
İlham Ehmed: Tehditlere karşı halk birliğini oluşturmalı
- 16:32 26 Ocak 2021
- Güncel
HABER MERKEZİ - MSD Yürütme Kurulu Başkanı İlham Ehmed, panelde yaptığı konuşmada, halkın tehditlere karşı birliklerini oluşturması gerektiğini vurguladı.
Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Yürütme Kurulu Başkanı İlham Ehmed, Halep’de Türkiye ve ona bağlı grupların 2018'de Efrîn'e yönelik başlattığı saldırılara ve bölgeye yönelik politikalarına ilişkin düzenlenen panelde konuştu.
'Halk zorla göç ettirildi, tarihi yerler yıkıldı'
Konuşmasına Efrîn'in önemine vurgulayarak başlayan İlham, kentin, birçok halkın bir arada yaşadığı mozaik yapısı ile tanındığını belirtti. İlham devamında şunları dile getirdi: “Efrîn’den bahsettiğimizde, aslında Türk devleti tarafından işgal edilen Cerablus, Bab, Ezaz gibi Suriye’nin tüm bölgelerinde bahsediyoruz. Ancak Efrîn’de daha fazla şey yaşandı. Halk zorla göç ettirildi ve tarihi yerler yıkıldı. Türk devleti Türkleştirme politikalarıyla bölge halklarının kültürlerini yok etmek istiyor."
'Türkiye'nin politikaları uluslararası politikalardan farklı değil'
Türkiye'nin Suriye halklarına yönelik suçlarının ele alındığını kaydeden İlham, “Türk devletinin tarihten bu yana devam ettirdiği politikası, onun ataları Osmanlı dönemine geri dönmek istediğini ortaya koyuyor. Türk devletinin politikaları, uluslararası politikalarından farklı değildir. Türk devletinin egemenliğini genişletme politikaları tüm Ortadoğu’ya ulaşıyor. Bizler Türk devletinin Suriye’ye yönelik işgal projeleri karşısında nasıl duracağımız üzerinde durmalıyız” şeklinde konuştu.
'İslam dini araç olarak kullanılıyor'
Türk devletinin İslam adı altında Ortadoğu’ya geçtiğini, 400 yıllık süre boyunca farklı kültürlere karşı soykırım saldırıları gerçekleştirdiğini dile getiren İlham, “Herkes biliyor ki Türk devleti bugüne kadar da bölge halkları üzerinde egemenlik kurmak ve işgal için İslam’ı kullanıyor. Türk devleti Osmanlı dönemindeki sınırlarına ulaşmak istiyor. Şimdi de İslam dinini bir araç olarak kullanıyor ve Sünni İslam’ın dünyayı yönetmesini istiyor” dedi.
'Suriye'yi kontrol etme girişimlerini hatırlıyoruz'
Türkiye'nin Suriye'nin iç işlerine yönelik girişimlerine işaret eden İlham, şöyle konuştu: “Erdoğan'ın Suriye krizinin başında Suriye’nin bazı kentlerinde gerçekleştirilen eylemler sırasında yaptığı açıklamaları ve Türk devletinin muhalefeti desteklemek için müdahalesini ve Suriye rejimi muhalefeti adı altında Suriye'yi kontrol etme girişimlerini hatırlıyoruz. Türk devletinin desteğinin aslında Suriye topraklarını parçalama niyetli olduğunu gördük. Ancak Türk devletinin ve diğer devletler arasında yapılan anlaşmaların sonucunda muhalefete desteği azaldı ve son olarak İdlib sınırlarına ulaştı."
'İnsan hakları ihlal edildi'
Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî gibi kentlere yönelik saldırılara ilişkin İlham, “Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, bu bölgelerde iki cins arasında eşitliği sağlamaya çalışıyordu. Türk devleti buradaki tecrübeye insan haklarını ihlal ederek müdahale etti” ifadelerini kullandı.
'Sivillere karşı katliam gerçekleştiriyor'
Türkiye ve Suriye rejimi arasındaki ilişkilerden söz eden İlham şunlara değindi: “Suriye topraklarına iktidarlığını dayatmaya ve Şam yönetimini kontrol altına almaya çalışıyor. Bizler Şam hükümeti ve Türk devletinin güvenlik konusundaki işbirliği karşısında şaşırmıyoruz. Çünkü güvenlik konusundaki diyaloglardan sonra Şam hükümeti bölge halkı üzerinde abluka uyguladı, halkı göç ettirdi. Türk devleti Til Rifat’ta sivillere karşı katliam gerçekleştiriyor. Son saldırısında 4 kişi katledildi. Türk devleti PKK’yi bahane ediyor. PKK Yunanistan, Ermenistan ve Libya’da var mı ki Türk devleti müdahale etme hakkını kendinde görüyor?”
'Çizilen sınırlar Ortadoğu halkları için uygun değil'
Libya'da yaşanan gelişmelerin de Suriye'den farklı olmadığını, Kürt fobisinin sınırları aştığına dikkat çeken İlham, “Türk devletinin genişleme politikalarını Ortadoğu ve Avrupa'da genişletmesinin temel sebebi Suriye krizini uluslararası bir kriz olarak göstermeye çalışmaktır. Devlet sınırlarının halkların iradesi ile çizilmedi ancak halklara dayatılıyor. Çizilen sınırlar Ortadoğu halkları için uygun değildir” dedi.
'Birlikler oluşturulmalı'
Mili Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın Bağdat ve Federe Kürdistan Bölgesi’ne yaptığı ziyareti değerlendiren İlham Ehmed, “Bu ziyaret Türk devletinin bölgedeki egemenliğini genişletme politikaları kapsamındadır. Türk devleti Başûrê Kurdistan’ı daha çok kontrolü altına almak istiyor ve Kürtler arasında fitne çıkarmak istiyor. Bölge halklarının Türk işgaline karşı durabilmesi için birliklerini oluşturması gerekiyor” diye konuştu