DİYARBAKIR - Pınar Gültekin'in katledilmesine karşı Diyarbakır’da alana çıkan kadınlar, DAKAP öncülüğünde açıklama yaptı. DAKAP, "isyanımız büyük" diyerek İstanbul sözleşmesinin uygulanmasını istedi.

 

Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP), Muğla'da Cemal Metin Avcı tarafından katledilen Pınar Gültekin için Kayapınar ilçesinde bulunan Metropol kavşağında basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun, Rosa Kadın Derneği kurucularından Ayla Akat Ata, HDP Gençlik Meclisi üyeleri, HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe yöneticileri katıldı. Açıklamada "Boyun eğmiyoruz, hesap soruyoruz, cezasızlık politikasına son" pankartı ve "Bedenime dokunma", "Gulîstan Doku li kû de reye", " Cinsel istismara hayır diyoruz", "İrademe dokunma", "Tundîya jine re na", "Eşbaşkanlık mor çizgimizdir" dövizleri açıldı.

 

Burada konuşan Ayla Akat Ata, defalarca kadınların yaşam hakkının korunması için topluma seslendiklerini söyleyerek bu gün bir kez daha bir araya gelmenin ne kadar önemli olduğunun anlaşıldığını vurguladı.

 

‘Cinayetler politiktir’

 

DAKAP üyesi Bahar Karakaş ise "İsyanımız büyük" diyerek konuşmaya başladı. Pınar Gültekin'in “hayır” dediği bir erkek tarafından işkenceyle katledildiğini belirten Bahar, "Pınar maalesef ilk değil, ama son olması için biz kadınlar dün nasıl sokakları doldurduysak bugün de Türkiye’nin dört bir yanında sokakları dolduruyoruz. Çünkü erkek şiddetinin münferit olmadığını biliyoruz; çünkü kadın cinayetlerinin politik olduğunu biliyoruz. Son zamanlarda Kürdistan’da uzman çavuşlar tarafından kadına ve çocuklara karşı yaşanan taciz ve tecavüz suçlarının politik olduğunu ortaya koyan yaşanan durumlardır” diye belirtti. 

 

‘İktidar sorumludur, faildir’

 

Bahar, “Pandemiyi fırsata çevirmeye çalışıp infaz yasasıyla şiddet faillerini kadınların yanına geri gönderen iktidar erkek şiddetinin sorumlusudur, failidir. Çocuk istismarına af getirmeye çalışan iktidar, çocuk istismarlarının sorumlusudur, failidir” sözlerine yer verdi. İstanbul Sözleşmesi’ni hedef gösteren, uygulamayan, kaldırmaya çalışan iktidarın kadınların yaşadığı her türlü erkek şiddetin sorumlusu ve faili olduğunun altını çizen Bahar, kadınları koruyan yasal düzenlemelerin tartışmaya açıldıkça kadınlara karşı gösterilen bu cüretin güç kazandığını belirtti.

 

İstanbul sözleşmesi hatırlatıldı

 

İstanbul Sözleşmesi’nin önemini hatırlatan Bahar, "İlk başta şiddeti önleyici politikalar geliştirin. Şiddet, eşitsizliğin sonucu olarak ortaya çıkar bu yüzden de toplumsal cinsiyet eşitliğini tanıyın. Yani, çıkıp kürsülerden ‘kadın erkek eşit değildir’ diyemezsiniz; erkeklere kadınlara şiddet uygulaması için ‘mırıldanma’ nasihatleri veremezsiniz. Bugün Pınar için ve katledilen bütün kadınlar için alanlardayız. İstanbul Sözleşmesi bizim yaşam güvencemizdir, mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz" dedi. 

 

Açıklama "Kadına uzanan eller kırılsın", "Jin Jiyan azadî", "Erkek vuruyor devlet koruyor"  sloganları ile son buldu.