DİYARBAKIR - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin son bulması için açlık grevi eyleminin üçüncü grubunda yer alan oğlunun ve diğer tutsakların  taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini söyleyen Muhriban Aslan, “Talepler karşılanmazsa bizler de açlık grevine başlarız” dedi.

 

Cezaevinde bulunan tutsaklar PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin son bulması için 27 Kasım’da süresiz-dönüşümlü açlık grevlerine başladı. Başlatılan açlık grevlerini dördüncü grup devralırken, 2018 yılında süresiz-dönüşümsüz açlık grevine giren tutsakların da bu süreçte açlık grevlerine dahil oldu. Fiziksel olarak birçok zorlukla karşı karşıya kalan tutsaklar, taleplerin karşılanması şartıyla açlık grevlerine son vereceklerini belirtti.

 

Ağırlaştırılmış müebbet alan ve Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan Baran Aslan 2019 yılında açlık grevlerine dahil olan tutsaklardan yalnızca biri. Baran’ın annesi Muhriban Aslan oğlunun durumuna ilişkin konuştu.

 

‘Oğlumun mücadelesinin arkasındayım’

 

Beş yıldır oğlunun cezaevinde olduğunu söyleyen Muhriban, yalnız olmadıklarını onlar gibi binlerce tutsak ailesinin varlığını bildiklerini aktardı. Muhriban, kendileri için cezaevinde oğlunun olmasının çok zor olduğunu fakat açlık grevlerinin de yeniden başlamasıyla beraber daha da zorlandıklarını kaydetti. Muhriban, “Ben çocuğumun ve diğer tüm tutsakların bedenlerinin böyle erimesini istemiyorum. Bir an önce buna bir çözüm bulunmalı. Hepsi benim çocuğumdur. Ben bu baskıların son bulmasını istiyorum. Daha önce de oğlum açlık grevine girmişti ben o zaman onu görmeye gittiğimde kaç gün kendime gelemiyordum. Fakat ben onların mücadelesinin de arkasındayım” diye belirtti.

 

‘Talepler karşılanmazsa biz de açlık grevine gireriz’

 

Sürecin daha da kötüleşmesinin de ihtimaller arasında olduğunu kaydeden Muhriban, çocuğunun tek bir talebi olduğunu ve bu talebi karşılanmayana kadar eylemini bırakmayacağını ifade ederek, “Çocuklarımızın talepleri karşılanmaz ise bizde açlık grevine başlarız. Daha önceki açlık grevlerinde olduğu gibi bu açlık grevinden ölülerin çıkmasını istemiyoruz. Bizler hakkımızı istiyoruz. Çocuklarımızı dört duvar arasına almakla bu iş çözülmez. Benim canım onlara kurban olsun onlar orada açlık grevindeyken ben burada rahat değilim. Ben onların eriyip gitmesini istemiyorum. Ben onların annesiyim ben adalet istiyorum” dedi.