
Tecavüz sanığı Hasan Bilgili’nin tutuklanma talebi reddedildi, dava ertelendi
- 18:04 11 Aralık 2019
- Hukuk
ANKARA - Tecavüz sanığı Prof. Dr. Hasan Bilgili’nin yargılandığı davada tutuklanma talebi reddedilirken, dava ertelendi.
Ankara’da sahibi olduğu VCOM hayvan hastanesinde 3 Nisan 2018’de yanında çalışan veteriner hekim Ç.B.’ye cinsel saldırıda bulunan Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesinde öğretim görevlisi Prof. Dr. Hasan Bilgili 45 günlük tutukluluğunun ardından re’sen tahliye edilmişti.
Sanık hakkında hazırlanan iddianamede “nitelikli cinsel saldırı”, “cebir ve tehdit ile hürriyeti yoksun kılma”, “tehdit ve hakaret” suçlarından; delilleri yok etmede ona yardım eden veteriner hekim Serkan Durmaz hakkında “basit cinsel saldırı” ve “alıkoyma hakaret tehdit” suçlarından; sanığa yardım eden jinekolog Hüseyin Şenyurt hakkında ise “suç delillerini yok etme” suçundan açılan davanın ilk duruşması verilen aranın ardından Ankara 31’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Kızının telefonundan mesaj atıldı
İlk olarak Ç.’nin annesi Ülkü B. tanık olarak dinlendi. Ocak ayında kızının işine başladığını söyleyen Ülkü, “Çalıştıktan bir süre sonra iki güne çıkmıştı nöbeti. Nöbete gideceği gün sancısı vardı kızımın. ‘Kızım yoruluyorsan çık’ dedim. ‘Anne aylığımı alayım da sonra çıkayım’ dedi. Biz normalde kızımla her zaman haberleşiriz vardın mı, yemek yedin mi diye konuşuruz. O gün akşam da mesaj attım. Çay yapmıştım Whatsapp’tan çay resmini attım. Bana dönmeyince tekrardan beni ara dedim, aramadı. Merak ettim. Sonra kendi telefonunu aradım. Bir beş dakika daha bekledim sonra kliniği aradım. Hasan Bilgili çıktı. Bana ‘Şu an ameliyata girecek damar yolu açıyor’ dedi. İşi bitince beni arasın dedim. Whatsapp’tan tekrardan yazdım. Bu yazışmalar 12.30’a kadar sürdü. 12’ye yakın ‘Kritik bir ameliyattayız sen yat uyu’ diye bir mesaj geldi” dedi.
‘Adalet istiyorum başka bir şey istemiyorum’
Bir buçuk ikiye doğru kızının kendisini aradığını ve sesinin iyi gelmediğini vurgulayan Ülkü, şöyle devam etti: “Tedirgin bir sesi vardı. Daha sonra şüphelendim. Akşama doğru saat 6.30 civarı aradı tecavüze uğradığını söyledi. Anne ‘Beni tehdit etti, şikayete gitmeyelim’ dedi. Ben de olmaz adaletimizi arayacağız dedim. Karakola gittik çıkınca baygınlık derecesine geldi. Hasan Bilgili ‘Resimlerini yayarım, öldürürüm diye tehdit etti’ dedi. Avukat ve psikolog istiyorum dedi. Gözlerinde bulanıklık vardı göz doktoruna götürdük. Sonra sinir krizleri geçirdi, kendine gelemedi. Hep yanındayım. Bunu yaşatanları Allah’a havale ediyorum. Nisan’dan beri gece hiç uyumadık. Tutuksuz yargılandı bu şahıs. Ben adalet istiyorum başka bir şey istemiyorum. Başkalarının canı yanmasın. İlk işinde bunu yaptılar benim çocuğuma. Adalet istiyoruz dediğimiz için savcının odasında hakaretlere maruz kaldık, ağlayarak çıktık.”
’13 yıl sonra gelen adalet’
Ardından yıllar öncesinde Ankara Üniversitesi’nde Hasan Bilgili tarafından cinsel tacize maruz kalan S. isimli tanık ifade verdi. Olayı sosyal medyada gördüğünü söyleyen S. “2005 yılında yüksek lisansa başvurdum. Kendisi benim danışmanım oldu. Hep sözlü tacizleri, belden aşağı konuşmaları vardı fakat 2007’de fiili tacizde bulundu. O sırada tez aşamasaydım. Kendi odasında tacize maruz kaldım. İterek kurtuldum. Okulu bırakmaya karar verdim. Sağlık Bilimleri Enstitüsüne gittik orada bir dilekçe yazdım. ‘Fiili taciz nedeniyle danışman değişimi’ talep ettim. Suçu sabit bulunup kamu personelliğinden men edildi ancak olay YÖK’ten geri döndü. Sadece maaştan kesme cezası aldı. Ç.’nin olayı duyulunca herkes sosyal medyadan haberleri bana gönderdi. Ben de bunu anlatmaya çalıştım. Olayların üzerini kapattığımı zannediyordum. 13 yıl sonra gelen adalet demek istiyorum ben buna” diye konuştu.
’25 yıllık avukatım ilk kez re’sen tahliye gördüm’
“İnsanlar tecavüze uğrayan birinin müvekkilim sorgulamalarda ‘normal bir insan tepkisi’ bekliyor” diyen avukat Aslı Arıhan, şunları söyledi: “Travma sonrası neler yaşadığı ile ilgili Adli Tıp’tan bir rapor alınmasını istiyoruz. Ayrıntıların bile yıllar sonra açığa ortaya çıktığı tecavüz dosyaları var. Hasan Bilgili’nin taciz ile ilgili dosyaları var. Gizli olduğu için biz alamıyoruz. İfade verenlerin de çağrılmasını istiyoruz. Kime sorsak veteriner fakültesinde taciz olayı var diyor. İnsanlar da ‘Yapıyorlar yanlarına kâr kalıyor’ diye düşünüyor. Cezasızlık sonucunda zaten müvekkilim bu durumu yaşadı. Tutuksuz yargılandığı için insanlar şunu düşünüyor: Yine yaptı yine yanına kâr kaldı. Ben 25 yıllık avukatım ilk kez re’sen tahliye gördüm. Bu insanlar da ne oluyor; öğrenciler bir daha tacize maruz kaldığında kim söyleyebilecek. Ben tecavüze uğrasam ne zaman gideceğini bilmiyorum. Ben avukatım böyle bir şeye maruz kaldığımda ne yapıp yapmayacağımı bilmiyorum.”
Tutuklanma talebi
Hasan Bilgili’nin tacizi alışkanlık haline getirdiğini ve düzenli olarak yaptığını söyleyen Aslı, şöyle konuştu: “Müvekkilim sesini çıkarmasa Hasan Bilgili yeni mağdurlar yaratacaktı. Ne acı ki biz kamera kayıtlarını karşı taraftan öğrendik. Silahların eşitsizliği gün be gün ortaya çıktı. Görüntüleri kestiler mi ne yaptılar ne kadarını aldılar bilmiyoruz. Bu kadar delil ve tanık varken tutuklanmalarını talep ediyoruz. Mağduru sindirmeye küçük düşürmeye yönelik savunmalara itibar edilmemesini istiyoruz.”
Sanık Hasan Bilgili’nin avukatı Hatice Çağlar ise sosyal medyada haberlerin gerçek dışı olduğunu iddia ederken, müvekkilinin ağır bir baskıya maruz kaldığını öne sürdü. Ardından sanık hakkında verilen adli tedbir kararının kaldırılmasını istedi.
Savcılık dosyada delillerin toplandığı ve sanıkların savunmasının alınmış olması ayrıca tutukluluğun yalnızca bir tedbir öngörülmüş olması karşılığıyla tutukluk talebini reddederken, adli kontrolün devam etmesini istedi.
Dosyaya ibraz edilen ve yine hazırlık aşamasında alınan olay yeri kamera görüntülerine ilişkin CD’lerin uzman bilirkişiye çözümünü yapılmasına, ayrıca bu CD’lerde silinme aralarda atlama olup olmadığı, varsa tarih ve saat itibarıyla sorulmasının istenmesine, gerek sanık müdafiler tarafından gerekse katılan vekili tarafından tanıkların duruşmada dinlenmelerine, sanıklardan Hasan Bilgili’nin emanette bunan telefonları ile sanık Serkan Durmaz ve Hüseyin Şenyurt’un telefonu mahkemeye teslim etmesi halinde uzman bilirkişiye verilmesi, 5-4-2019 tarihleri arasında karşılıklı görüşme, video alıp gönderme olup olmadığı, varsa bunların içeriklerinin raporlandırılmasına, müşteki Ç.’nin rızası karşılığında telefonunun incelenmesine, Ankara Şehir Hastanesi’nce 5-4-2019 tarihinde müşteki Ç.B.’den alındığı bilindirilen vajen sürüntü örneği ve kan örneğinin mahkemeye gönderilmesi için yazı yazılmasına, gönderilmesinden sonra Ankara Adli Tıp Kurumu biyoloji ihtisas dairesine gönderilerek erkek menisi spermi ve DNA’sı bulunup bulunmadığı ve bunların sanık Hasan Bilgili’nin DNA’sına ait olup olmadığı hususunda rapor hazırlanması ve ayrıca müştekilerden alınan örnekler propofon ilacına ait etken maddelerinin tespitine, sanık Serkan Durmaz’dan uzman molekülel genetik inceleme için kan örneği alınmasına, tutuklanmanın bu aşamada yerinde görülmediğinden talebinin reddine ve adli kontrolün devam etmesine karar verildi.
Mahkemede avukat Hatice Çağlar sanık Serkan Durmaz’ın vekilliğinden çekildi. Mahkeme 26 Şubat’a ertelendi.
Mahkemenin, tutuklama talebini reddetmesi üzerine, duruşmayı takip edenler “Tecavüzcüler yine yargılanmadı yine sokakta gezecekseler” tepkileri yükseldi.