VAN - Emek sömürüsünün en fazla yaşandığı fabrika ve tekstil kentlerde “ucuz işgücü” olarak görülen, ancak en çok emek verip emeğinin karşılığını alamayan kadınlar, 8 Mart’ın resmi tatil olmasını istiyor.

 

ABD’nin New York kentinde, daha iyi koşullarda çalışmak için grevde olan tekstil işçilerinin fabrikaya kilitlenmesinin ardından 8 Mart 1857 tarihinde çıkan yangında 120 işçi kadın katledildi. 26-27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde toplanan 2. Enternasyonal’e bağlı Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı'nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi delegeleri Clara Zetkin, Kate Duncker, Rosa Luxemburg ve arkadaşları bundan böyle her yıl bir "Kadınlar Günü" düzenlenmesi önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. 

 

Dünyada 1910 tarihlerinde yayılmaya başlayan 8 Mart Dünya Kadınlar günü etkinlikleri, Türkiye’de ise 1975 yıllarında başladı. Ancak Türkiye’de, birçok ülkeden farklı olarak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadınlar erkek devlet şiddetinin hedefi oluyor. Engelleme ve baskılara rağmen sokakları, alanları terk etmeyen ve eşitlik, özgürlük için mücadele eden kadınların taleplerinden biri de 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi.

 

Emek sömürüsünün en fazla yaşandığı alanlardan biri olan fabrikalarda ve tekstil kentlerde çalışan kadınların da talebi resmi tatil.

 

Günde 10 saat çalışıyorlar

 

Van’ın Edremit ilçesine bağlı Kurubaş Mahallesi’nde bulunan tekstil kentlerde kadınlar, emeğinin karşılığını alamıyor. “Kadınlar erkeklerden daha titiz, daha çok emek veriyor, bundan kaynaklı tercihimiz kadın” diyerek kadınları çalıştıran patronlar, buna karşın düşük ücreti de yine işçi kadınlara reva görüyor. 

 

‘2 bin TL’ye günde 12 saat çalışıyoruz’ 

 

İşçi kadınlardan Ayşenur, 1 buçuk yıldır tekstil kentte çalıştığını belirterek, tüm zorluklarına rağmen yine de “bir kadın olarak çalışmanın önemli olduğunu” dile getirdi. Aynı anda birkaç alanda çalıştığını ifade eden Ayşenur, “Tüm günüm burada geçiyor. Yaklaşık olarak 2 bin TL para karşılığında günde 12 saat çalışıyorum” dedi.

 

‘Çok yoruluyorum’ 

 

İşçilerden Hatice ise bir aileyi geçindirmek zorunda olduğunu söyledi. Tekstil kentte paketlemede çalıştığını ve çok yorulduğunu ifade eden Hatice, “Kadının üretimde yer alıyor olması çok güzel bir duygu” sözlerine yer verdi. 8 Mart’a ilişkin de düşüncelerini paylaşan Hatice, 8 Mart’ın resmi tatil olmasını istediğini kaydetti.

 

‘Kadınlar emeğinin karşılığını alamıyorlar’

 

Kadınların emeğinin karşılığını alamadığını dile getiren tekstilde eğitmenlik yapan Nisan Karataş da şöyle konuştu: “Kadınlar artık obje olarak görülmemeli. Ayakları üzerinde durmalı. Fikirleriyle kabul edilmeliler. Evde çalışıyorlar, işyerinde çalışıyorlar, her şeye koşuşturuyorlar ama karşılığını alamıyorlar. Muhtemelen 8 Mart günü de çalışacağız ama tatil olmasını istiyoruz.”