DİYARBAKIR - Ankara'da savaş hazırlığının yapıldığını belirten HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “AKP kaybettiğini anladı şimdi de sandıklarını Minbic ve Kandil’e götürmeyi düşünüyor. Oraya düşen her bomba buranın kalbinde patlayacaktır” dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, seçim çalışmaları kapsamında Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde partisinin düzenlediği halk buluşmasına katıldı. Pervin Buldan ve beraberindeki heyet, Malabadi Köprüsü’nde yüzlerce araçlık konvoyla karşılandıktan sonra ilçe merkezinde tur atıldı. Partisinin genç adaylarıyla Silvan halkını selamlayan Pervin, buradan geçtiği Azizoğlu Meydanı’nda halkla buluştu. 

 

Diyarbakır milletvekili adaylarının tanıtılmasından sonra kitleyi selamlayan Pervin, mitinge dönüşen buluşmada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Silvan’ın acıların kenti olduğunu belirten Pervin, her zaman yüreklerde yerinin olacağını söyledi. Pervin, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Silvan ve bu coğrafya, acılara yüzyıllardır tanıklık ediyor. Devlet bu kentte yaşayanları her zaman inkâr etti. Her birimizin yüreğinde bir fırtına var. Bu büyük bedellerin fırtınasıdır. Bize büyük bedeller yaşattılar ve ödettiler. Bu acıları bu bedelleri de en fazla Farqîn halkı ödedi. Sizlere saygı duyuyor ve selamlıyoruz. Hiç kimse Farqîn halkının içinde yaşadığı acıyı hiçbir zaman görmedi. Ülkeyi yönetenler bu acıyı görmedi. Bizler bu acılara asla diz çökmedik, Recep Tayyip Erdoğan’ın önünde hiç diz çökmeyeceğiz.

 

Kaybettiğini anlayan AKP sandıkları Minbic ve Kandil’e götürmeyi düşünüyor

 

Bu acılar yetmiyor gibi Kürt halkına, Amed halkına ve Silvan halkına yeni acılar yaşatmanın oyununu oynuyorlar. AKP kaybettiğini anladı şimdi de sandıklarını Minbic ve Kandil’e götürmeyi düşünüyor. Fırat’ın doğusunda savaş açarak batısında huzurun gelmeyeceğini anlamayacak kadar siyaseten yoksunlar. Bu halk acıyı yaşarken kardeşliği barışı ve insan haklarını savundu. Biz ‘barış’ dedikçe onlar savaşta ısrar ettiler.  ‘Adalet’ dedikçe gözaltı ve tutuklamaya devam ettiler. Bu ülkede kardeşlik bağlarını yıkmaya hiç kimsenin hakkı yok. AKP size sesleniyoruz; Kürtlerin yakasından elinizi çekin. Hiç kimse Kürt halkının kanı üzerinden siyaset yapmasın. Bu coğrafya artık çocuklarının ölmesini istemiyor. Artık hiçbir anamız bedel ödemek ve gözyaşı dökmek istemiyor.

 

20 günleri kaldı

 

Biz bunları söylerken Ankara’da savaş hazırlığı yapıyorlar. Minbic’e savaş götürmek isteyenler, şunu iyi bilsinler, oraya düşen her bomba bizim kalbimizde patlayacak. Minbic ve Kandil’e yapılacak savaştan sadece orası değil, Türkiye’de zararlı çıkacak. Efrîn’e gittiniz kim karlı çıktı, kim zararlı çıktı? Sizin görmediğiniz ve tanımadığınız yani Kürt sorunu yüzyıllardır aynı yöntemlerle çözmeye çalışılıyor. Bu yöntemi deneyenler başarıya ulaşmadı. Bu sorun barış ve müzakere ile çözülecektir. AKP hükümeti bunu anlamalıdır. Gerçi anlamasına gerek yok 20 günleri kaldı.

 

 Şimdi de Diyarbakır’ı inkar ediyorlar

 

 Amed’de ‘Kürt sorunu yoktur’ diyen Cumhurbaşkanı’na sesleniyoruz;  Sizin bilmediğiniz anlamadığınız bir sorun var. Bu sorun Kürt, dil, kimlik sorunudur. Eskiden Ankara’dan gelip ‘Kürt sorunu var’ diyordunuz, şimdi Diyarbakır’a gelip inkar ediyorsunuz. Sadece seçimden seçime Kürtleri tanıyanlara sesleniyoruz; Biz Kürtler bundan sonra tek bir oyumuzun başka partilere gitmesine izin vermeyeceğiz. Kürtler birliğini sağlamıştır.

 

 Herkese AKP’nin zulmünü anlatın

 

Çok az zamanımız kaldı. Varsa eğer bizi anlamayan ve görmeyenleri ikna edin. 16 yıllık iktidar döneminde AKP’nin Kürtlere yapılan zulmü anlatın. Cezaevlerindeki yoldaşlarımız, toprağa düşen canlarımızı anlatın. Her bir insanımız sandık başına giderken elini vicdanının üzerine koysun. Bu vicdan bir kader meselesidir. Bu seçim kaderimizi belirleyecektir. Yarınlarımız için bu seçimde vereceğimiz karar çok önemlidir.  Özgürlük, demokrasi, adalet ve hukuk için, esnafın yaşadığı sıkıntılar, gençlerin işsiz dolaştığı günler için, kadınlarımızın barış ve adalet çığlıklarını yerde kalmaması için el ele vererek 24 Haziran’ı büyük bir umutla kazanacağız. Yarınlar Türkiye halkları ve toplumunun olacaktır. Yolunuz yolumuz açık olsun. Ya kazanacağız, ya kazanacağız.”

 

Pervin, konuşmasının ardında Silvan’dan ayrılarak 5 Haziran saldırısında yaşamını yitirenleri anmak için Diyarbakır’a doğru yola çıktı.