İSTANBUL - İHD İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri, son dönemde artan çocuklara yönelik cinsel suçlara dikkat çekerek, çözümün idam değil çocuğun korunması olduğunu vurguladı. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu üyeleri, çocuklara yönelik cinsel suçların engellenmesi talebi ile Galatasaray Lisesi önünde basına açıklama yaptı. İdam cezasının bir çözüm olmadığının vurgulandığı açıklamada, "Çocuğun cinsel istismarına ve çocuk cinayetlerine dur de" yazılı pankart açıldı. İngilizce ve Türkçe olarak açılan "idam istismarı önlemez" yazılı döviz de dikkat çekti. 

 

Grup adına basına açıklamayı İHD İstanbul Şubesi Başkanı Av. Gülseren Yoleri okudu. 

 

'Çocuk, büyüklerin kurbanı olmaktan kurtulamıyor'

 

Son yıllarda kayıp çocuklar, çocuk istismarı ve çocuk katliamlarının gerçeği ile yüz yüze kalındığını belirten Gülseren,  çocukların korumasız bırakıldığını söyledi.  Leyla ve Eylül'ün yaşadıklarının kamuoyuna yansıması nedeniyle oluşan duyarlılık,  hadım ve idam üzerinden faile verilecek cezaya odaklı tartışmaların çocukların bu vahşetten korunması noktasında oldukça yetersiz kalacağına dikkat çeken Gülseren, "Biliyoruz ki;  failin aldığı ceza değil,  çocuk istismarını ve çocuk cinayetlerini daha gerçekleşmeden önlemeye yönelik etkili tedbirler kurtarır çocuğu. Çocuk haklarını ve karşılaştıkları sorunlara çocukların yararını esas alarak ve yine çocukların katılımı ile çözüm üretmeyi esas almadığımız müddetçe,  çocukları savunmasız bırakmış, her türlü tehdide açık bir yaşama mecbur etmiş oluyoruz. Çocuk, kendisini koruması gereken büyüklerin kurbanı olmaktan kurtulamıyor" dedi. 

 

'Cinsel istismarda Türkiye 3'ncü sırada'

 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğun devletin izniyle evlendirildiğini,  son 6 yılda 142 bin 298 çocuğun anne olduğunu belirten Gülseren,  çocuğa yönelik cinsel istismarda Türkiye'nin dünya listesinde 3'üncü sırada yer aldığını hatırlattı. Gülseren, son sekiz yılda 104 bin çocuğun kaybolduğu bilgisini paylaştı. "Bir yandan 11 yaşındaki çocuğun tecavüze rızasını tartışırken, öte yandan çocuğa yönelik taciz ve tecavüzü engelleyemezsiniz" diyerek sözlerine devam eden Gülseren, çözüm önerilerini de şöyle sıraladı: 

 

Devleti acil önlemler almaya çağırıyoruz'

 

"Çocuğu, temel haklarının yanında, hakkındaki kararlara katılma hakkı olan bir birey olarak kabul edin. Kadın ve çocukların yoksullaşmasının önüne geçin.  Çocuğun, Uluslararası sözleşmeler, Anayasa ve yasalardan kaynaklı haklarını kullanabilmesini güvence altına alın. Yasal mevzuatta yer alan ve çocuk istismarını meşrulaştıran, teşvik eden düzenlemeleri kaldırın. Mevzuatı çocuk hakları ve insan haklarına uygun hale getirin. Bağımsız bir Çocuk Bakanlığı kurun. Çocukların uğradıkları hak ihlallerini araştırmak için TBMM'de daimi bir komisyon kurun.  İstismar suçu işlemiş derneklerin, kurumların, yurtların ve ailelerin hukuktan kaçmasının önüne geçin. Bizler insan hakları savunucuları olarak bir kez daha; Çocukları koruma yükümlülüğü bulunan devleti acil önlemler almaya ve toplumu çocukların korunması için göreve çağırıyoruz." 

 

Açıklama, sloganlarla sona erdi.