Emek örgütlerinden hükümete sorumluluk çağrısı

  • 14:56 4 Temmuz 2018
  • Güncel
ANKARA - Çocuğa yönelik cinsel istismar ve kaçırılmaları protesto eden Ankara'daki emek örgütleri, hükümetin çözüm olarak sunduğu idam ve hadım cezalarının görev ve sorumluluklardan kaçmak anlamına geldiğinin altını çizdi.  
 
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ankara Bölge Temsilciliği, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Ankara Şubeler Platformu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Ankara İl Koordinasyon Kurulu, Ankara Tabip Odası ve Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (ASMMMO),  çocuk katliamları, çocuk kaçırma ve çocuğa yönelik cinsel istismarı protesto etmek amacıyla ortak basın açıklaması yaptı.
 
Güvenpark önünde yapılmak istenen açıklamaya, polis "güvenlik" gerekçesini öne sürerek izin vermeyince, polis ile grup arasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Kitle, kendilerine saldıran polise "Böyle yaparak tecavüzcüleri koruyorsunuz" şeklinde tepki gösterdi. 
 
Ardından açıklama yapmak üzere İzmir Caddesi'nde bulunan PTT binası önüne kadar yürüyen kitle burada basın açıklaması yapı. Açıklamada konuşan Tüm Bel Sen Ankara 2 No'lu Şube Kadın Sekreteri Filiz Koçak, Türkiye'de günde 32 çocuğun kaybolduğunu hatırlatarak, "TÜİK verilerine göre; 2008-2016 yılları arasında kaybolan çocuk sayısı 104 bin 531'dir. Bu verilere kadına yönelik şiddeti de eklediğimizde kadına ve çocuğa yönelik cinsel istismar ve şiddet vakaları güncel olmaktan öte özellikle son 16 yıldır artarak devam eden toplumsal bir sorun haline gelmiştir" dedi.
 
'Cezasızlık politikaları olağan hale gelmiş'
 
Cinsel istismar ve şiddet vakalarında gelinen noktada iktidarın payının büyük olduğunu belirten Filiz, "Evlilik yaşının düşürülmesi, bazı din adamlarının kız çocuklarıyla ilgili evlenme yaşına ilişkin beyanları, müftülere nikah kıyma yetkisinin verilmesi, eğitim dilinin ve müfredatın cinsiyetçi ve eril olması, kadınların siyasette, yönetimde ve çalışma hayatında eşit koşullara sahip olmaması cezasızlık politikalarının olağan hale gelmesi sorunun endişe verici boyutlara ulaşmasına neden olmuştur" diye konuştu.
 
'İktidar görev ve sorumluluktan kaçıyor'
 
Gelinen noktada artık çocukları parka çıkaramadıklarını kaydeden Filiz, çözümün çocuk merkezli politikalar, koruma, eğitim,  caydırıcı hukuki yaptırım ve rehabilitasyon olduğuna dikkat çekti. İktidar cephesinde dillendirilen idam ve kimyasal kastrasyon düzenlemelerine de değinen Filiz, "Hükümet yetkililerinin idam ve hadım cezalarını dillendirmedeki amaçları görev ve sorumluluklarından kaçmak anlamına gelmektedir. Hükümet her şeyden önce sorunun çözümü için akademik çevrelerle, kadın örgütleriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, sendikalarla ve bilim insanlarıyla çalışmalıdır" dedi.