'Abdullah Öcalan'dan haber alınmadıkça endişe daha çok artıyor'

  • 18:08 27 Şubat 2020
  • Güncel
ANKARA - HDP İstanbul İl Örgütü ile Barış Anneleri İnisiyatifi'nin yaptığı açıklamada konuşan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Elif Bulut, Abdullah Öcalan’dan haber alınmadıkça endişenin daha da arttığını söyleyerek, avukat ve ailelerin bir an önce Abdullah Öcalan ile görüşmesi gerektiğini söyledi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü ile Barış Anneleri İnisiyatifi İmralı’da çıkan yangın nedeniyle HDP Beyoğlu ilçe binası önünde açıklama yaptı. Açıklamaya HDP il, ilçe eşbaşkanları ile yöneticileri, HDP milletvekilleri, Barış Anneleri ile çok sayıda yurttaş katıldı.
 
Açıklama öncesi bina çevresinde yoğun polis hareketliliği dikkat çekti.
 
'Halkımız kaygılıdır'
 
Açıklamada konuşan HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen, “Sayın Abdullah Öcalan 22 yıldır tecrit altında tutulmaktadır. Bu tecrit bir insanlık suçudur. Öcalan şahsında tüm toplum tecrit altına alınmıştır.  Bu gün de İmralı’da bir yangın çıktı. Fakat ne yazık ki yetkililer tarafından herhangi bir açıklama yapılmıyor. Hem iç hukukta hem de uluslararası hukukta her tutuklu ve ya hükümlünün can güvenliği devletin sorumluluğundadır. Ama ne yazık ki bu devlet en ufak bir duyarlılık göstermiyor ve açıklama da yapmıyor. Bizler bugün onun için kaygılıyız. Devletin bu gün duyarlı davranması gerekir. Halkımız kaygılıdır. Bu kaygıyı giderici açıklamalar yapılması gerekiyor” sözlerini kullandı.
 
'Bir an önce İmralı'ya gidilmeli'
 
Ardından söz alan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Elif Bulut, bakanlıktan henüz tatmin edici bir açıklama yapılmadığını söyledi. Elif şöyle devam etti: “Tecrit kime uygulanırsa uygulansın bir suçtur. Cezaevinde bulunan insanların yasal olarak güvence altına alınan hakları vardır. Sayın Öcalan’da Ağustos ayından beri tüm bağlar koptu. Bir haber alınamıyor. Ne ailesi görüşebiliyor ne avukatları görüşebiliyor. Bu yangın nedeniyle Sayın Öcalan’ın ailesinin ve halkın endişesi büyüktür. Bu endişenin giderilmesi de devletin bir sorumluluğudur. Çünkü tecrit uygulayan da bu ülkenin başındakilerdir. Dolayısıyla İmralı Adası’ndan olan bitenden devlet sorumludur. Avukatlarının ve ailesinin bir an önce gidip görüşmeleri başlatması gerekmektedir. Bu görüşmelerin sonucunda alınacak haberler insanları yatıştıracaktır. Haber alınamadıkça endişe daha da çok artıyor. Ailelerin ve avukatların İmralı’ya bir an önce gitmesi gerekmektedir."
 
Açıklama alkışlarla sona erdi.