
'Aile yılı kapsamında ‘şiddet sarmalı!’
- 09:05 16 Ekim 2025
- Güncel
Nazlıcan Nujin Yıldız
İZMİR - Kadınlara yönelik saldırılar her geçen gün artarken, ilan edilen aile yılının ilk 10 ayında yapılan 7 bin çalışma ile kadınlara "çocuk yap, evde kal, hizmet et" çalışma yürütüldü.
İktidar, kadına yönelik şiddeti önleyen politikalar geliştirmezken, 2025 yılını "Aile yılı" ilan etti. İktidarı boyunca aileyi güçlendiren, kadınları eve hapseden AKP, bu projelerle erkek şiddetinin önünü açıyor.
Aileye 'rehberlik' çalışması
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2025 "Aile yılı" ilan edilirken, bu kapsamda yapılacak çalışmalar için tüm bakanlıklar harekete geçti. Bakanlıklar, hızlıca aile yılı kapsamında yapılacak uygulamalar için politikalar üretti. Bu bakanlıklardan ilki, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı oldu.
İlanın hemen ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde "Aileyili.gov.tr" adıyla internet sitesi açıldı. Bu sitede, "Rehberler ve Planlar" başlığıyla aile yılı kapsamında uygulanacak çalışmalar, ailelere “rehberlik” edecek içerikler yer alıyor.
Sitede paylaşılan içerikler şöyle:
* Çocukların dijital risklerden korunmasında ebeveyn rehberi
* Siber suç ve zorbalıktan korunma rehberi
* Ailenin korunması ve güçlendirilmesi vizyon belgesi ve eylem planı
* Aileye yönelik eğitim programları
* Aile odaklı çocuk hizmetleri
* Aile kategorisinde yardımlar
* Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM)
Şiddet meşrulaştırılıyor
Programlar, eylem planları ve rehberler, sadece aile odaklı olmakla kalmıyor, kadının adı yalnızca Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri’nde geçiyor. Artan kadın katliamlarına, kadına yönelik erkek şiddetine, taciz, tecavüze, çocuğa yönelik şiddet, katliam, taciz ve tecavüze dair, bunların önlenmesiyle ilgili önüne bir eylem planı koymayan iktidar, çocuklara yönelik hizmeti bile “aile odaklı” veriyor.
Dikkat çeken bir diğer nokta ise ŞÖNİM’lere dair hazırlanan içerikte, şiddet faillerine uygulanacak uygulamalar. Sitede, kadınların şiddete maruz bırakıldığı an veya şiddette uğrama tehlikesi yaşadığı an merkezlere başvurması, KADES uygulamasını kullanması veya 112 Acil Çağrı hattını araması dışında bir alternatif bulunmuyor. Bunun yanında, içeriğin son kısmında şiddet faillerine dair uygulamalar da yer alıyor.
Bu uygulamalar sitede şu şekilde yer alıyor: “Şiddet uygulayan kişinin öfke kontrolü, stresle başa çıkma, şiddeti önlemeye yönelik farkındalık sağlayarak tutum ve davranış değiştirmeyi hedefleyen eğitim ve rehabilitasyon programlarını sürdürüyoruz. Şiddet uygulayanın meslek edindirme kurslarına katılmasına yönelik faaliyetlerde bulunuyoruz.”
Bununla erkek şiddeti görmezden gelinerek, “Erkek şiddet uyguluyorsa ya strese girmiştir ya da öfkesini kontrol edememiştir” anlamına gelen bu uygulamalar, erkek şiddetini gerekçelendirerek, normalleştiriyor.
Aileyi koruma çalışmaları
Aile yılı ilanı sonrasında bütün bakanlıklar hazırlanan bazı programları hayata geçirdi. Bunlar, yine kadınların ve çocukların aile içerisinde yaşadığı sorunlardan çok, aileyi korumaya yönelik uygulamalar oldu.
Diğer yandan ülkede devam eden ekonomik krizi görmezden gelen ancak toplumun ihtiyacı olduğu gerçeğini de fırsata çeviren iktidar, en yaygın olan “maddi destek” uygulamasıyla temelde iki amaç güdüyor.
Bunlardan birincisi, kadınların evlenmeleri ve çocuk yapmalarını teşvik ederek onları ev içerisine hapsetmek, ikincisi ise toplumun ekonomik kriz nedeniyle geçinebilmek adına evlenmeye ve çocuk sahibi olmaya sürüklenmesi. Her iki amaç da kadının yok sayıldığı ve adeta ev içi hizmete itildiği, ekonomik açıdan bağımsızlığının elinden alındığını gösteriyor.
'Çocuk yap, evde kal, hizmet et'
Öte yandan iktidarın “fırsat” olarak sunduğu maddi yardım da bir ailenin geçinebilmesi veya çocukların ihtiyaçlarının karşılanmasına olanak sağlamıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ortak yürüttüğü "Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi", evlilik kredisi ve çocuk desteğinin içeriği ise yine kadına doğum yapmaktan başka bir seçenek sunmuyor. İktidar bununla erkeğe “Ne kadar çocuk sahibi olursan o kadar maddi yardım yapılır” derken kadına da “Çocuk yap, evde kal, hizmet et” diyor.
Aileyi kutsayan 7 bin çalışma
Yine Aile Yılı ismiyle hizmet veren sitede, ilanın ardından 7 bini aşkın faaliyetin hayata geçirildiğine yer veriliyor. Evlilik kredisi ve çocuk desteği dışında hayata geçirilen uygulamalar ise şu şekilde:
* Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın, ailelere şehirlerarası tarifeli yolcu taşıma ücretlerinde yüzde 40'a varan indirim uygulaması
* Sinema Salonu Yatırımcıları Derneği üyesi sinema salonlarında yüzde 40'a varan halk günü indirimleri
* 2025 Aile Yılı'na özel düzenlenecek "aile" temalı ödüllü kısa film yarışması
Aile odaklı eğitim
Aile yılı kapsamında yapılan faaliyetlerin güzellemesi yapılırken, geri kalan faaliyetler ise kentlerde yapılan aile yılı tanıtım çalışmaları, okullarda çocuklara ve velilere verilen eğitimler ve çeşitli mağazalarda faydalanılacak indirimlerden ibaret. Kutsallaştırılan ailelerde yaşanan sorun ise görmezden geliniyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın aile yılını çocuklara ve ebeveynlere tanıtmak hedefliyle yaptığı çeşitli etkinliklerde ise çocukların kadını ve aileyi iktidar cephesinden görmesini hedefliyor. Öte yandan bu etkinliklere katılması istenen çok sayıda eğitim emekçisi ise durumun basit bir tanıtım programı olmadığını söylüyor. Çocuklara toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi yerine, erkeğin “aile direği” olarak görülmesinin hedeflendiği “aile odaklı” eğitimlerin verilmesi, yine inşa edilen erkek-devlet sisteminin bir parçası olarak işliyor.
Kadınlar direnişte
Aile yılı, kadın düşmanı politikaları, şiddet ve katliamları arttırıyor. Kadınlar ise “Aile değil, kadınız” diyerek, mücadeleyi yükseltiyor.