İHD Ankara Şubesi: Yüksel eylemcilerini serbest bırakın

  • 14:50 25 Ağustos 2020
  • Güncel
ANKARA - İHD Ankara Şubesi, ‘Yüksel eylemcileri’ olarak tanınan 6 kişinin tutuklanmasının hukuksuz olduğunu belirterek, “Hak arama yerleri bile belli olan bu insanları, sırf, seslerini kısıp bir kenara oturmadıkları için ‘terörist’  olarak lanse edemezsiniz” dedi.  
 
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, 13 Ağustos’ta evleri basılarak gözaltına alınan Yüksel direnişçisi 6 kişinin  “örgüt üyeliği”  iddiasıyla tutuklanmasına ilişkin şube binalarında basın toplantısı gerçekleştirdi.  Toplantıya İHD yöneticilerinin yanı sıra Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukat Evin Konuk katıldı.  
 
‘Bu insanlar KHK zulmüne en çok uğrayanlar oldu’
 
Açıklamayı okuyan İHD Ankara Şube Yöneticisi Melike Giray, Yüksel direnişçilerinden Nazan Bozkurt, Acun Karadağ,  Alev Şahin, Mehmet Dersulu, Mahmut Konuk ve Armağan Özbaş’ın, 10 günlük gözaltının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandıklarını hatırlattı. 15 Temmuz sonrası oluşturulan ve kaldırıldığı iddia edilmesine rağmen pek çok bakımdan fiili yürürlüğü devam eden OHAL rejiminin işlerinden ettiği pek çok insanın içinde Yüksel eylemcilerinin de olduğunu anımsatan Melike,  “Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünden neredeyse hemen her gün darp edilen, gözaltına alınan, ‘Kabahatlar Kanunu’ gerekçe gösterilerek ayrıca para cezalarına maruz kalan bu insanlar, KHK zulmüne en çok uğrayanlar oldular” dedi. 
 
‘Tutuklananların 17 binini kadınlar oluşturuyor’
 
KHK ile yaklaşık 140 bin insanın işinden edildiğini kaydeden Melike şöyle konuştu:  “Devlet içindeki iktidar kapışmasıyla uzak yakın bir ilgisi olmayan bini aşkın akademisyen, öğretmen, toplumsal barış talep ettiği ve bu talebini imzasıyla dile getirdiği için üniversitelerden ve okullardan atıldı. Yaklaşık 500 bin kişi hakkında adli işlem yapıldı, 50 binin üzerinde insan tutuklandı. Tutuklananların 17 bin kadarını da kadınlar oluşturdu. Geçen yılın rakamlarıyla yine yaklaşık 843 bebek, anneleriyle hapishanelerde yaşıyor. Onlarca hasta, zamanında hastaneye sevk edilmediği için cezaevlerinde öldü. Haksızca ihraç edilen 46 KHK mağduru ise intihar ederek yaşamına son verdi. OHAL Komisyonu ise adeta iktidarın taleplerini yerine getiren noter görevini yürütmektedir.”
 
‘Terörist olarak lanse ediliyorlar’
 
KHK’lilerin hayatta maruz kaldıkları baskının yanı sıra, haksız ve hukuksuz bir şekilde işlerinden atıldığını ve iş bulamadıkları ya da son derece zor şartlarda çalıştıklarını ifade eden Melike, “Haklarını arayan insanların ‘terör örgütü’ suçlamasıyla yaftalamak, insan haklarını pervasızca çiğneyen muktedirleri aklamaz” sözlerini kullandı. 
 
‘Hukuksuzluğa bir an önce son verin’
 
Tutuklananlar arasında yer alan ve üyeleri olan Mahmut Konuk’un 60 yaşını geride bıraktığını ve sağlık sorunları olduğunu dile getiren Melike, “Mahmut Konuk’tan, kalp piliyle ciddi sağlık problemleri olan öğretmen Acun Karadağ’dan ‘terörist’ çıkaramazsınız. Aynı şekilde, ikametleri şöyle dursun, hak arama yerleri bile belli olan bu insanları, sırf, seslerini kısıp bir kenara oturmadıkları için ‘terörist’ olarak lanse edemezsiniz. Bu ve benzeri zulüm uygulamalarına derhal son verin ve haksız tutuklanan bu insanları bir an önce bırakın” çağrısında bulundu.