ANKARA - “Her yerde her türlü emek hallerimiz için” sloganıyla yayın hayatına başlayacak olan Kadın İşçi gazetesi, sosyal medya platformları üzerinden görünmeyen kadın emeğini görünür kılmayı hedefliyor.

 

Kadınların birçok alanda olduğu gibi iş hayatında da görmezden gelinmesine ilişkin, kadınlar “Her yerde her türlü emek hallerimiz için” sloganıyla Kadın İşçi gazetesi çıkarıyor. Sosyal medya ve internet platformlarından yarın yayın hayatına başlayacak olan gazete, zor koşullarda yükleri biraz hafifletmek amacıyla bir kadın emek gazetesini duyurmak istediklerini ifade etti.  

 

‘Kadın İşçi yayın hayatına başlıyor’

 

Yayınladıkları açıklama ile Kadın İşçi gazetesini duyuran kadınlar, ücretli kadın emeğinin emek piyasalarında en değersiz, en görünmez, en güvencesiz emek türleri arasında yer aldığına dikkat çekti.  Covid-19 pandemisi koşullarında, işyerlerinde ve evde emek sömürüsü, şiddet, mobbing, cinsel tacizin arttığı ifade edilen açıklamada, “Kadınlar düşük ücretli işlerinden de olmamak için her türlü baskı ve sömürüye katlanmak zorunda kalıyorlar. Hayatta kalmak bile her zamankinden daha önemli ve zor.  Fakat mücadele devam ediyor. Bu zor koşullarda yükümüzü biraz hafifletecek, bir kadın emek gazetesini duyurmak istiyoruz sizlere; Kadın İşçi, 17 Kasım 2020 Salı günü yayın hayatına başlıyor” sözlerini vurguladı.  

 

 ‘Erkek egemen sendikalar somut politika üretmekten uzaklar’

 

Açıklamada, pandemi ile birlikte kadın işgücünün ve istihdamının azaldığının altı çizilerek, “İşyerlerinin kadın işçi sağlığı ve güvenliği açısından yaşanamaz hale geldiği,  genç kadınlar arasında işsizliğin iyice arttığı ve bu salgından en çok kadınların etkilendiği artık kabul edilen bir gerçeklik.  Kadın işçiler arasında sendikalaşma oranı çok düşük. Kadınlar genel olarak küçük boy işletmelerde, sigortasız, kısa süreli, taşerona bağlı işlerde çalışıyorlar. Buralarda örgütlenmek, sendikalaşmak çok zor. Ama sendikalı olduklarında da kadınlara ait sorunlar çözümlenemiyor. Erkek egemen sendikalar kadın işçinin ve ayrımcılığa maruz kalan farklı işçi gruplarının çıkarları temelinde derde deva, somut politika üretmekten uzaklar. Oysa toplumsal cinsiyet temelli sömürü, ezilme ve baskıya maruz kalan kesim ve grupların eşitlik- dayanışma çerçevesinde örgütlenmelerine her zamandan fazla ihtiyacımız var. Ayrıca işçi sınıfı hareketinin devamını ve genişlemesini, demokratikleşmesini sağlayacak olan da bu çoklu işçi kesim ve gruplarının örgütlenmesidir” ifadeleri kullanıldı.

 

‘Amacımız emeğimize sahip çıkmak’

 

“Farklı işlerde çalışan ve farklı düşüncelere sahip bağımsız feminist kadınlar olarak “Kadın İşçi” internet gazetesi etrafında bir araya geldik” ifadelerinin yer aldığı açıklama, şu şekilde sonlandırıldı: “Amacımız emeğimize sahip çıkmak, kadın işçilerin yaşantılarını, örgütlenme biçimlerini, eylemlerini, direnişlerini, günlük yaşam deneyimlerini, tarihlerini görünür kılmak, bunları feminist politikaların gündemine taşımak. Ücret, değer, kadın işçi sağlığı ve güvenliği, işyeri şiddeti, alternatif kadın emeği örgütlenme biçimleri gibi çoğu zaman mesele haline gelemeyen ‘meseleleri’ de politikalarımızın ‘öznesi’ yapmaya çalışmak ise boynumuzun borcu. Her yerden, her emek türünden, her direnişten, her fabrikadan, her hastaneden, her alış veriş merkezinden, her marketten, her evden erkeklerin ve erkek politika yapıcılarının önemsemediği en küçük hak ihlalini, duyurulmasını istediğiniz her sorunu bize yazabilirsiniz. Sevincinizi ve mutluluklarınızı, eylem günlüklerinizi, kazandıklarınızı da yazın elbette. Ayrımız gayrımız yok, dertlerimiz ortak çözümlerimiz de öyle.”