
Polisler olay yerine geç gelmiş!
- 08:31 6 Şubat 2021
- Güncel
İZMİR - Bornova’da Ceyda Yüksel’i katleden Serkan Dindar’ın yargılandığı davanın ikinci duruşmasında tanık olarak dinlenen komşuları, çığlıkları duyduklarında olay yerine çağırdıkları polislerin geç geldiklerini belirtirken, Ceyda’nın aile avukatı, otopsi raporunun Ceyda’nın katledildiğini gösterdiğini ifade etti. Dava ertelendi.
İzmir Bornova’da 21 Ağustos 2020’de Ceyda Yüksel’i kesici aletle katleden Serkan Dindar hakkında görülen davanın 2’nci duruşması Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davaya taraf avukatları, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunu üyeleri, Ceyda’nın annesi babası ve tutuklu yargılanan sanık duruşmaya katıldı.
Duruşma öncesinde Kadın Meclisleri, Karabağlar kent Konseyi Kadın Meclisi Şiddetle Mücadele Grubu ile Mor Dayanışma Bayraklı Adliyesi C Kapısı önünde iki ayrı basın açıklaması düzenledi.
Kadın Meclisleri adına yapılan açıklamasında, ‘Ceyda Yüksel için adalet istiyoruz’ yazılı pankart açılırken “bir kişi daha eksilmeyeceğiz”, “asla yalnız yürümeyeceksin”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” sloganları atıldı. Basın açıklamasını kadınlar adına Ayça Günenç okudu.
‘Ceyda intihar etmedi’
Ceyda’nın 2020 yılında şüpheli şekilde yaşamını yetiren 171 kadından yalnızca biri olduğunu ve Serkan Dindar’ın evinde şüpheli şekilde ölü bulunduğunu hatırlatan Ayça, “Serkan Dindar ifadelerinde Ceyda’nın intihar ettiğini söylese de adli tıp raporunda intihar olmadığına yönelik ciddi bulgular mevcut. Ceyda’nın ölümündeki tüm şüpheler açığa çıkarılsın” şeklinde konuştu.
‘Aleyna'nın şüpheli ölümü açığa çıkarılmalı’
Sadece 2021 Ocak ayında erkekler tarafından 23 kadının katledildiğini, 14 kadının da şüpheli şekilde hayatını kaybettiğini dile getiren Ayça, “Aleyna Çakır kardeşimiz de 2020 yılında şüpheli şekilde yaşamını yitirmişti. İntihar denilerek üstü kapatılmaya çalışılan davada yetkililer 8 ay boyunca baş şüpheli Ümitcan Uygun’un 1 defa olsun ifadesini bile almadı. Aleyna Çakır'ın tırnaklarında ve cinsel muayenesinde tespit edilen DNA örneğinin Ümitcan Uygun ile uyumlu olduğu dün kesinleşti. İddianame bir an önce hazırlanarak etkin bir soruşturma ve kovuşturma süreci ile Aleyna'nın şüpheli ölümü açığa çıkarılmalıdır” diye belirtti.
‘Üniversiteye kayyım atanmasına da sessiz kalmayacağız’
İstanbul Sözleşmesi uygulansın diye mücadele ederken Boğaziçi Üniversitesine kayyım atanmasına da sessiz kalmadıklarını ifade eden Ayça, “Polisleri, üniversitelerde ifade özgürlüğünü bastırmak için değil kadın cinayetlerini durdurmak için seferber edin” şeklinde konuştu.
Ardından “Kadın cinayetleri politiktir, Ceyda Yüksel için adalet” yazılı pankartı taşıyan Mor Dayanışma’dan kadınlar basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında, “kadın cinayetleri politiktir”, “bir kişi daha eksilmeyeceğiz”, “erkek vuruyor devlet koruyor” sloganları atılırken kadınlar adına Deniz uslu konuştu.
‘Gerçekler açığa çıkmasın diye kadın örgütlerinin müdahilliği reddediliyor’
Mahkeme’de fail Serkan Dindar ve avukatlarının, kadın örgütlerinin müdahilliğini reddetmesinin nedeninin gerçeklerin açığa çıkmasını engellemek olduğunu ifade etti. Şule Çet katliamında olduğu gibi faillerin yargılanmasından vazgeçmeyeceklerini dile getiren Deniz, “Bu kadın cinayetleri bir kişi ile alakalı değil münferit değil sistematik ve politiktir. Her yıl yüzlerce kadın katlediliyor. Ülkenin hali böyleyken iktidar İstanbul Sözleşmesini ve 6284 yasasını uygulamak bir yana sözleşmeden geri çekilmeye uğraşıyor. İstanbul Sözleşmesi kadınları korur. Bizler bir kadın daha katledilmesin diye İstanbul Sözleşmesi etkin uygulansın diye mücadele edeceğiz” dedi.
‘Özsavunma değil erkek şiddeti yargılansın’
Kadına yönelik şiddet failleri en alt sınırdan yargılanırken ve soruşturmaların davaya dönüştürülmesi aylar alırken öz savunma uygulamak zorunda kalan kadınların müebbet hapislerle yargılandığını ifade eden Deniz, “Melek İpek, Nimet Akgün öldürmeseydi ölecekti. Şu an özsavunma uygulayarak hayatta oldukları için sevinileceğine dört duvar arasına kıstırılmaya çalışılıyorlar. Biz özsavunmanın değil erkek şiddetinin yargılanmasını istiyoruz. Çünkü özsavunma haktır yargılanamaz” diye belirtti.
Polis olay yerine geç gelmiş
Açıklamanın ardından duruşma salonuna geçildi. Duruşmada ilk olarak Ceyda’nın katledildiği gün para çektiği bankanın kamera görüntülerinin incelendiği belirtilirken İzmir Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi, Biyoloji İhtisas Dairesi, Kimyasal Tahliller İhtisas Dairesi raporları ile 112 ile yapılan telefon görüşmelerine ilişkin tutanakların dosyaya eklendiği ifade edildi. Duruşmada tanık olarak dinlenen failin komşusu Ceyda’nın şiddete maruz kaldığını polise ihbar etmelerine rağmen polisin geç geldiğini dile getirdi.
‘Ceyda faili reddettiği için katledildi’
Ceyda’nın ailesinin avukatı, Ceyda’nın failin cinsel ilişki teklifini reddettiği için katledildiğini dile getirerek otopsi raporunun ise Ceyda’nın katledildiğini ortaya koyduğunu belirtti. Ayrıca Ceyda’nın kanında alkol ve uyuşturucu maddenin bulunduğu belirtilirken iki farklı tanığın daha dinlenmesini talep etti.
Cinsel saldırı araştırılacak
Mahkeme heyeti failin tutukluluk haline karar verirken, olay yeri incelemesi ve faille keşif yapılmasına karar verdi. Ayrıca Ceyda’da tespit edilen sperm örneklerinin, failinkiyle karşılaştırılması için İzmir Adli Tıp Kurumu Moleküler Biyoloji İhtisas Dairesi tarafından raporlaştırılmasına ve Siber Suçlarla Mücadele Müdürlüğü tarafından failin telefonundaki kayıtların incelenmesine karar verildi.
Duruşma farklı tanıkların dinlenmesi için 18 Mayıs’a ertelendi.