Gülistan Azak

 

DİYARBAKIR - Özsavunmanın bir hak olduğunu hatırlatan Diyarbakırlı kadınlar şiddete maruz kalan hemcinslerine, “Direnmek ve kendini korumak haktır. Özsavunmanızı kullanın” diye seslendi.

 

Türkiye’de kadına karşı şiddet, cinsel saldırı ve tacizin giderek artmasıyla kadınlar kendilerini savunmak için çeşitli yöntemler geliştiriyor. Bunlardan biri de şiddete karşı meşru savunma hakkını kullanmak yani özsavunma…

 

Özsavunma adalet istemekten yorulan dillere yeni yeni yerleşmeye başlayan bir kavram. Kelimenin kendisinin kadın mücadelesinde tarihi bir zemini olsa da, kamuoyunda sahiplenilmesi son yıllarda başladı. Sistematik şiddete, tecavüz ve tacize maruz kalan kadınların sesini duymayan ve erkeği koruyan yargının, özsavunmada bulunan kadınlara verdiği cezalar ise cinsiyetçi yaklaşımı gözler önüne seriyor. Melek İpek,  Nimet Akgün, Alime Toprak, Yasemin Çakal,  Gülfidan Kuşçuoğlu, Nafiye Kaçmaz, Nevin Yıldırım ve daha onlarca kadın uğradıkları erkek şiddetinden korunmak için özsavunmaya başvurup hayatta kalan kadınlardan yalnızca bazıları.

 

Yaşamımızı korumak için geliştirdiğimiz her türlü mekanizmayı içeren özsavunma konusunda Wen-Do (kadının yolu) eğitimleri de oldukça yaygınlaşmış durumda.

 

Mikrofon uzattığımız Diyarbakırlı kadınlar, şiddetin her haline karşı özsavunmayı öneriyor.

 

‘Kadınlar özsavunmalarını kullanmalı’

 

Kadınların katledilmesinden duyduğu üzüntü ve öfkeyi dile getiren Bircan Kantekin, kadınların özsavunma hakkını kullanması gerektiğini vurguladı. Bircan, “Erkeğin kadını öldürmesi halinde hiçbir ceza almadığı ortada. Adalet denilen şeyi göremiyoruz zaten. Kadınlar maruz kaldığı şiddete karşı mutlaka özsavunmalarını almalılar. Bu yalnızca öldürmek değildir elbet, özsavunmanın yani kendini korumanın onlarca yolu var ve ölmemek için özsavunma şart. Hiçbir kadın korkmadan, çekinmeden özsavunmalarını kullanmalı” diye konuştu.

 

‘Korkmayın, susmayın, kendinizi ve haklarınızı savunun’

 

Kadın katliamlarındaki artışta cezasızlık politikasının yerine işaret eden Yasemin Acun ise,  cezasızlığın erkekleri cesaretlendirerek kadın katliamlarının önünü açtığını ifade etti.  Özsavunmanın önemine dikkat çeken Yasemin, “Kesinlikle ben özsavunmamı kullanırım. Çünkü bu yaşamım için bir hak.  Bu nedenle yargı özsavunmasını kullanan kadınları cezalandırmaktan vazgeçsin” ifadelerini kullandı.

 

Yasemin kadınlara, “Korkmayın, susmayın, kendinizi ve haklarınızı savunun” çağrısında bulundu.

 

‘Direnmek ve kendini savunmak en tabi haktır’

 

Şiddetin bir zihniyet sorunu olduğunu belirten Hanife Çedikci de,  kadın katliamlarından sorumlu olarak adalet sistemini işaret etti. Hanife, “Hukuk gerçekten çok sakin ve işlevsiz. Hukuk dediğin bu mu olmalı? Hukuk deyince aranmalı kadın hakları. Ancak bunun olmadığını görmekteyiz. Özsavunma bir haktır. O nedenle şiddet gören kadınların bu hakkını kullanmalarını öneriyorum. Tabi bu haklarını kullanırlarken de cezalandırılmamalı. Erkek şiddetine karşı direnmek ve kendini korumak, özsavunma kullanmak kadınların en tabi hakkı. Hayatta kalabilmem için yapabileceğim buysa ölmek yerine hayatta kalmayı seçerim” dedi.