HABER MERKEZİ- Pexşan Ezîzî ve Werîşe Muradî’ye verilen idam cezasına ilişkin açıklama yayınlayan KJAR, “Pexşan Ezîzî’nin yargılanması talebinin reddedilmesi rejimin sonuna doğru atılan bir adımdır” dedi.  

 

Doğu Kürdistan Özgür Kadınlar Derneği (KJAR) Pexşan Ezîzî ve Werîşe Muradî’ye verilen idam cezalarına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, idam cezalarının verilmesinden bu yana aylar geçtiğini, idam cezalarının durdurulması için birçok açıklama yapıldığı kaydedildi.  

 

İslam Cumhuriyeti'nin eski moda popülist yönetiminin kadın kimliğinin inkarına ve cinsiyetçiliğine karşı idam cezalarının gerçekleştirdiği ifade edilen açıklamada, “Son birkaç yıldır İran rejimi kamuoyunu sansürlemek, bastırmak ve çarpıtmak için birçok strateji kullandı, bu stratejiler ataerkil sisteminin otoritesinin tarihi kadar eskidir, toplumu susturmak ve pasifleştirmek içindir. Ancak, zihniyetinde radikal bir değişim geçiren bir toplumla çatışma içinde olduğunu gördük. Bu toplumun kadınlarının zindanlardaki direnişi çelik parmaklıkları büküyor ve topluma hayat veriyor. Farkındalığın ve bilincin nefesi, direnişin kokusunu ve özgürlüğün tadını taşıyan bir nefes! Tarih, özgürlüğe susamış bir toplumun onu elde etmek uğruna canını feda edeceğini ve aynı zamanda diğer toplumlara da ilham vereceğini göstermiştir. Bu canlılığı bu topluluğu temsil eden dayanıklı kadınlar yarattı” diye kaydedildi.  

 

‘Meşruiyet şiddete değil rızaya ihtiyaç duyar’

 

İran İslam Cumhuriyeti’nin bir çıkmazda olduğunu ve toplumda özellikle kadınlar nezdinde meşruiyetini her geçen gün yitirdiğine vurgu yapılan açıklamada, “İnsanlık dışı infaz politikasına başvurulması ve infazların artırılması, rejime güç kazandırmadığı gibi, toplumla iktidar arasındaki uçurumu da derinleştirmiş, özgürlükçü toplumla iktidar arasında anlaşmazlık yaşanmasına yol açmıştır. Meşruiyet şiddete değil rızaya ihtiyaç duyar. İslam Cumhuriyeti toplumla savaşa girmiş, toplumun kazanımlarını ve değerlerini yok etmeye çalışmaktadır, ancak gördüğümüz şey toplumun hükümet üzerindeki zaferidir. Verilen her idam kararı, kendi sonlarına doğru atılan bir adım gibidir. Rejim, baskıyı artırarak iktidara gelemediği gibi, bir adım daha güçsüzlüğe sürüklenen diğer bölge diktatörlerinden ders çıkarmamıştır. Pexşan Ezîzî’nin yargılanması talebinin reddedilmesi rejimin sonuna doğru atılan bir adımdır” ifadeleri kullanıldı.  

 

Herkesin desteğine ihtiyaç var 

 

Açıklamanın son kısmında şöyle denildi: “Pexşan Ezîzî’nin yargılanması talebinin reddedilmesini, rejimin kadın cinayetleri politikalarında ısrar etmesi ve ‘Yaratılış, Yaşam, Özgürlük’ devrimine karşı intikam alması, rejimin bir kadın savaşçıyı infaz etmesini ise toplumla daha zorlu bir hesaplaşmada ısrar etmesi, bölge diktatörlerinin örneğinde gördüğümüz gibi, bunun mutlaka onların yaşamlarının sonuyla sonuçlanacağı yönündeki ısrarı olarak değerlendirmektedir. Bu eylemin rejim için maliyetli olacağını ve özgürlük seven kadınlar ve toplumun tamamı tarafından her zamankinden daha fazla hedef alınacağını yineliyoruz. Bunu açıkça belirtirken, tüm özgürlük seven kadınları, savaşçıları ve özellikle kadınları, bu savaşçıların hayatlarını kurtarmak ve idamlarını önlemek için çabalarını en üst düzeye çıkarmaya çağırıyoruz. Geçtiğimiz birkaç ayda, bu kadın savaşçılara yönelik güçlü bir destek dalgası yaşandı ve topluluğun gücü ortaya çıktı. Sevgili Pexşan’ımızın hayatı tehlikede olduğuna göre, elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Rejimin bu hamleyi yapmasını engellemek için toplumdaki her bireyin güçlü desteğine ihtiyaç var. Bu kadın savaşçının hayatını kurtararak ezilenlerin düşünce ve tutumlarını yenebilir, özgürlük yolunda bir adım daha ileri gidebiliriz.”