
IFEX’ten bebeğiyle tutuklanan Ayşe Çelik için çağrı
- 13:28 28 Nisan 2018
- Güncel
HABER MERKEZİ - İfade özgürlüğü savunucularının çatı örgütü olan IFEX, "çocuklar ölmesin" dediği gerekçesiyle bebeğiyle cezaevine girmek zorunda kalan öğretmen Ayşe Çelik'in serbest bırakılması için başlatılan imza kampanyasına çağrı yaptı.
120'den fazla ifade özgürlüğü savunucusu kuruluşun çatı örgütü olan IFEX (International Freedom of Expression Exchange) Düşünce Suçu(!)na Karşı Girişim, “çocuklar ölmesin” dediği gerekçesiyle bebeği ile birlikte cezaevine girmek zorunda kalan Ayşe Çelik için başlattığı imza kampanyasına çağrı yaptı. Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmek için kaleme alınan “Ayşe öğretmen ve henüz doğmamış bebeği hapse girmesin” başlıklı kampanyayı şu ana kadar 8 bin 109 kişi imzaladı.
İmza metninde şu ifadeler yer alıyor:
“Daha doğmadan 15 ay hapis cezası... Henüz oluşumunu bitirmemiş bir insan yavrusu, dünyaya gelmek için sırasını bekliyor, sadece birkaç haftası kaldı. Geleceği dünyada onu neyin beklediğini o bilmiyor ama biz biliyoruz: 15 ay hapis. Annesi, öğretmen Ayşe Çelik çok büyük bir suç işledi. Telefonla katıldığı bir TV programında “Çocuklar ölmesin, analar ağlamasın” dedi, izleyiciler bu sözleri alkışladılar. Savcılar harekete geçti, soruşturma başlatıldı. Ama duyarlı insanlar da harekete geçti. Bakırköy Adliyesi önünde bir basın açıklaması yaptılar. Ayşe’nin sözlerini kendi sözleri olarak tekrarladılar. Yani aynı suçu aynen işleyerek kendilerini ihbar ettiler.
Bakırköy savcısı, 3 ilden toplam 38 kişi hakkında dava açtırdı, sonuç? 38 kişiye beraat, Ayşe Çelik’e 15 ay hapis. Oysa Ayşe Çelik'in sözlerinde hiçbir suç unsuru yok. "Neden şunları söylemedi" gibi saçma sapan bir iddia ile söylediklerinden değil, söylemediklerinden dolayı yargılandı ve ceza aldı. Diğer 38 kişi ise Ayşe ne dediyse aynını söyledi. Hem de alenen, medyaya da yansıyacak şekilde. Birçoğu Diyarbakır Sur'a yeni gitmişti. Mahkeme ifadelerinde "Ayşe'nin söyledikleri doğrudur, az bile söylemiş" şeklinde ifadeler verdiler ama beraatten kurtulamadılar. Ayşe’nin “İbret-i Alem” olsun diye verilen cezası ertelenmedi.”
Ne olmuştu?
8 Ocak 2016 Cuma akşamı Beyazıt Öztürk’ ün sunduğu Beyaz Show adlı eğlence programına Diyarbakır’dan telefonla katılan öğretmen Ayşe Çelik, Kürt illerinde yaşananlara dikkat çekmek adına söyledikleri nedeniyle, hakkında "Örgüt propagandası" suçlamasıyla soruşturma açılmıştı. Barış talebinin suç olmadığını savunan, yazar, sanatçı, akademisyen ve aydınlardan oluşan bir grup sivil itaatsiz de "Ayşe Öğretmen'in sözleri suçsa, biz de bu suça ortak oluyoruz" diyerek kendilerini ihbar etmişlerdi.
Kendilerini ihbar edenler
Ahmet Dindar, Ayşe Erzan Silier, Ayşegül (Akış) Devecioğlu, Ayşegül İyidoğan, Bayram Bahri Belen, Dilek Gökçin, Ercan İpekçi, Ergin Cinmen, Ferhat Tunç, Gençay Gürsoy, Gülseren Onanç, Gülşen Denizhan, Gürhan Ertür, Gürkan Develi, Halim Bulutoğlu, İbrahim Akın, İbrahim Sinemillioğlu, Kemal Özgül, Mahmut Konuk, Mehmet Tursun, Mevlüt Ülgen, Murat Çelikkan, Nazmiye Özen, Nergiz Ovacık, Neşe Yaşın, Nil Özsoy Dindar, Orhan Alkaya, Orhan Silier, Oya Baydar, Perihan Pulat, Pınar Önen, Şanar Yurdatapan, Sibel Özbudun Demirer, Süleyman Eryılmaz, Temel Demirer, Türkcan Baykal, Üner Eyüboğlu ve Vecdi Sayar.
Dava 23 Eylül'de başladı
Ayşe Çelik, kanal sorumlusu ve sivil itaatsizlere açılan dava 23 Eylül'de başlamış, Ayşe sözlerinin arkasında durduğunu, barış istemenin suç olamayacağını savunmuştu. Ayşe’ye destek oldukları için yargılananlar da savunmalarında sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü Kürt illerinde yaşananlara dair tanıklıklarını aktararak, barış isteklerini yinelemişlerdi.
Yargılanma Nisan 2017'de sona ermiş, Ayşe’yi destekleyenler ve programın yapımcısı beraat ederken Ayşe, "Örgüt propagandası" suçlamasıyla 15 ay hapse çarptırılmıştı.