
Emine Şenyaşar'dan yetkililere: Kamera kayıtlarını niye saklıyorsunuz?
- 09:03 29 Haziran 2018
- Güncel
URFA - Suruç’ta AKP’li vekilin yakınlarının saldırısı sonucu eşini ve 2 çocuğunu yitiren, bir oğlu da yaralı halde tutuklanan Emine Şenyaşar, hem işyeri hem de hastanenin kamera kayıtlarının ortaya çıkarılmasını isteyerek, “Niye saklıyorsunuz? Madem haklısınız niye gece yarısı gidip hastane duvarlarını boyuyorsunuz? Bu nasıl hastane?” diyerek, sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulundu.
Urfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran’da AKP Milletvekili ve Adayı İbrahim Halil Yıldız’ın yakınları ile korumalarının silahlı saldırısı sonrası yaşanan olaylarda esnaf kardeşler Adil ve Celal Şenyaşar kaldırıldıkları Suruç Devlet Hastanesi’nde infaz edilmişti. Yaralılardan Mehmet Şah Yıldız da kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti.
Yaralı çocuklarını görmek için hastaneye giden baba Hacı Esvet Şenyaşar ise, AKP’li vekilin yakınları tarafından linç edilerek katledilmişti. Hastanedeki güvenlik kameraları tahrip edilmiş, kan bulaşan duvarların gece yarısı boyandığı iddia edilmişti. Olaydan birkaç gün sonra Anadolu Ajansı’na (AA) esnaf kardeşlerin dükkânının içindeki görüntülerin bir kısmı servis edilerek kamuoyu algısı yaratılmaya çalışılmıştı. Olayda yaralanan Fadıl Şenyaşar, tedavi gördüğü hastanede taburcu olduktan sonra gözaltına alınmış çıkarıldığı savcılık ve mahkemece ifadesi alınmadan tutuklanmıştı. Mehmet ve Ferit Şenyaşar ise ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmıştı. Saldırıya maruz kalan aile ilgili birçok işlem yapılırken, AKP’li vekilin saldırgan yakınları hakkında ise şimdiye kadar herhangi bir işlem yapılmadı. Soruşturma dosyasında gizlilik kararı olduğu için haklarında herhangi bir soruşturma olup olmadığı bilgisi de edinilemiyor.
‘Kamera görüntülerini neden gizliyorsunuz?’
İş yeri ve hastanedeki güvenlik kamerası kayıtlarının ortaya çıkarılmasını isteyen anne Emine Şenyaşar, hem saldırıya uğradıklarını hem de oğlunun tutuklandığını belirtti. Oğlu Fadıl’ın yaralı halde cezaevine götürülmesine isyan eden Emine, “Niye onlardan kimse gözaltına alınmıyor, tutuklanmıyor. Geldiler dükkânın içinde saldırdılar. Hastanede saldırdılar. Niye tutuklamıyorlar bunları? Polis hepsini biliyor. Kameraları neden gizliyorsunuz? Dükkânımızın içinde etrafında kameralar vardı. Çıkarın bu kamera görüntülerini. Niye saklıyorsunuz? Şahide gerek yok. Şahit istemiyoruz. Her şey kameralarda var. Hastanenin kameralarını neden kırıyorsunuz?” diye sordu.
‘Hastanenin duvarlarını niye gece yarısı boyadınız?’
Eşinin linç edilerek katledildiği hastanenin duvarlarının gece yarısı boyandığını söyleyen Emine, “Neden boyuyorsunuz? Madem haklısınız niye gece yarısı gidip hastane duvarlarını boyuyorsunuz? Niye ifadeleri alınmıyor. Bu nasıl bir hükümet. Bunlar İŞİD’ten beterler. Kürtlerin içinde olan İŞİD’tir. Gözümün önünde eşimi öldürdüler. Biz birlikte hastaneye gittik. Geldiniz eşimi gözümün önünde demir çubuklarla öldürdünüz. Bu nasıl hastane? O hastaneye kilit vursunlar. O hastanenin açık olmasının bir anlamı yok, kilit vursunlar” diyerek isyan etti.
‘Kamera kayıtlarını çıkarsınlar’
Sivil toplum kuruluşlarına da seslenen Emine, adaletin sağlanması için herkesten yardım istedi. Israrla kamera görüntülerinin ortaya çıkarılmasını isteyen Emine, şöyle dedi: “Benim yüreğim yandı. Çıkarsınlar bu kamera kayıtlarını. Hem iş yerinin hem de hastanenin kamera kayıtlarını istiyorum. Hastane de nasıl kamera yok? Nasıl gece yarısı gidip duvarları boyayabiliyorlar? Çıkarsınlar kayıtları bende göreyim çocuklarımı nasıl öldürmüşler. Bütün dünya görsün, izlesin. Bu suçluların tutuklanmasını istiyorum. Nerede görülmüş yaralı olan birinin hastanede öldürüldüğü. Nerede görülmüş hemşirelerin ortasında, polislerin ortasında insan öldürüldüğü. Hastane önünde ‘öldürdük’ diye havaya ateş edip kutluyorlar. Bu onlara kalır mı? Ben cezalarını çekmeleri için elimden geleni yapacağım. Bu adalet yerini bulacak.”