Halepçe'de katledilenler anıldı: İnsanlığa karşı suçlarda zaman aşımı olmaz
- 13:26 16 Mart 2020
- Güncel
VAN/İZMİR - HDP Van İl Örgütü, 1988 yılında Baas Rejimi tarafından gerçekleştirilen Halepçe Katliamı'nda yaşamını yitirenleri andı. İHD İzmir Şubesi ise yayınladığı basın bildirisi ile Halepçe ve Beyazıt katliamlarında yaşamını yitirenleri anarak, insanlığa karşı işlenmiş suçlarda zaman aşımı olamayacağını vurguladı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü, Irak Federe Kürdistan Bölgesi'nde 16 Mart 1988'de Baas rejimi tarafından gerçekleştirilen Halepçe Katliamı'na dair açıklama yaptı. HDP Van İl binasının bahçesinde yapılan açıklamaya Demokratik Toplum Kongresi (DTK), HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Van Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), Göç Edenlerle Sosyal Yardımlaşma ve Kültür Derneği (Göç-Der), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER), HDP il ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra birçok kişi katıldı.
Açıklama metnini HDP Van İl yöneticisi Leyla Atsak okudu.
‘Katliamlar Kürt halkının kaderi değildir’
Katliam üzerinden 32 yıl geçtiğini hatırlatarak açıklamaya başlayan Leyla, “İnsanlık, Hiroşima ve Nagazaki katliamlarından sonra dehşet verici bir sahneye Halepçe’de tanık oluyor. Halepçe kenti, ani ölümün vahşetine, günlük işlerin ortasında donan cesetlere, avlularında oturan insanların, çocuklarını göğüslerine kaldıran kadınların, zehirli gaz bulutundan kaçarken saldırı ortasında can veren binlerin trajedisine sahne olmuştu. Gaz bütün doğal yaşamı, insanları, hayvanları, ağaçları öldürmüştü. Halepçe bir bütün olarak sessizliğe gömülmüştü. Kentin sessizliği acının çığlığına dönüşmüştü. Bu çığlık kapitalist modernitenin ikiyüzlülüklerini, yalanlarını, zalimliklerini haykıran bir çığlıktı” dedi.
'Katliamlara karşı duracağız'
Katliamlar hakkında araştırma yapılmadığını söyleyen Leyla, katliamı gerçekleştiren Saddam Hüseyin'in daha sonra idam edilse de bu katliama destek veren ülkelerin soruşturulmadığını belirtti. Tarih boyunca olduğu gibi, Kürtlere yönelik bu katliamın karanlıkta kaldığını söyleyen Leyla, “32 yıl geçmesine rağmen Kürtler bu katliamı unutmamıştır. Unutmak onaylamaktır. Bizler unutarak zalimlerin zulmüne ortak olmayacağız. Halepçe’den Roboski’ye, Roboski’den Rojava’ya kadar yapılan her katliamı, yaşatılan her acıyı bir kez daha lanetliyoruz. Kürt halkına dayatılan katliam kaderini kabul etmediğimizi, Ortadoğu’da barışın ve kardeşliğin yaratılıp geliştirilmesi için mücadele edeceğimizi ve savaşlara, katliamlara, baskı ve zulme karşı duracağımızı bir kez daha ifade ediyoruz” diye konuştu.
İzmir
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Halepçe Katliamı ve 16 Mart 1978 İstanbul Üniversitesi Beyazıt Katliamı nedeniyle basın bildirisi yayınlandı. Bildiride insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmayacağı belirtilirken, Halepçe ve Beyazıt katliamlarının unutulmayacağı belirtildi.
“Halepçe’de 16 Mart 1988’de insanlık nefessiz bırakıldı, yakıldı. Hatırlamak, anmak, onurumuzdur. İnsanlık için onurdur” sözlerine yer verilen açıklamada, Beyazıt katliamı da hatırlatıldı. İstanbul Üniversitesi Merkez Kapısı’nda 16 Mart 1978 günü devrimci öğrencilerin katledildiği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Yedi öğrenci öldü, 60’tan fazla öğrenci yaralandı. Tarihe İstanbul Üniversitesi Beyazıt Katliamı diye bir utancımız daha düştü. Olayın faili olarak Ülkü Ocakları Başkanı ile MHP Gençlik Kolu Başkanı gözaltına alındılar ama bir süre sonra serbest bırakıldılar. Aralık ayında Maraş Katliamı yapıldı. Sıkıyönetim ilan edildi. Dava Sıkıyönetim Mahkemesi’ne sevk edildi. Sonra da 12 Eylül darbesi yapıldı. Dava faili meçhul dosyalar arasına girmişti bile.1999'da bu dosya ile ilgili yapılan itiraflarda işe yaramadı. Bir kere daha polis-ülkü ocakları işbirliği ile işlenen cinayetlerin ve katliamının üstü örtüldü.”