
Mahkemeden cinsel istismar sanığına tahliye ödülü!
- 09:05 4 Şubat 2020
- Hukuk
DİYARBAKIR - Kayapınar’da M.A. isimli çocuğu cinsel istismara maruz bırakan S.G. isimli erkek ve beraberindeki üç kişinin yargılandığı davanın duruşmasında tutuklu tek sanık S.G. de tahliye edildi.
Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde 2018 yılında M.A. adlı çocuğun akran istismarına maruz bırakıldığı ortaya çıkmıştı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, S.G., H.A., A.B., ve M.K.G. hakkında “cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan iddianame hazırladı. İddianamede S.G., H.A., A.B. ve M.K.G.’nin M.A.’ya yönelik cinsel istismarı önceden planlandığı yer aldı.
Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanan S.G. hakkında hazırlanan iddianame, 28 Eylül 2018 tarihinde Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek kamu davası açıldı. İddianamede S.G. hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 10 yıl hapis cezası, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan ise 3 yıl 7 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti. Davanın ilk duruşması 1 Ağustos 2019 tarihinde görüldü.
Adli tıp cinsel istismarı tespit etti
Sanıkların, cinsel istismarı reddettiği ifadelerinin de yer aldığı iddianamede, Diyarbakır Adli Tıp Kurumu tarafından 25 Eylül 2018 tarihinde hazırlanan rapora göre cinsel istismarın tespit edildiği yer aldı. 18 Eylül 2019 tarihinde yapılan canlı tanık teşhisinde ise M.A.’nın M.K.G.’yi ve aracı kullanan H.A’yı teşhis ettiği belirtildi.
‘Olay günü eylem birliği içinde hareket edildi’
İddianamede “M.A’nın istikrarlı anlatımlarının, Diyarbakır Çocuk Ağır Mahkemesi’nin, adli tıp raporunun, tanık beyanları ile birlikte değerlendirildiğinde şüphelilerin inkâra dönük savunmasına itibar edilmediği, böylece şüpheliler ile S.G.’nin olay günü fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiği ve üzerlerine atılı suçları işlediği hususunda şüpheliler hakkında kamu davası açmaya yeterli delilin elde edildiği anlaşıldığı” ifadeleri yer aldı.
Savcılık şüphelilerin, “cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması talebinde bulundu.
Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren davanın üçüncü duruşması 8 Ocak’ta görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık S.G., tutuksuz sanık M.K.G. ve avukatı İsmail Arığ, M.A. ve avukatı Abdulkadir Koçak katıldı. Sanıklar H.A., A.B. ve avukatları ise mazeret dilekçesi sunarak duruşmaya katılmadı.
M.A. ve annesi şikâyetten vazgeçti!
Duruşmada öncesi şikayetten vazgeçtikleri yönünde dilekçe sunan M.A. ve annesi, duruşmada da şikayetlerinden vazgeçtiklerini söyledi.
İddia makamı, “tanık Sultan A.’nın zorla getirilme emrinin çıkarılması, S.G.’nin üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, suçun CMK 100 maddesinde yer alması ve kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı dikkate alınarak S.G.’nin tutukluluğunun devamına karar verilmesi” talebinde bulundu.
S.G. ve M.K.G.’nin avukatı, M.A’nın ve S.G.’nin evleneceğini savunarak beraat talebinde bulundu. Avukatın, “cinsel istismar faillerinin evlilik yoluyla affını” öngören yargı paketinin tartışıldığı dönemde “evlilik” vurgusuyla savunma yapması dikkat çekti.
Mahkeme heyeti, “S.G.’nin üzerine atılı eylem nedeniyle delillerin önemli ölçüde toplanmış olması, sanığın tutuklu kaldığı süre, sanığın gelinen kovuşturma aşaması itibariyle kaçma, gizlenme ya da delilleri karartması hususunda somut olguların bulunmayışı hususları dikkate alınarak yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol tedbirleri uygulanarak” tahliyesine karar verdi.