MARDİN - Yargılamaların devam ettiği Nusaybin Davası'nda mahkeme yine ceza yağdırıken, tutuklu yargılanan Hevidar Dolaşır'ın duruşması 13 Şubat'a ertelendi.

 

Mardin’in Nusaybin ilçesinde 2015-2016 yılları arasında sokağa çıkma yasaklarının ardından gözaltına alındıktan sonra tutuklanan 17’si çocuk 70 kişinin duruşmaları sürüyor. Şubat ayında tefrik edildikten sonra ayrı ayrı görülen ve tutsaklara ceza yağdırılan dosya kapsamında Mardin 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde Hevidar Dolaşır ve Fırat Çiftçi'nin duruşması görüldü.

 

Tutsaklardan duruşması görülecek olan Hevidar Dolaşır ve avukatı mahkeme salonunda hazır edildi. Alınan savunmaların ardından Hevidar hakkında mütalaa veren mahkeme heyeti avukatın savunma için süre talep etmesi üzerine duruşması 13 Şubat 2020 tarihine erteledi.

 

Daha sonra duruşması görülen Fırat Çiftçi ise tutuklu bulunduğu Balıkesir Bandırma Cezaevi’nden getirilerek mahkeme salonunda hazır edildi. Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada mahkeme heyeti ilk olarak Fırat’ın üzerine atılı suçlamaları okudu.

 

‘Demokratik özyönetimi suç sayan anlayış en büyük suçu işliyor’

 

Suçlamalardan sonra Fırat savunma yaptı. Yaptığı savunmada iki yıllık yargılama sürecinde ilk defa savunma yaptığına belirten Fırat, “Ben demokratik özyönetim talebinde bulunduğum için her insanın en doğal hakkı olan özgür yaşamı savunduğum için buradayım. Bugün burada olmaktan asla pişmanlık duymuyorum. Bana vereceğiniz cezanın herhangi bir değeri yoktur. Demokratik özyönetimi suç sayan anlayış en büyük suçu işlemiştir. Erdoğan bugünlerde hangi ülkeye giderse gitsin tek konusu Kürtler oluyor. Kürtlerden korktuğu için onları bu kadar gündemleştiriyor. Biz böylesi bir korku yaratmaya çalışmıyoruz. Kimseden korkmadığımız gibi kimsenin de bizden korkmasını istemiyoruz. Kendi kültür ve ahlakımızı özgürce yaşama peşindeyiz. İnkâr etmeye devam ediyor ve tanklarla bir sonuç almaya çalışıyorsunuz. Bunlarla PKK’yi bitirebildiniz mi? Mücadele şu an her yerde devam ediyor, edecek de. Kürt ve Türk kardeş diyorlar ama kardeşliğin de bir ahlakı ve ölçüsü vardır” dedi. 

 

‘Nusaybin’de kadınları kurşuna dizen ben değilim’

 

Fırat savunmasınımdam devamında şunları kaydett: “Saçma bir iddianame ve ifadeler ile bize cezalar veriyorsunuz. Nusaybin’de çocukları olan 70 yaşındaki kadını kurşuna dizen ben miydim? Silopi’de Taybet Ana’nın cenazesini günlerce sokakta bekleten ben miydim? Hayır, hepsini siz yaptınız. Bunun nesi suç? Siz de bunun suç olmadığını çok iyi biliyorsunuz. Vereceğiniz cezaların ahlaki, kültürel değerler ve toplumsal vicdanla bir bağlantısı yoktur.” 

 

Fırat’ın savunmasının ardından savunma yapan avukat Dilan Koç, müvekkilinin somut olarak çatışmada yer aldığına dair tek bir delil bulunmadığını belirterek, bu nedenle müvekkilinin tahliyesi ile beraatını talep etti.

 

Savunmaların ardından 5 dakikalık ara veren mahkeme daha sonra karar verdi. Mahkeme Fırat’a “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçlamasıyla bir kere ağırlaştırılmış müebbet, “kasten öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla 19 yıl, “tehlikeli madde bulundurmak” suçlamasıyla 6 yıl 18 ay, “kamu malına zarar vermek” suçlamasıyla 3 yıl hapis cezası verdi. Verilen kararın ardından salondan çıkarılan Fırat, “Bijî Serok Apo” sloganı attı.