
Gülistan Kılıç Koçyiğit: Bu şehir asla diz çökmedi
- 14:36 23 Ekim 2019
- Güncel
DİYARBAKIR - Kayyım atamaları ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara karşı yapılan yürüyüş ve oturma eyleminde konuşan HDK Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bu şehir en zor zamanlarda mücadelesini vermiştir, asla diz çökmemiştir. Çok yaygın bir söz vardır: Kürdistan'a sefer olur ama zafer olmaz demişler. Amed’e de sefer olur ama zafer olmaz” diye konuştu.
Diyarbakır’ın merkez Yenişehir ilçesinde bulunan AZC Plaza önünde Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Gülistan Koçyiğit ile HDP milletvekillerinin katılımıyla kayyım atamalarına ve Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılara ilişkin basın açıklaması ve oturma eylemi gerçekleştirildi. Yüzlerce kişinin katıldığı eyleme sivil toplum kuruluşları, Kürdistani partiler, Türkiye İşçi Partisi (TİP), belediye eşbaşkanları, HDP ve DBP il ve ilçe örgütü de destek verdi. Kitle ilk olarak Ofis’te bulunan Sanat Sokağı’nda oturma eylemi gerçekleştirerek “Bijî berxwedana Rojava”, “Rojava’da direnen yoldaşlara bin selam”, “Amed uyuma iradene sahip çık” sloganları attı. Sonrasında ise AZC Plaza önüne kadar yürüyüş gerçekleştirildi.
‘Bu abluka korkunun resmidir’
AZC Plaza önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında 12 belediye eşbaşkanlarının tutuklandığını söyleyen Sezai Temelli, 2016 yılında yapılanların tekrarlandığına dikkat çekti. Dün Selçuk Mızraklı’nın şahsında bütün zulmün teşhir edildiğini belirten Sezai, “Bu abluka korkunun resmidir. Dün kayyım başlamadı, Şark Islahat’la başladı. Bu halkın dilini, kimliğini inkar eden bir tarih, adeta tarihten ders almayarak aynı hataya devam ediyor. 31 Mart’ta nasıl bu güzel kent kayyımı süpürdü ise yine süpürüp atacak. Tüm Türkiye halklarına sesleniyorum. Bu onurlu mücadeleyi hep birlikte büyütelim. Bu iktidar sadece Kürt düşmanlığı ile ayakta duruyor. Dünya farkına vardı ama Türkiye hala sessiz. Ancak ve ancak Türkiye emekçileri ve kadınlar buna son verebilir. Bugün Suriye'de var etmiş oldukları işgal Kürt düşmanlığından başka bir şey değildir. Bir ucu Amed’de kayyımdır diğer ucu Rojava'da katliamdır göçtür” sözlerine yer verdi.
‘Meselenin muhatabı Sayın Öcalan’dır’
Kürt meselesinin küresel bir mesele olduğunu kaydeden Sezai, “O yüzden çözümün muhatapları ile konuşulması lazımdır. Meselenin Türkiye’deki muhatabı şüphesiz ki Sayın Öcalan’dır. Buradan bir kez daha Meclise çağrı yapıyorum: Kayyıma karşı gelecek hafta Mecliste önergemiz olacak. Orada nasıl rol alınacağı ortaya çıkacaktır. Önce tüm seçilmişlere ve Türkiye halklarına sesleniyoruz, buradayız faşizme karşı omuz ver. İnanıyorum ki onurlu basın emekçileri sayesinde işte bu hakikatin sesi tüm ablukaya rağmen Türkiye ve dünyada mutlaka duyulacaktır” dedi.
Barış dediği an çökeceğini biliyor’
Ardından konuşan Gülistan Kılıç Koçyiğit, haksız, hukuksuz kayyıma karşı mücadelelerinin devam edeceğini söyledi. Gülistan, “AKP rejiminin saltanatını yaşatmak için Rojava'ya savaş ilan etmesi, Kürdistan’daki belediyelere kayyım ataması, belediye meclis üyelerini derdest etmesi bu hükümetin zulümden nemalandığını gösteriyor. Bu hükümetin barış diye bir düşüncesi yok. Barış dediği an çökeceğini biliyor. Onun için içerde ve dışarda Kürde vur siyaseti yürütülüyor. Ama bilsinler ki Kürtler yüzyıl önceki Kürtler değil” ifadelerini kullandı.
‘Bölgenin mazlum halkı katlediliyor’
“Dış güçler kah Kürtleri, kah Arapları kah Türkleri, Türkmenleri, Süryanileri birbirine çatıştırıyor” diyen Gülistan, tek amacın enerji geçiş hatlarını kontrol etmek olduğunu kaydetti. Gülistan, “Bölgenin mazlum halkı katlediliyor, göç ettiriliyor, kendi topraklarından ediliyor. Bugün yaşananlar ‘Şark Islahat Planı’nın güncellenmiş halidir. AKP bu planını ÖSO dediğimiz IŞİD artığı, El Kaide artığı çeteler eli ile yürütüyor. Görüntülerde sivil masum insanları katlediyorlar talan ediyorlar. Bir elde rabia bir elde kurt işareti yapılıyor” sözlerine yer verdi.
‘Nasıl sessiz kalacağız’
Gülistan, ÖSO çetelerinin yaptıklarına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Kafa kesicilere utanmadan sıkılmadan üniformalarınızı giydiriyorsunuz ve o eskortlar eşliğinde sınırlara taşıyorsunuz. O namluların ucunda bizim analarımız, kardeşlerimiz, yakınlarımız var ama ses etmeyin diyorsunuz. Bu ülkenin 20 milyona yaklaşık Kürt nüfusunun olduğu yerde kendi kardeşlerini katledenlere nasıl sessiz kalacak. Nasıl da ‘Kürtlerle değil teröristlerle savaşılıyor’ argümanı altında meşrulaştırıyorsunuz. Siz Kürtlerin demokratik mücadelesini engellemeye çalışıyorsunuz. Sizin Kürdistan'ı sömürge olarak görmenize, yurttaş görmeyişinize karşı dün, bugün de yarın da direneceğiz. Hiç kimse unutmasın bu şehir en zor zamanlarda mücadelesini vermiştir bu şehir asla diz çökmemiştir. Çok yaygın bir söz vardır; Kürdistan'a sefer olur ama zafer olmaz demişler. Amed’e de sefer olur ama zafer olmaz. Yanınıza kalır sanmayın gün gelecek KCK operasyonlarında nasıl ki plastik kelepçe takıp tutukladınız. Sizler de aynı duruma düşeceksiniz. Nasılki FETÖ’cüler şu an yargılanıyor kelepçeleniyor bedelini ödüyor sizlerde aynı şekilde ödüyorsunuz. Sizden korkmuyoruz ne olursa olsun demokratik direnişi yürüteceğiz.”
Yapılan konuşmaların ardından vekiller ve beraberindekiler oturma eylemine geçti.
Oturma eyleminin ardından kitle ofiste ara sokaklara dağılarak Bijî Berxwedana Amedê” sloganları ile yürüyor.