Barış için yürüdüler: Sayın Öcalan’la görüşme talebimiz meşrudur

  • 09:02 16 Ekim 2025
  • Güncel
AMED - Amed’den Ankara’ya “Umutla Özgürlüğe Yürüyoruz” şiarıyla yola çıkan kadınlar, barış ve demokratik çözüm taleplerini Meclis'e taşıdı. Yürüyüşe katılan Dêrsim Belediyesi Eşbaşkanı Birsen Orhan, “Kadın temsiliyetinin öne çıktığı bu yürüyüş, umut hakkının uygulanması ve Sayın Öcalan’la görüşme talebinin ifadesiydi” dedi.
 
Tevgera Jinen Azad  (TJA) öncülüğünde bir araya gelen kadınlar, 1 Ekim'de Amed'den Ankara'ya “Umutla özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla yürüyüş başlattı. 7 Ekim'de yürüyüşlerini tamamlayan kadınların son durağı Meclis oldu. Kadınlar, Meclis'te sık sık "Bijî Serok Apo" sloganı atarak, Barış ve Demokratik Toplum Sürecinin baş aktörü Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan olduğunu ve fiziki özgürlüğünün sağlanmasını talep etti. 
 
TJA'nın yürüyüşünde yer alan yerine kayyım atanan Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan değerlendirmede bulundu.
 
‘Sürecin mimari olan Sayın Öcalan’la görüşülmesi talebimiz oldu’
 
Kürdistan kentlerinden Türkiye kentlerine kadar “Umutla Özgürlüğe Yürüyoruz” şiarı ile kent kent halk ile bir araya geldiklerini söyleyen Birsen Orhan, gittikleri kentlerde özellikle kadınların bu süreçten beklentilerini dinlediklerini belirtti. Birsen Orhan, “Birçok yürüyüş gerçekleştirildi ama bu yürüyüşün bir özgünlüğü vardı. Kadın temsiliyetinin açığa çıktığı bir yürüyüştü. Özellikle genç kadınların sayısının çok fazla olduğu bir yürüyüşten söz edebiliriz. Bu yürüyüşü neden gerçekleştirdik? Yürüyüşümüzün ilk hedefi, umut hakkının derhal uygulanmasına yönelik bir talebimiz oldu. Kurulan komisyonun sürecin başaktörü ile görüşmesi noktasında bir talebimiz oldu. Bu süreci yürüten tarafların; bir tarafın özgür koşulları, imkânları olmadan yürütülmesi, diğer tarafın ise bütün imkânlara sahip bir yapıyla süreci yürütüyor olması, eşitsizliğin giderilmesine yönelik olarak komisyonun sürecin mimarı olan Sayın Öcalan’la görüşmesini talep etmemize neden oldu” sözlerini kullandı.
 
‘Komisyonun oyalayan tavrını bir tarafa bırakması gerekiyor’
 
“Umutla Özgürlüğe Yürüyoruz” şiarı ile gerçekleştirilen yürüyüşün birçok engelleme ile karşı karşıya geldiğini dile getiren Birsen Orhan, yürüyüşün tüm engellemelere rağmen kadınların amacına uygun bir şekilde ilerlediğini kaydetti. Birsen Orhan, “Komisyonun kurulmasını çok değerli bulmakla beraber, barışın kalıcı olması açısından önemli buluyoruz. Ancak artık somut adımların atılması gerektiğini halk bekliyor. Sadece Kürt halkı değil, bir bütün olarak halkların talebi bu yönde. Bu süreçte artık komisyonun oyalayan tavrını bir tarafa bırakması gerekiyor. Yaptığımız yürüyüşte halk bunu sürekli olarak dile getirdi. Yürüyüşümüzün artık somut adımlarla ilerlemesi, halkın kafasındaki soru işaretlerini ve kaygılarını giderebilecek bir noktaya gelmesi gerekiyor” dedi.
 
‘Komisyon kadınları dinlemeli’
 
27 Şubat’tan bu yana yürütülen bir barış süreci olduğuna dikkat çeken Birsen Orhan, Meclis bünyesinde kurulan komisyonun bir an önce kadınların taleplerini dinlemesi gerektiğini dile getirdi. Birsen Orhan, “Komisyon birçok kurumu dinliyor, bu güzel, evet; ama artık dinlemeyi geçmeli, somut adımlar atmalı. Bildiğiniz üzere yürüyüşümüzle birlikte Meclis’te bir açıklama yaptık, ona bile bir tahammülsüzlük vardı. Biz kadınlar olarak bir yürüyüş başlattık ve kadınlar olarak dinlenmemiz gerektiğini belirttik. Bu kapsamda hem siyasi partilere hem de komisyona bir dosya sunduk. Komisyon, evladını kaybeden anneleri dinlemeli, kadınları dinlemeli; ancak yalnızca dinlemekle kalmamalı, süreci de hızlandırmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
 
‘Bu yürüyüş uzun soluklu bir yürüyüş’
 
Amed’de başlayan ve Ankara’ya kadar süren yürüyüşlerinde seslerinin sık sık kısılmak istendiğini, yürüyüşün amacına ulaşmaması yönünde engellemeler yapıldığını belirten Birsen Orhan, “Yürüyüşümüzü hiçbir şey engellemedi. Meclis’te slogan atarken sesimizin kısılması, erkek egemen aklın devlet aklıyla aynı olduğunun bir göstergesi.  Yürüyüş içerisindeki bileşenlerin boyutuna baktığımızda, bu yürüyüş sadece bir noktadan diğerine varıp ‘bizim taleplerimiz şunlardır’ demekle sınırlı değildi. Bu yürüyüş; kadının görünürlüğünü, temsiliyetini, varlığını ortaya koyan ve uzun soluklu bir süreci ifade eden bir yürüyüştü. Meclis’te kadınların dinlenilecek bir noktaya gelmesi de kadın mücadelesinin verdiği emeğin sonucudur” dedi.
 
‘Barışa olan inancımızı hiçbir zaman yitirmedik’
 
Barışın inşasında kadınların söz kurmasının önemli olduğunu vurgulayan Birsen Orhan, son olarak şunları söyledi: “Barış sadece Kürt kadınlarının meselesi değil; yoksulluğun ve derin sorunların sıkıntılarını yaşayanlar olarak özellikle bu sürece sahip çıkmamız gerekiyor. Bu sürecin hukuki bir zemine oturması açısından komisyona büyük görev düşüyor. Herkesin bu süreçte sorumluluk alması gerekiyor. Bizim inancımız tam; barışa olan inancımızı hiçbir zaman yitirmedik.”