
Aydın Kadın Platformu: Çocukları devletin yasalarından korumaya çalışıyoruz
- 20:13 10 Haziran 2020
- Güncel
AYDIN - Devletin yasalarına karşı sürekli çocukları korumaya çalıştıklarını söyleyen Aydın Kadın Platformu, çocuk istismarı faillerine affın yolunu açacak tasarıya karşı, “Bu yasa tasarısını engellemek için hepimiz ses çıkartmak zorundayız” dedi.
Aydın Kadın Platformu, cinsel istismar faillerine affın yolunu açacak olan yasa tasarısına karşı Aydın Kent Meydanı'nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamada “Çocuk istismarını affetmek insanlık suçudur” yazılı pankart taşınırken sık sık “Tecavüzün affı olmaz”, “Aklama saklama adaleti sağla” sloganları atıldı. Açıklamayı platform adına Hale Dalkıran okudu.
‘Devlet çocuğu sistematik tecavüze mahkum ediyor’
Türkiye’de siyasal iktidarın, erkek egemen yasa yapımını sürdürerek cinsel şiddet faillerini kollamayı sürdürdüğünü söyleyen Hale, Meclis’e getirilmek istenilen tasarıya işaret etti. “Bu tasarının yasalaşması, çocukların devlet eliyle sistematik olarak tecavüze mahkûm edilmesi anlamına geliyor” diyen Hale, ensest diye tarif edilen aile içi cinsel istismarlara ilişkin herhangi bir düzenleme olmadığını kaydetti. Hale, şöyle devam etti: “Tecavüz edenler birden fazlaysa kiminle evlendirilecektir? Bu tecavüz yasası özellikle kız çocuklarını hedef almaktadır. İktidarın derdi gerçekten tüm çocukları korumak olsaydı cezada yaş sınırı koyarak evlilik çözümünü getirmezdi. Cinsiyet ayrımcılığı bu yasa tasarısının arka perdesinde kendini göstermektedir.”
‘Türkiye çocuğa yönelik cinsel istismarda 3’üncü sırada’
Türkiye’nin cinsel istismarda dünyada 3’üncü sırada yer aldığını ifade eden Hale, Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı istismar verilerine dikkat çekti. Hale, “2002’den bu yana 18 yaşın altında tam 440 bin çocuk doğum yaptı. 15 yaşın altında cinsel istismara uğratılarak doğum yapan çocuk sayısı ise 15 bin 937 olarak kayıtlara geçti. Bakanlık tarafından duyurulan bu veriler bile bu topraklarda yaşanan çocuk istismarı vakalarının korkunç boyutlarda olduğunu gösteriyor. Üstelik bizler bu verilerin gerçek sayıların çok altında olduğunu biliyoruz. Bu rakamlar buz dağının sadece görünen kısmı” dedi.
‘Çocukları devletten korumaya çalışıyoruz’
Medyada çocuk istismarını açıkça savunanların sayısının arttığını belirten Hale, çocuk evlendirmelerini savunan yayınlara ilişkin hukuki sürecin başlatılıp başlatılmadığını sordu. Hale, “Yasaların çocukları koruması gerekirken, ne yazık ki sürekli devletin yasalarına karşı çocukları korumaya çalışıyoruz. Bu yasa tasarısını engellemek için hepimiz ses çıkartmak zorundayız. Bu düzenlemenin sonucu imam nikâhıyla evlilik yaşını 13’e indirerek yasallaştırmak, bu ülkede kız çocuklarını eğitimden uzaklaştırmak, yoksullaştırmak, geleceksizleştirmek olacaktır” ifadelerini kullandı.
Hale çocuk istismarı yasasına karşı taleplerini şöyle sıraladı:
“*Yasa tasarısı, yalnızca akran ilişkisinden kaynaklı yaşanan mağduriyetleri giderecek biçimde düzenlenmeli,
*Aile rızasıyla 17, mahkeme kararıyla 16 olan evlilik yaşı, hiçbir gerekçeyle esnetilemeyecek biçimde 18 yaş altına yasaklanmalı,
*Devletin sorumluluğunun, tecavüzcüleri değil çocukları korumak olduğu unutulmamalı,
*Din referansını kullanan tarikat ve cemaatler bağımsız komisyonların da yer aldığı kurumlarca denetlenmeli,
*Çocuklara yönelik şiddet, çocuk sağlığı, eğitimi ve durumlarına ilişkin düzenli veri toplanmalı,
*Cezaların artırılmasından ziyade koruyucu ve önleyici tedbirlere yoğunlaşılmalı,
*Çocuklarla çalışan kurumların personeli bir standarda tabi tutulmalı, bu kurumları ruhsatlandırırken çocuk istismarına karşı önlemler almalı,
*Çocukları ev ve okul gibi bulundukları her ortamda izleyen, çocukların kolaylıkla ulaşabileceği başvuru mekanizmaları oluşturulmalı,
* Aile içi eğitim sağlanmalı,
*İstismara maruz kalan çocuğun beyanı yeterli bulunmalı, bunun için adalet sistemindeki heyetler donanımlı, eğitimli olmalı. Yalan söylediğinin ortaya çıkması durumunda da yalana zorlayan sebepler araştırılmalı,
*Çocukların doğrudan destek alabilecekleri kolaylaştırılmış sistemler oluşturulmalı,
*Çocuklarda taciz konusunda farkındalık yaratılmalı, vücut güvenliği ve "Hayır" demek öğretilmeli,
*Başta öğretmenler ve sağlık çalışanları olmak üzere meslek grupları farkındalık yaratılmasında rol oynamalı,
*Çocuk Koruma Hizmetlerinde Koordinasyon Strateji Belgesi ve Çocuk Koruma Kanunu uygulanmalı,
*Kadınlar ve çocuklar için iki ayrı bakanlık kurulmalıdır.”
Açıklama sloganlarla sona erdi.