Safiye Alağaş

 

İSTANBUL - Kadınlar, Ankara’da Harun Yıldız’ın, çocuğu Şeyma Yıldız’ı katletmesine tepki gösterdi: “Tesadüfi bir şekilde hayatta kalıyoruz. Yoldan geçerken Ceren gibi öldürülebiliriz ya da Gülistan gibi sevgilimiz tarafından kaybedilebiliriz de.”

 

Kadına yönelik şiddet, artarak sürerken, kadınları şiddete maruz bırakan, katleden failler en yakınlarındaki erkekler oluyor. Son olarak 6 Şubat’ta Harun Yıldız, lise öğrencisi 17 yaşındaki çocuğu Şeyma Yıldız’ı katletti. Kadınlar, kadınların katledilmesiyle iktidar politikaları arasındaki ilişkiye dikkat çekti.

 

‘Gericiliğin yükseldiği bir süreç var’

 

Türkiye’de uzun zamandır kadına ve çocuğa yönelik şiddetin arttığını söyleyen Pelin Çiçek,  bu artışın, ülkelerde artan gericilik, yoksulluk, ekonomik krizle olan bağına dikkat çekti. Pelin, “Hükümetlerin halka uyguladığı politikaların başında gericileştirme geliyor. Bununla birlikte çocuklara ve kadınlara yönelik taciz, tecavüz olaylarının arttığını görüyoruz. Türkiye’de ise AKP iktidarı ile birlikte ülkede ciddi oranda gerici politikaların yükseldiği bir süreç var. Bunu hem eğitimde görüyoruz hem de toplumsal yaşamın kendisinde görüyoruz. Ankara’da genç kızın babası tarafından öldürülme meselesi, bunun somut bir şekilde yüzümüze çarptığı halidir. Bu olay nezdinde biz kadınların yaşam haklarının nasıl elinden alınmaya çalışıldığını görüyoruz. Baba, eş, sevgili, ağabey, dost tarafından, erkekler tarafından yaşam hakları ellerinden alınıyor” dedi.

 

‘Şiddet karşısında mücadeleye daha çok sarılmalıyız’

 

Sadece erkek arkadaşı olduğu için bir babanın kızını katletmeyi kendinde hak gördüğüne işaret eden Pelin, şöyle devam etti: “Bu baba nasıl bir zihniyetteki kendi çocuğuna bu vahşeti uygulayabiliyor. Bunun kendisini sorgulamalıyız. Artık şöyle bir halde yaşıyoruz. Tesadüfi bir şekilde hayatta kalıyoruz. Yoldan geçerken Ceren gibi öldürülebiliriz de, ya da Dersim’de Gülistan gibi sevgilimiz tarafından kaybedilebiliriz de. Her yaşadığımız meselede aslında kendimizi o kadınların yerine koyarak daha çok öfkeyi yükseltmeliyiz. Dayanışmayı yükselttiğimiz bir hissiyata kapılmamız gerekiyor. Şiddet karşısında daha çok mücadeleye sarılmamız gerektiğini düşünüyorum.”

 

‘Yeterince yan yana değiliz’

 

Şiddetin yaşı, statüsü ve eğitimle ilgisi olmadığını vurgulayan Seriye İnan, toplumun her kesiminden kadınların şiddete maruz kaldığını dile getirdi. Kendisinin de erkek şiddetine maruz kaldığını söyleyen Seriye, “Çünkü mücadele etmesini bilmiyoruz. Yeterince yan yana değiliz. Şeyma’nın haberini gördüğümde yüreğim kanadı. Bir baba evladının arkadaşının olmasına ‘namussuzluk’ gözü ile bakıyorsa bu adiliktir. Bu baba gerçekten katil ve bunun gibi gerici zihniyetteki insanların bu toplumda olmaması lazım. Ne yazık ki ezilmiş kadınlar yetiştiren, namussuz erkekler aynı zamanda bu kadınları öldürüyorlar” şeklinde konuştu. 

 

Kadınlar olarak çok zor aşamalardan geçtiklerini dile getiren Seriye, tepkisini “Hele bu iktidarın bize dayatmaları, zorla üç çocuk, beş çocuk doğuracaksın demesi iyice insanı çileden çıkarıyor. Bize bu dayatmalarda bulundukları için lanet ediyorum” sözleriyle dile getirdi. 

 

‘Bir anne olarak buna facia diyorum’

 

“Ben her zaman düşmanı dışarıda arama başucunda ara derim. En büyük şiddet zaten ya babadan ya ağabeyden ya da erkek arkadaştan gelir” diyen Zeynep Düzgünoğlu da şunları dile getirdi: “Sözde derler ki seviyorum. Ben o sevgiye de inanmıyorum. İnsan çocuğunu sever ve asla zarar vermez. Ama o baba olacak adam o kızının erkek arkadaşı olduğu gerekçesi ile katletti. Ben bir anne olarak buna facia diyorum. Bu affedilmez. Türkiye’deki politika, bu sistem, buna zaten çanak açıyor.”

 

Çocuğu tecavüze maruz bırakan bir imamın ceza almadığını belirten Zeynep, “Bu sistem buraya kadar gelmişse gerçekten bizler de bunları bilmeliyiz. Bu sistemi artık anlamalı ve buna göre mücadele etmeliyiz” dedi.