‘Engelliler için hazırlanmış bir afet planı yok’

  • 19:27 13 Şubat 2023
  • Güncel
ANKARA - HDP Engelliler Komisyonu yaptığı yazılı açıklamada “Gerek yeni ortaya çıkabilecek engellilik durumları gerekse bölgede yaşayan ve felakete maruz kalan milyonlarca engelli için önceden hazırlanmış bir afet planlamasının olmadığı gerçeğini de bize gösterdi” diyerek engelli yurttaşların sorunlarına dikkat çekti.
 
6 Şubat’ta Mereş merkezli yaşanan ve 10 kenti etkileyen depremde binlerce yurttaş yaşamını yitirirken binlercesi de yaralandı. Depremden en çok etkilenen kesimlerin başında kadın ve çocuklar gelirken, çeşitli engel hali yaşayan yurttaşlar adeta unutuldu. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Engelliler Komisyonu Eş Sözcüleri Hatice Betül Çelebi ve Musa Piroğlu dezavantajlı durumda bulunan engelli yurttaşların durumuna değinen yazılı bir açıklama yaptı.
 
‘Önceden hazırlanmış bir afet planı yok’
 
Geçen haftadan beridir yaptıkları incelemelerde karşılaştıkları ihmallere değinilen açıklamada, “Geçen hafta yaşadığımız büyük deprem öncesinde milyonlarca engelli yurttaşımız için erişilemez, ulaşılamaz olan şehirlerimiz artık tüm ülke için erişilemez bir duruma geldi” vurgusu yapılırken, milyonlarca depremzedenin de farklı biçimlerde engellilik yaşayabileceğinin kaçınılmaz bir gerçeklik olabileceğine dikkat çekildi. Açıklamada, “Sekiz günlük alan çalışmalarıyla deneyimlenen ve pek çok ilde şahit olunan büyük başıboşluk ve organizasyonluk, gerek yeni ortaya çıkabilecek engellilik durumları gerekse bölgede yaşayan ve felakete maruz kalan milyonlarca engelli için önceden hazırlanmış bir afet planlamasının olmadığı gerçeğini de bize gösterdi.  Oysaki Birleşmiş Milletlerin engelli haklarına ilişkin sözleşmesinin 11. maddesinde, ‘’Doğal afet ve acil durumlarda engelli kişilerin korunmalarının sağlanması için harekete geçilmesi gerekmektedir’’ ibaresi bulunmaktadır” ifadelerine yer verildi.
 
Planlama ve kamusal sorumluluklar
 
Sorunların aşılma yöntemlerine ilişkin birçok tespitte bulunan komisyon, açıklamanın devamında şunlara değindi: “Deprem ile birlikte oluşan ağır enkaz ve beraberinde gelen kış koşulları; engelli, yaşlı, kronik hasta ve nadir hastalığı olan bireyler için tolere edilemez olup, bu süreçte oluşan mağduriyetlerinin derinleşmemesi için gecikmeden farklı engellilik sorunlarına dönük planlamaların ve kamusal sorumlulukların yaşama geçirilmesi hayatidir.
 
Bu kapsamda;
 
*Engelli yurttaşların ivedilikle tespitinin yapılması, yaşadıkları konutlardaki hasar durumunun belirlenmesi, barınma imkanı kalmayan engelli yurttaşların, engellilik durumları ve öznel koşulları gözetilerek, ya bulundukları yerleşim yerlerinde ya da talepleri dahilinde uygun koşulların sağlanacağı başka illerde aileleriyle birlikte konaklama imkanları oluşturulmalıdır.
 
*Depremzedeler için oluşturulacak geçici yerleşim birimlerinde, çadır/konteyner kentlerde engelli ve yaşlı nüfusun ihtiyaçları gözetilerek yapı, yol, WC düzenlenmesi yapılması önemlidir. Fiziki erişilebilirlik sorunu olmayacak şekilde bir planlama yapılmalıdır. Psiko-sosyal destek çalışmaları sistematik bir şekilde ve acil olarak sunulmalıdır.
 
*İşitme engelli bireylerin iletişimi ve rehabilitasyonu için deprem illerinde ve çadır kentlerde işaret dili ile anadilde destek sağlayabilecek, Kürtçe ve Arapça konuşacak tercümanlar görevlendirilmelidir.
 
*Deprem anında ortaya çıkan yaralanma ve engellilik durumları ile daha öncesinde engellilik durumu olan bireyler için tekerlekli sandalye, baston, TAK( Temiz aralıklı katater) işlemi için kullanılan tek kullanımlık katater, sonda, sonda torbası, havalı yastık, havalı yatak, hasta bezi, yatak yarası bakım ürünleri, pansuman için gerekli tıbbi ve sarf malzeme ve ilaçları, kolostomi malzemeleri, hijyen malzemeleri, ihtiyaç duyulan tüm tıbbi medikal malzemeler ve ilaçlar, işitme engelli bireyler için işitme cihazları ile görme engelliler için beyaz baston, akıllı telefon vb. araç gereçler gecikmeksizin ücretsiz olarak karşılanmalıdır.
 
*Bulundukları illerde diyaliz imkanı kalmayan diyaliz hastalarının, solunum ve profesyonel tıbbi destek ortamına gereksinim duyan SSPE ya da SMA’lı bireylerin, serebral palsi, omurilik felçlisi ve kas hastalarının sağlık ve rehabilitasyon hakları korunmalı, mağduriyetleri önleyecek hızlı ve bireyselleştirilmiş organizasyonlar yapılmalıdır. 
 
*Çölyak, Fenilketonüri gibi özel diyet gerektiren durumdaki yurttaşların beslenme ihtiyaçları tespit edilerek ücretsiz ve ivedi olarak karşılanmalıdır.
 
*Güvenlik alanlarını yitiren ve rutinlerinden kopan nöroçeşitli bireylerin yaşadıkları travmaların nörotipik bireylerden çok daha ağır etkiler yaratabilme ihtimali, bu bireylerin aileleriyle birlikte öznel koşullarına cevap olacak barınma mekanlarının acilen oluşturulmasını zorunlu kılmaktadır. Özellikle otistiklere yönelik sunulması gereken kamu hizmetleri ve destekler kesintisiz ve ücretsiz olarak sürdürülmelidir.
 
*Görme engelli bireylerin talepleri doğrultusunda tüm temel ihtiyaçları adreslerine teslim edilmelidir.
 
*Depremde yaralanan ve kalıcı olarak engellilik durumu oluşan bireyler için gerekli rapor işlemleri kolaylaştırılmalı, her türlü sosyal haklar ve ekonomik destekler geciktirmeden ulaştırılmalı, bölgedeki engelli yurttaşların tamamına her ay koşul aranmaksızın asgari ücrete eş değer “Temel Yurttaşlık Geliri” ödenmelidir.
 
*Yıkılan şehirlerimizin yeniden inşası, erişilebilir ve evrensel tasarıma uygun olarak planlanmalıdır. Yaşadığımız bu tarifsiz acılardan çıkarılan derslerle ve yıllardır erişilebilir olmayan kentsel dönüşümün topluma ve yaşama yönelik bir saldırı olduğu bilinciyle erişilebilirlik mevzuatı uygulanmalıdır.”