HABER MERKEZİ - İsveç’te Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh, TJA ve Rosa Kadın Derneği’ne dönük saldırı ve tutuklamaları parlamento gündemine taşıdı.

 

İsveç’te Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh, ETC gazetesinde yayımlanan makalesinde ve İsveç Parlamentosu'na verdiği soru önergesinde, AKP-MHP iktidarının kadınlara ve kadın örgütlerine yönelik baskı ve saldırılarını gündeme getirdi. Amineh, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde’ye tutuklanan Rosa Kadın Derneği ve Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistlerinin serbest bırakılması için talepte bulunup bulunmayacağını sordu.

 

Kadınlar baskı altında

 

“Tayyip Erdoğan’a yönelik her türden eleştirinin terörizmle suçlandığını” vurgulayan Amineh, ülkede bulunan demokratik güçleri korkutmak ve sindirmek için tutuklamaların aralıksız sürdürüldüğüne işaret etti. Kadınların haklarını savunan ve kadınlara yönelik şiddet ve baskılara karşı mücadele eden tüm kadın örgütlerinin saldırıya uğradıklarının altını çizen Amineh, 26 Haziran günü de 7 ilde gerçekleşen operasyonlarda 42 kişinin gözaltına alındığını ve tutuklandığını anımsattı.

 

Rojbin Çetin hatırlatıldı

 

Amineh, her iki operasyonda da siyasetçi kadınların hedef alındığını ve Edremit'te gözaltına alınan ve işkence edilen kadınlardan Sevil Rojbin Çetin'in polislerin köpekli saldırıları sonucu yaralandığını belirtti. Kadın haklarını savunan örgütlerin de operasyonlarla kriminalize edildiğine dikkat çeken Amineh, önergesinin devamında, “Kendisi terör eylemleri gerçekleştiriyor, insan hakları ve uluslararası hukuka karşı suç işliyor” dedi.

 

Dışişleri Bakanı soruları yanıtladı

 

Öte yandan İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde, soru önergesine önceki gün verdiği cevapta İsveç hükümetinin ve Avrupa Birliği üyesi ülkelerin, Türkiye'nin insan haklarına saygı göstermesi, demokrasi ve hukuk devleti ilkelerini uygulaması için çaba gösterdiğini belirterek, "Bu, Türkiye'de kadınların siyasi temsiliyetleri için çalışan kadınların desteklenmesini de içeriyor” dedi. Muhalefet partilerine mensup politikacı kadın ve erkeklerin, insan hakları savunucularının ve sendika yöneticilerinin keyfi gerekçelerle tutuklanmalarının kabul edilemeyeceğini belirten Ann, Türkiye’nin baskı ve saldırılarından özellikle muhalefet partisi HDP'nin zarar gördüğüne dikkat çekti.