HABER MERKEZİ - UNESCO, Covid-19 salgınının olduğu bu süreçte dezavantajlı çocukların daha fazla dışlandığını, Afrika’da bulunan en az 20 ülkede çocukların okula gidemediğine dikkat çekti.  

 

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), Covid-19 salgını nedeniyle dezavantajlı çocuklara dikkat çekmek için Eğitim ve İzleme Raporu’nu yayınladı. Raporda, dünya çapında eğitim sistemlerinde çocukların dışlanmasına neden olan temel faktörlere dikkat çekilirken, ülkelerin daha esnek ve eşit toplumlar yaratmak için okulların yeniden açılınca geride kalanlara odaklanılması gerektiği vurgulanıyor. 

 

‘258 milyon çocuk eğitimden dışlandı’

 

 Raporda, 258 milyon çocuğun eğitimden tamamen dışlandığı ve yoksulluğun eğitime erişimin önündeki en büyük engel olduğu belirtildi. Düşük ve orta gelirli ülkelerde, en zengin yüzde 20’lik kesimdeki çocukların ortaöğretimi tamamlama olasılıklarının yoksul ülkelere göre üç kat fazla olduğu ifade edildi. Rapora göre, ortaöğretimi tamamlayanlar arasında, en zengin hanelerden gelen öğrencilerin temel okuma ve matematik becerisine sahip olma olasılığı da yoksul çocuklara göre iki kat fazla.

 

‘20 ülkede bir çocuk bile okula gitmiyor’

 

Dünya genelinde 2030 yılında tüm çocukların liseyi bitirmeleri hedeflenmesine rağmen çoğu Sahra-altı Afrika ülkeleri olmak üzere en az 20 ülkede bir çocuğun bile okula gitmediği, raporda dikkat çeken bir diğer konuydu. Raporun devamında şu ifadeler kullanıldı: “Orta ve yüksek gelirli ülkelerde anadilleri dışında bir dilde eğitim gören 10 yaşındaki öğrenciler, okuma testlerinde anadili İngilizce olanların yüzde 34 oranında altında kaldı. 10 düşük ve orta gelirli ülkede, engelli çocukların okuma konusunda asgari becerilere ulaşmaları engelli olmayanlara göre yüzde 19 daha geride.”

 

‘Eğitimde ayrımcılık’ 

 

Birçok ülkede hala eğitimde ayrımcılığı ve yabancılaşmayı güçlendiren bir sistem olduğu vurgulanan raporda, “Afrika’daki iki ülkede hamile kızların okula gitmesi yasak. 117 ülke çocuk yaşta evliliğe izin verdi, 20 ülke çocuk işçiliğini yasaklayan Uluslararası Çalışma Örgütü’nün sözleşmesini onaylamadı. Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin çoğunda Roman çocuklar okullardan ayrıldı. OECD ülkelerinde, göçmen kökenli öğrencilerden üçte ikiden fazlası, öğrenci nüfusunun en az yüzde 50’sini kendilerinin oluşturduğu okullara gitti ve bu da akademik başarı şanslarını azalttı” diye kaydedildi. 

 

Öğrencilerin müfredatta ve ders kitaplarında yetersiz bir şekilde temsil edildiğinde kendilerini yabancılaşmış hissedebileceğine işaret edilen raporda, “Kadınlar, Malezya ve Endonezya’daki ortaokul İngilizce ders kitaplarındaki referansların sadece yüzde 44’ünü, Bangladeş’te yüzde 37’sini ve Pakistan’ın Pencap eyaletinde yüzde 24’ünü oluşturdu. 49 Avrupa ülkesinden 23’ünün müfredatı, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve ifadesi konularını ele almıyor” denildi.

 

‘Engelli çocuklar hakkında yeterli eğitim verisi yok’

 

Düşük ve orta gelirli ülkelerin neredeyse yarısında engelli çocuklar hakkında yeterli eğitim verisinin olmadığına da değinilen raporda, “Hanehalkı anketleri, önemli bir anahtar. Ancak ülkelerin yüzde 41’i (dünya nüfusunun yüzde 13’ü) anket yapmamış veya bu anketlerden veri sunmamış” diye belirtildi.