İZMİR - Uluslararası Mülteci Filmleri Festivalinin kapanış etkinliğinde Kürtçe şarkılar çalınırken halay çekilmesi rahatsızlık yarattı. İzmir Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi müdürü Emel Akçay Özer müzik grubu Bajar’ı sahneden indirmek istedi.

 

Halkların Köprüsü Derneği’nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Uluslararası Mülteci Filmleri Festivali’nin kapanış etkinliğinin gerçekleştiği İzmir Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM) Müzik Grubu Bajar’ın konserinde Kürtçe şarkı ile halay çekilmesine Sanat Merkezi Müdürü Emel Akçay Özer müdahale etti. Kürtçe halay ile sonlanan gecede Emel Akçay Özer dernek başkanı Nuray Pehlivan'ı arayarak ‘halayın yasak olduğu’nu iddia ederek, taciz etti. Halayın bitmesine rağmen müzisyenleri sahneden özel güvenlik eşliğinde apar topar indirdi. Dernek ise Emel Akçay Özer’in tutumunu kınayan yazılı basın açıklaması yayınladı.

 

‘Halay çekilirken durdurulmak istendi’

 

Açıklamada festivalin son gecesi derneğin gönüllülerinden oluşan çok dilli türküler seslendiren Halkların Korosu ve ardından Bajar’ın sahne aldığı belirtilirken, gecenin finalinde AASSM müdürü Emel Akçay Özer’in hiçbir taşkınlık yaşanmadığı halde seyircilerin halay çekmesine tepki gösterdiği ifade edildi. Emel Akçay Özer’ın dernek başkanı Nuray Pehlivan’ı telefonla arayarak, halayın hemen durdurulmasını istediği, akabinde de AASSM’nin özel güvenlik görevlilerinin Bajar sahnedeyken konseri durdurmak istediği belirtilen açıklamada konsere zorla son verilirse büyük bir tepki oluşacağını söyleyerek müdahalenin engellendiği ifade edildi.

 

‘Düşmanca tavrın nedeni etkinliğin içeriği ve çok dilli müzik’

 

Açıklamada, Nuray’a ‘halay çekmenin yasak olduğu’ gerekçesinin sunulduğu oysa böyle bir yasağın olmadığı belirtilirken, “Konser sona erdiği, halay bitmiş olduğu halde salondan müzisyenleri ve sanatçıları özel güvenlik görevlileri eşliğinde sahneden kovan Özer, müzisyen ve teknik personelin enstrümanlarını toplamasına dahi izin vermeyerek adeta ceza verir gibi ışıkları kapattırdı. Müzisyenler ve teknik personel telefon ışıklarıyla malzeme ve enstrümanlarını topladılar. Yine, dernek üye ve gönüllülerimiz de sanat merkezinden özel güvenlik personeli eşliğinde uzaklaştırıldı. Özer tarafından gösterilen ve bir türlü dinmek bilmeyen bu düşmanca tavır, sorunun yalnızca halayla değil, etkinliğin içeriği ve sahnede yankılanan çok dilli müzik ile ilgili olduğunu düşünmemize yol açtı” sözleri yer aldı.

 

‘Kurumlar kendine ait görülüyor’

 

Dernek yaptığı açıklamasında maruz kaldıkları saygısızlığı kınadıklarını belirterek, “Çeşitli iddialarla yerel yönetimlere gelmiş siyasilerin, makamlara atadığı yetkililerin hem kendi çalışanlarına hem hizmet götürdüğü yurttaşlara hem de birlikte iş yaptığı kurumlardaki insanlara karşı olumsuz tutumlar içerisine girdiklerini basına yansıyan haberlerden takip ediyoruz. Festivalimizin kapanış konserinin gerçekleştiği 8 Ekim gecesi yaşadıklarımız da bunun son örneği ne yazık ki. Kurumları kendilerine ait yerlermiş gibi gören, kamunun gücünü, otoritesini kendi arzularının, güç istemlerinin nesnesi yapan insanları yönetici seçmenin bir sonucu. Demokratik, çok sesli, şeffaf, katılımcı yönetimi bu yönetici modelleriyle mi sağlayacaksınız?” denildi.

 

‘Sanat türüne göre yüksek ya da alçak değildir’

 

Sanatın türüne göre ‘yüksek’ ya da ‘alçak’ olmadığı belirtilen açıklamada “Her kültürün ürettiği estetik, sanat birbirinden farklıdır. Vals, tango, klasik müzik, halk şarkıları, zeybek, horon, halay, gowend… Hepsi insanlığa ait ortak kültürümüz. Müzik dinleyicisiyle vücut bulur, onunla birlikte hareket eder. İşte dün gece de izleyiciler sahneyle beraber hareket etti, halaylar çekti” şeklinde belirtildi.

 

‘Dernek bağımsız çizgisinden taviz vermeyecek’

 

Derneğin bağımsız çizgisinden taviz vermeyeceği ifade edilen açıklamada “Derneğimiz kimliğine, aidiyetine, rengine, cinsiyetine bakmadan, mazlumların, yurtsuzların, mültecilerin yanında olmaya devam edecektir. Halkların diline, kültürüne saygı göstermeyenler hiçbir saygıyı hak etmezler. Dün gece hem sanatçılara hem de izleyicilere karşı yapılan bu büyük saygısızlığı kınıyor ve AASSM’de yapılacak başka etkinliklerde tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyoruz” sözlerine yer verildi.