
İHD’den cezaevi raporu: İşkence depremde de sürdü
- 13:23 15 Mart 2023
- Güncel
ANKARA - Cezaevlerine yönelik hak ihlallerinin paylaşıldığı basın toplantısında konuşan İHD Hapishaneler Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Çevirmen, depremde meydana gelen ölüm ve yaralanmalarda sorumluluğu olanlar hakkında soruşturma açılması gerektiğini vurguladı.
İnsan Hakları Derneği (İHD), deprem bölgelerinde yer alan cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dair hazırladıkları izleme raporunu İHD Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladı. Toplantıya İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ve İHD Hapishaneler Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Çevirmen katıldı.
‘Mahpuslar işkence ve kötü muameleye maruz kaldı’
Toplantıda konuşan Nuray, cezaevlerindeki çok sayıda tutuklu ve hükümlünün başka cezaevlerine sevk edildiğini hatırlatırken, “Hatay T Tipi’nden 250 mahpus farklı cezaevlerine sevk edildi. Pek çok sorun yaşandı bu sevkler esnasında. İşkence ve kötü muameleye maruz kaldı mahpuslar. 41 mahpus işkence ve kötü muameleye maruz kalmıştır. Samsun Kavak S Tipi’nde mahpuslar ilk girdiklerinde çıplak aramaya maruz kaldılar. İskenderun T Tipi Kapalı Cezaevi’de mahpusların darbedildiği ve 2 mahpusun Tokat’a sevk edildiği bilgisi ulaştı” dedi.
‘Mahpuslar da depremzede olarak değerlendirilmeli’
Deprem nedeniyle birçok tutuklunun psikolojik sorunlar yaşadığına dikkat çeken Nuray, tutuklulara psiko-sosyal destek verilmesi gerektiğinin altını çizerken, aileleri depremden etkilenenlerin maddi sıkıntılar da yaşadığını belirtti. Nuray, “Mahpusların deprem bölgelerinde yaşayan ve depremden etkilenen aileleri nedeniyle mahpuslar da depremzede olarak değerlendirilmeli ve aileleri tarafından karşılanamayan tüm ihtiyaçları idare tarafından karşılanmalıdır. Hapishane idareleri, mahpusların yaşam hakkını mutlak surette korumak zorundadır. 29 Mart 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ‘Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi İle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik’te deprem bir iç güvenlik sorunu olarak yer almaktadır. Oysa deprem bir güvenlik sorunu değil, yaşamsal tedbirlerin hızlıca alınması gereken bir doğal afettir” şeklinde konuştu.
Sorumlular hakkında soruşturma çağrısı
Nuray, Anayasa ile uluslararası sözleşmelere işaret ederken, “Deprem bölgesindeki tüm mahpusların yaşam hakkının mutlak korunması sağlanmalıdır. Meydana gelen ölüm ve yaralanmalarda sorumluluğu olanlar hakkında mutlaka soruşturmalar açılmalı ve bu süreç şeffaf bir şekilde yürütülmelidir” ifadelerini kullandı. Sevkler sırasında gerçekleşen işkence ve kötü muameleye dair de görevliler hakkında soruşturma süreci başlatılması gerektiğinin altını çizen Nuray, “Özellikle Yüksek Güvenlikli ve S Tipi Hapishanelerdeki tek kişilik yerde tutulma uygulamasından vazgeçilmeli, depremden etkilenen yerlerdeki mahpusların durumları dikkate alınarak bu uygulama yerine daha kalabalık odalara verilmelidir. Ayrıca hasta mahpusların ve engellilik durumu olanların da tekli yerde kalamayacağı da göz önünde bulundurulmalıdır” dedi. Nuray, yeni açılan cezaevlerindeki revir sorunun çözülmesi ve tedaviye erişim hakkının sağlanması gerektiğini belirterek, dayatılan ayakta sayım ve ağız içi arama uygulamasına son verilmesi çağrısında bulundu.
‘Tutuklu çocuklar tahliye edilsin’
Çocuk tutukluların yargılamalarından vazgeçilmesi gerektiğine dikkat çeken Nuray, şöyle konuştu: “Çocuklarıyla birlikte hapishanelerde tutulan kadınların çocuğun yüksek yararı gözetilerek hapishanede dışında tedbir alınarak tahliyeleri sağlanmalıdır. Yine çocukları depremden etkilenmiş, barınma ve destek ihtiyacı olan kadın mahpusların infazları ertelenmelidir. Kadın mahpusların tüm hijyen malzemeleri ve ped ihtiyaçları ücretsiz olarak karşılanmalıdır.”
Raporun tamamına buradan ulaşılabilir.