HDP Van il eşbaşkanlığına Öznur Bartın ve Ökkeş Kawa seçildi
- 16:38 25 Ekim 2019
- Güncel
VAN - HDP Van İl Örgütü 2’nci olağanüstü kongresini gerçekleştirdi.HDP Van il eşbaşkanlığına Öznur Bartın ve Ökkeş Kawa seçildi.
Halkaların Demokratik Partisi (HDP) Van il örgütü ‘Onurlu bir yaşam örgütlüyoruz’ şiarıyla 2’nci olağanüstü kongresini, Merkez İpekyolu İlçesinde bulunan Royal Düğün salonunda gerçekleştirdi. ‘Örgütlenelim özgürleşelim’, ‘Rexıstın nebe azadi nabe’, ‘Kadınlar özgürlüğü için faşizme karşı örgütleniyor’ Pankartının asıldığı kongreye HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, HDP Miiletvekilleri,il ve ilçe yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi, HDP Gençlik meclisi, İnsan Hakları Derneği (İHD) yöneticileri, Tevgera Jinên Azad (TJA), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) ve bağlı kurumlar, Van Barosu avukatları, Üniversite Gençliği (BASK-DER),Tutuklu Aileleri ile Dayanışma Derneği (TUAYDER),yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Bedia Özgökçe Ertan ve ilçe belediye eşbaşkanlarının katıltıldığı kongreye yüzlerce yurttaş katıldı. HDP Gençlik Meclisi üyeleri salona “Biji Berxwedana Rojava” sloganıyla giriş yaparken yurttaşlar alkışla karşıladı.
Saygı duruşu ile başlanan kongre, slayt gösterisi ile devam etti.
‘Mücadele içinde çalışmak onur verici’
Kongrede ilk olarak Konuşma yapan Ümit Dede, “Onurlu bir mücadelenin bir neferi olmaktan gurur duyuyorum böylesi cesaretli arkadaşların arasında bulunmaktan onur ve gurur duyuyorum. 2 yıl önce bize bu görev verilmişti. Böyle bir çalışma ve mücadele içinde çalışmak onur vericiydi. Bize öncü olan tüm kurumlara teşekkür ederim bu kentte ne yaptıysak kendimiz için yaptık görev yaptığımız sürece bizlere sahip çıktığınız için teşekkür ederim” dedi.
‘Abdullah Öcalan’ın fikirleri ele alınmalı’
Ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Önceki dönem tutuklu HDP İl Eşbaşkanı Yadişen Karabulak ve diğer tüm tutsakların özgürlüklerine ulaşacaklarını kaydetti. Sezai, “ Türkiye bir tehdit kâbusundadır. Ne hukuk kaldı ne hukuk devleti, her yerde zorbalık her yerde barbarlık. Bu zorbalığı dayatan Türkler hiçbir çözüm üretemediler. Topla tüfekle, ayrımcılıkla çözüm üretilmeye çalışılıyor. Çözümün üretilmesi için Sayın Abdullah Öcalan’la görüşülmeli ve fikirleri esas alınmalıdır” dedi.
‘Faşist iktidarı yıkıp Türkiye’yi demokratikleştireceğiz’
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına karşı Türkiye’nin savaş politikalarıyla ayakta kalmaya çalıştığını belirten Sezai, her yerde demokrasi siyaseti ve militarist siyaset istediklerini kaydetti. Sezai,İktidarın demokratik çözüme sırtını dönerek her yeri gasp ettiğini söyleyerek, Rojava’da barışın ve birlikteliğin olduğunu söyledi. Sezai konuşmasına şöyle devam etti: “ Rojava’da bir arada yaşama iradesi vardır. Bu vahayı kurutmayın bu demokrasi vahasından öğrenecekleriniz var bu siyasi çözümün yolunu açar. Kimse bu savaşı istemiyor, herkes demokratik çözüm istiyor bu yüzden savaşa karşı mücadelemizi her yerde yükseltmeliyiz. Bir çözüm olacaksa Kürt halkıyla olacaktır. Bunu tüm ülkeler biliyor. Türkiye’nin çıkış yolu Kürtlerle beraber siyaset yapmaktır. Bunun için birlikte mücadele ve müzakere edeceğiz. Buna dur diyeceğiz faşist iktidarı yıkıp Türkiye’yi demokratikleştireceğiz.”
‘Ranttan beslenenleri belediyeye atadılar’
Sezai 3 Büyükşehir ve ilçelere atanan kayyımları hatırlatarak, Kayyım atamasının sebebinin Kürtleri yok saymak, asimile etmek ve haklarını elinden almak olduğunu söyledi. Sezai, “Kayyım atamak bir yönetemememe halidir. İktidar, İşçiye saldırıyor ve bütün hakları yutmaya çalışıyor. Çünkü doymuyor her şeyi tüketmek istiyor. Kayyımlara karşı çıkmak önemlidir, kayyımlara karşı çıkmazsanız siyasi iradeniz yok demektir. Bugün vazgeçenler haklarından vazgeçmiştir demektir. Kayyım ataması demek İktidarın yönetememekten korkması demektir. İnsanların düşüncelerinden ve açıklamalarından korkuyor. Çünkü bizler toplumcu belediyecilik anlayışıyla halk için halkla beraber yöneteceğimizi söyledik onlar ise ranttan beslenenleri belediyelere atadılar” diye belirtti.
Yadişen Karabulak’ın mektubu okundu
Sezai’nin konuşmasının ardından Yadişen Karabulak’ın cezaevinde kongre için yazdığı mektubu okundu. Yadişen mektubunda, “En güzel insanın kendi kendini elleriyle çizmesidir. En güzel yaşam, kendi ellerimizle bizzat yoğurabileceğimiz yaşamdır. Bir kadının kendi elleriyle yaşamı örgütlemesi kadar güzel bir şey olamaz. Her türlü iradenin esiri olmaktansa kendi iradesiyle yaşamı şekillendirmek her şeyden daha değerlidir. Buda güçlü bir direnişle mümkündür. Yeni dönemde kadın öncülüğünde yeni yaşamı hem fiziken hem de ruhen beraber öreceğimize olan inancımızla hepinize sevgi ve selamlarımızı iletiyoruz Jin Jiyan Azadi.”
Kongre, faaliyet raporu okunduktan sonra son buldu.