
‘19 firari sanığın ‘insanlık suçundan’ mahkemeye çıkarılması gerekiyor’
- 09:07 13 Aralık 2019
- Hukuk
Dilan Babat
ANKARA - Gar katliamında firari sanıkların yargılanmasında aşama kaydedildiğini ancak firari 19 sanığın da insanlığa karşı suçlar kapsamında yargılanması gerektiğini vurgulayan avukat Mehtap Sakinci, “4. Ağır Ceza Mahkemesi bunu tartışmaktan kaçındı. Dosya İstinaf sürecinde. Mahkemenin topu İstinaf Mahkemesi’ne atması iki gün sonra o sanıkların insanlığa karşı suçtan yargılanmayacağı anlamına gelmiyor” dedi.
10 Ekim Ankara Katliamı davasında 19 firari sanık yönünden yargılama yapılan dosyada, DAİŞ yöneticiliğinden 18 yıl hapis cezası alan Erman Ekici “insanlığa karşı suç”tan Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 13 Şubat 2020’ye erteledi.
Dosya avukatlarından avukat Mehtap Sakinci, dosyanın ilerleyişi ve içeriğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘19 firari sanığın mahkeme karşısında yargılanması gerekiyor’
Firari sanıkların yargılanmasının ilk defa aşama kaydettiğini belirten Mehtap, insanlığa karşı işlenen suçta yargılana tek sanığın Erman Ekici olduğunu anımsattı. Erman Ekici’nin esas dosyada yargılandığında aslında büyük etkisi olduğunu ve örgütün militanlarından biri olduğunu defalarca ifade etmeye çalıştıklarını kaydeden Mehtap, “Sadece Erman Ekici değil, olması gereken şey 19 sanığın tamamının getirilip mahkeme huzurunda, tekrar insanlığa karşı suçtan yargılanmalarına başlanması lazım. Bu teknik olarak zor bir durum değil, biz insanlığa karşı suçu tartışıyorsak, eşitlik gereğince diğer kapsamda yargılanan diğer sanıklarında bununda en azından insanlığa karşı suç yönünden fail olup olmadığı tartışılması yapılması gerekiyor” dedi.
‘Ağır Ceza topu İstinaf Mahkemesi’ne attı’
4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bunu tartışmaktan kaçındığına dikkat çeken Mehtap, şöyle konuştu: “Dosya İstinaf sürecinde olduğu için, biz İstinaf sürecinde ‘insanlığa karşı suç’ tartışması yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Mahkemenin yapmaması aslında topu İstinaf Mahkemesi’ne atması iki gün sonra o sanıkların insanlığa karşı suçtan yargılanmayacağı anlamına gelmiyor. Bu anlamıyla çok ciddi bir umut besliyoruz. Erman Ekici, boş sanık sandalyelerini doldurmuş, bir kişi bile olsa duruyor. Firari sanıkların yargılanmaları başladığı zaman bizler şunu söyledik; ‘bir kişiyi getirtin en azından bu yargılamanın gerçek adaleti sağladığını düşünelim’ dedik. Deyim yerindeyse, Sivas Katliamı gibi yıllarca boş sanık sandalyeleri ile yürüyecek, yıllarca sürecek ve zaman aşımına uğrayarak kapatılıp gidilecek gibi geliyordu. Böyle bir karamsarlığa düşmedik, tarihten biliyoruz, hukuki, teknik hatalara düşmemek için bunlardan ders çıkararak yürüdük.”
‘Görevini yapmayanlar ve katliama yol verenler ortaya çıkacak’
Görülen bir önceki celsede taleplerini dile getirdiklerini, önümüzdeki süreçte görülecek celsede tanıkların dinlenilmeye başlanacağını söyleyen Mehtap, katliamda parmağı olan DAİŞ’lilerin eşlerinin dinlenilmesi gerektiğini vurguladı. Mehtap, “IŞİD’in eşlerden bağımsız bir örgüt modeli olmadığını düşündüğümüzde kadın tanıklığının hele de bu katliamlarda ilk beş sıraya düşen bu isimlerden birinin eşlerinin dinlenilmesi, dosyanın aydınlatılması üzerine bizi heyecanlandırıyor. Tanıkların dinlenilmesi ve delillerin toplanması ile ilgili bir süreç var. Bugün Yakup Şahin’in amonyum nitrat almaya gittiğinde görüntülere yansıyan, vermemek için direten ve bununla ilgili bütün yasal şikâyetlerini yapan bir vatandaşın tüm çabalarına ve Nizip emniyetinin üstüne düşen bütün görevlerini yapması ve Antep emniyetinin üzerine düşeni yapmaması ile ilgili birçok detay var. Bu süreçte bu kayıplar dosyaya girecek. Görevini yapmayanlar ve katliama yol verenler açısından önümüzdeki günlerde kamusal sürecin işletildiği bir tablo ile karşı karşıya kalacağız” ifadelerinde bulundu.
‘Cübbe giyip IŞİD tavrı sergileyenlere tahammülümüz kalmadı’
DAİŞ’lileri savunan avukatların her duruşmada ailelere karşı tavırları ve 5 Haziran Diyarbakır duruşmasında DAİŞ sanığı avukatının ailelere hakaret etmesine tepki gösteren Mehtap konuşmasına şöyle devam etti: “Meslek ahlakına yakışmayan bir kimlik. Bu süreçte bağlı olduğu baroya şikâyette bulunduk. Bizler bu profili biliyoruz. IŞİD değer verdiği üyelerine bir avukat görevlendirerek ödüllendiriyor. Diğer dosyalara baktığımız zaman her IŞİD’liyi değil, değer verdiği IŞİD’lilerin belli isimler tarafından savunulduğunu görüyoruz. Hâl böyle olunca da örgütsel tavrın avukat versiyonu olduğunu düşünüyoruz. Daha önceki sanıkların olduğu duruşmalarda çok benzer şeyler yaşadık. Bugün cübbe giyip IŞİD tavrını sergileyeceklere tahammülümüz kalmadı. İnsanlığa karşı suçla yargılanan bir failin, bu kadar illegal savunulmasını hukuken bir yere koymuyoruz. Bağdadi’yi öven bir durumla karşılaştık.”
‘500 yaralı hala sancı çekiyor’
Firari sanıkların yargılanması ile ilgili düğümlerin artık çözüldüğünü, mahkeme heyetinin artık birkaç adım öteye gitmek zorunda kalacağını ifade eden Mehtap, “Mevcut yasalara göre mahkeme bunun aksine davranırsa bir hukuksuzluğa imza atar. Bu zamana kadar kaybedilen dosyalar vardı. O dosyaların yeniden ortaya çıkması aslında gerçeğin er ya da geç ortaya çıktığı anlamına gelir. Bu katliam önlenebilirdi, 103 insan yaşamından olmazdı, 500 yaralı sancılarını hala çekiyor. Katliamı önleyememek bir yana katliama destek olmak suçunun da yargılanmasını takip edeceğiz. Gerçek suçlular yargılanana kadar adalet mücadelemiz devam edecek” şeklinde konuştu.
‘Adalete her geçen gün yaklaşıyoruz’
Mehtap, katliamın 4’üncü yılını geride bıraktıklarını ve 5’inci yılına giderken, yargılama aşamasının iyiye gitmesinin kendilerini motive ettiğini kaydetti. “Çünkü ortada 103 insanın ahı var. Basite alacak bir süreç değildi. Devletin basite alan, unutturmaya çalışan sıradan bir eylemmiş gibi gösteren davranışlarından sonra kamuoyu bu sürecin yürümediğini düşünüyor” diyen Mehtap, adalete her geçen gün daha fazla yaklaştıklarını ve umutlarının arttığını ifade etti.
Mehtap, “Anıtlaşma süreci ile ilgili çok önemli gelişme var. Uluslararası bir fikir süreci yürüttük. Mart ayından itibaren bir jürinin fikriyle inşa sürecine gireceğiz. Zor yürüyen bir süreç oldu ama pes etmediğimiz ve adalete ulaşacağımızı hissettiğimiz bir yol oldu” dedi.