TTB: İlk dalga henüz bastırılmadı

  • 12:57 12 Haziran 2020
  • Güncel
ANKARA - Erken açılma kararlarının özellikle 1 Haziran sonrasında olgu sayılarında artışa yol açtığına işaret eden TTB, ilk dalganın henüz bastırılmadığı uyarısında bulundu.
 
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, pandeminin Türkiye'de ilk hasta duyurusundan bugüne geçen 3 ayı değerlendirmek üzere online basın toplantısı düzenledi. Video konferans yöntemiyle yapılan toplantıya, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, TTB Kovid-19 Danışma ve İzleme Kurulu üyeleri Prof. Dr. Özlem Azap, Prof. Dr. Kayıhan Pala ve Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz katıldı.
 
‘Kriz içindeki sistemin sonucu’
 
Toplantıda ilk olarak konuşan doktor Sinan Adıyaman, salgının, ekolojik yıkım, doğal yaşam alanlarının tahrip edilmesi, çarpık kentleşme, yaban hayvan ticareti, sürekli genişleyen endüstriyel hayvancılık sektörü başta olmak üzere sosyal ve ekonomik bir dizi etkenin bir sonucu olarak dünyayı tehdit etmeye devam ettiğine vurgu yaptı. Sinan, “Ancak pandeminin küresel ölçekte bir krize yol açması meselenin sadece bir yönü; daha az görünür olan diğer yönü ise bu pandeminin kriz içindeki sistemin bir sonucu olması” dedi.
 
‘23’ü hekim 43 sağlık çalışanını kaybettik’
 
Vaka sayısında dalgalanmanın sürdüğünü dile getiren Sinan, her gün testi pozitif çıkan bine yakın hastanın olduğunu hatırlattı. PCR testi negatif olan ancak Covid-19 tedavisi alan kaç hastanın olduğunu bilmediklerine değinen Sinan, “Çünkü açıklanmıyor. Bu süreçte 23’ü hekim 43 sağlık çalışanını kaybettik. Kaybettiğimiz bir meslektaşımızın sözleri kulaklarımızda: ‘Hâlâ koruyucu giysimiz yok, ellerimiz alkolden hışır oldu. Bulaşma korkusuyla yemek yiyemez olduk. Evde çocuğumuza sarılmaya korkuyoruz.’ Unutmuyoruz, Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden bir başka meslektaşımızın ölüm belgesine testi negatif olduğu için Kovid-19 yazılamadığını, otopsi gerektiğini” diye belirti.
 
‘Salgın sırlarla yönetiliyor’
 
Sinan, 1 Nisan’da 601 PCR pozitif sağlık çalışanı sayısının 29 Nisan’da on iki katından fazlaya çıkarak 7 bin 428’a ulaştığını anımsatarak, “Bir buçuk aydır bu sayının ne olduğu meçhul çünkü açıklanmıyor, Sağlık Bakanlığı sağlık çalışanlarının sağlık durumuyla ilgili sessizliğini koruyor. Salgın ‘sırlarla’ yönetiliyor. Hâlâ il pandemi kurullarında sağlık çalışanlarının temsilcileri yer almıyor. Sağlık çalışanları kendi illerindeki vaka ve ölüm sayılarını da normalleşme sürecini de medyadan takip edebiliyorlar ne yazık ki” ifadelerini kullandı.
 
‘Doğrulanmış ölüm sayısında 17. Sırada’
 
Ardından Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz, “Türkiye’de ilk hasta duyurusundan bugüne, salgında neredeyiz?” başlıklı sunumu yaptı. Pandemi hastalığın ilk tanımlandığı tarihten bu yana beş ayı geçtiği halde, bütün dünyada etkisini sürdürdüğüne vurgu yapan Cavit, “Henüz sona ermedi. Türkiye nüfusa göre dünyanın en kalabalık 17. ülkesi. Pandeminin üçüncü ayı bittiğinde bütün dünyada Kovid-19 doğrulanmış olgu sayısında 12. sırada, Kovid-19 doğrulanmış ölüm sayısında ise 17. sıradadır. Türkiye, milyon kişi başına toplam doğrulanmış olgu sayısı bakımından komşu ülkelerle karşılaştırıldığında İran ile benzerlik gösteriyor, Bulgaristan ve Yunanistan’da ise toplam doğrulanmış olgu sayısının Türkiye’den daha az olduğu gözleniyor. Türkiye’yi, milyon kişi başına toplam doğrulanmış ölüm sayısı bakımından komşu ülkelerle karşılaştırdığımızda ise, toplam ölüm sayısının İran’dan düşük; Bulgaristan ve Yunanistan’dan ise yüksek olduğunu görüyoruz” bilgilerini paylaştı.