra bile eziyete devam ettiler. Cenazeyi hemen alıp Muş'a götüreceğiz. Koçer arkadaşın şahsında her gün onlarca hasta tutsağın haberini alıyoruz" dedi.
 
'Tüm partilerin bu konuyu gündemine alması gerekiyor'
 
Devletin ve tüm siyasi partilerin bu konuyu bir an önce gündemine alması gerektiğini vurgulayan Nur, birçok tutsağın rehine mantığı ile cezaevlerinde tutulduğunu ifade etti. Rehin alma ve işkence etme zihniyetinin artık bir kültür haline geldiğini dile getiren Nur, şunları söyledi: "Her olayda kendi pratiklerini gösteriyorlar. Cumartesi Anneleri'ne yaptıkları ortada. Anneliği kutsayıp bunun üzerinden siyaset yaptıkları halde bu kadar açıktan işkence edebiliyorlar. Koçer arkadaşın ailesine de aynı eziyeti uyguluyor. Haftalarca burada kelepçeli halde kaldı. Annesi, eşi ve kızları ile günlerce görüşemedi. Gösterdiklerinde ise elleri kelepçeli haldeki görüntüsü ile karşı karşıya bıraktılar."