TUHAY-DER: Gündem artık Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü olmalıdır

  • 14:04 16 Şubat 2020
  • Güncel
İSTANBUL -  PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecrit ve cezaevlerindeki tutsaklara dayatılan hak ihlallerine dikkat çeken Marmara TUHAY-DER, “Öcalan'a uygulanan tecrit, Kürt halkına yönelik inkâr ve asimilasyon, Türkiye halklarına baskı ve faşizm, Ortadoğu halklarına yönelik ise işgal ve savaş politikası olarak yansıyor. Gündem artık tecridin kaldırılması değil, Sayın Öcalan'ın özgürlüğü olmalıdır” dedi. 
 
Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği ( TUHAY-DER), PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen tecrit ve siyasi tutsaklara dayatılan hak ihlallerine dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı düzenledi. Fatih ilçesinde bulunan dernek binasında düzenlenen toplantıya TUHAYDER üyelerinin yanı sıra, Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Şırnak Milletvekili Ferhat Encü ve Barış Anneleri katıldı. Açıklamayı TUHAY-DER Eşbaşkanı Hüsnü Taş okudu.
 
‘Öcalan’ın barışa katkılarını kamuoyu biliyor’
 
Abdullah Öcalan’ın ülkedeki barış ve huzur ortamındaki katkılarının kamuoyu tarafından bilindiğine dikkat çekilen açıklamada, olumlu gelişmeler için İmralı üzerinde sürdürülen tecridin sonlandırılması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, “Öcalan'a uygulanan tecrit, Kürt halkına yönelik inkâr ve asimilasyon, Türkiye halklarına baskı ve faşizm, Ortadoğu halklarına yönelik ise işgal ve savaş politikası olarak yansıyor. Gündem artık tecridin kaldırılması değil, Sayın Öcalan'ın özgürlüğü olmalıdır. Öcalan'Ia görüşme yapıldığında toplumsal barışa ne denli karşılığı olduğunu ve katkı sunduğunu tüm kamuoyu bilmektedir ve ülkede birçok olumlu gelişmeleri de beraberinde getirmektedir” ifadeleri kullanıldı.
 
‘Cezaevlerinden hasta tutsakların tabutları çıkıyor’
 
Cezaevlerine dayatılan hak ihlallerine de değinilen açıklamada, cezaevlerinden gelen ölüm haberleri anımsatılarak, “Cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü hasta tutsakların tabutları çıkmaktadır. Zindanlarda disiplin cezası adı altında hücre, görüş, iletişim cezaları devreye konmaktadır. Koğuş aramaları sırasında birçok tutsağa şiddet uygulanmaktadır. Birçok hak ihlallerinin yaşandığına tanıklık ediyoruz. Bu anti demokratik uygulamalar aynı zamanda ailelere de uygulanmaktadır. Tutsakları ailelerinden uzak illere sürgün ederek, aileyi ekonomik ve psikolojik olarak baskı altına almaktadırlar. Biz tutsak aileleri olarak bu anti demokratik uygulamaları kınıyoruz. Hükümete çağrımızdır, bu antidemokratik uygulamalara derhal son verilsin” denildi. 
 
‘Tecridin kaldırılmasından değil, barış ve eşitlikten korkuyorlar’
 
Açıklamadan sonra söz alan Ferhat Encü ise Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun Kürt halkına dönük olduğunu vurguladı. Hükümeti kendi yasalarını uygulamaya çağıran Ferhat, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasından korkanların asıl olarak barış ve eşitlikten korktuğunun altını çizdi. Ferhat, “En ufak bir irtibat sağlanamıyor. Tecrit hem uluslararası hukukta hem de Türkiye de yasal değildir. Devletin bir an önce diyalog zeminine geçmesi mutlak tecridin kaldırılması gerekir. Bu zeminde mücadele eden herkesin taleplerini yerine getirmeye yönelik bir dayanışma içerisinde olmalı” ifadelerini kullandı.
 
 Grup Yorum’un başlattığı ölüm orucuna dikkat çekildi
 
 Ferhat son olarak ise Grup Yorum üyelerine dönük saldırıları ve üyelerinin başlattığı ölüm oruçlarına dikkat çekerek, “Grup Yorum üyeleri hukuksuzca tutuluyorlar, açlık grevindeler. Onların talepleri bizim taleplerimizdir. Devletin bu konuda üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekiyor” dedi.
 
Açıklama alkış ve sloganlar eşliğinde son buldu.