Soçi görüşmesi sona erdi

  • 20:27 22 Ekim 2019
  • Güncel
ANKARA - Soçi’deki görüşme sonrası konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye hükümeti ile bölgedeki Kürtler arasında diyalog başlaması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise, operasyona ilişkin varılan anlaşmanın 150 saat daha uzatıldığını duyurdu.
 
Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik başlatılan askeri operasyon gündemiyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Soçi kentinde gerçekleştirdiği görüşme sona erdi. Saat 13.30’da başlayan görüşme ardından Vladimir Putin ve Tayyip Erdoğan ortak basın toplantısı düzenledi.
 
İlk olarak söz alan Vladimir Putin, şunları söyledi: “Kısa bir süre önce bir telefon görüşmesi yaptık, davetimi orada dile getirdim ve bugün kalabalık bir heyetle Soçi'ye geldi. Ülkeye kuzeydoğusunda durumu ele almak için burada. Sayın Erdoğan Türkiye'nin askeri harekatının amaçları ve hedefleriyle ilgili detaylı açıklamalar yaptı. Biz defalarca Türkiye'nin adımlar atma niyetini anlayışla karşılıyor. Türkiye'nin endişelerini paylaşıyoruz.
 
Bize göre bu bölücü tutumlar son zamanlarda suni bir şekilde körükleniyordu. Önemli olan terör örgütlerinin Türkiye'nin gerçekleştirdiği harekattan faydalanmaması. Örgütlerin arasında DEAŞ var, militanları kaçmaya çalışıyor. Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygı duymak ilkesel tutumumuzdur. Bu doğrultuda görüşmeler yapıyoruz. Bölgedeki barışı ve istikrarı Türkiye ve Suriye beraber sağlayacak, aralarında karşılıklı saygı olmazsa bu olmayacak.
 
Suriye hükümeti ve bölgedeki Kürtler arasında diyalog başlaması gerekiyor. Çok uluslu Suriye halkının parçası olan Kürtlerin hakları ancak böyle savunulabilir.
 
Sayın cumhurbaşkanı ile Suriye'de siyasi sürecin ilerlemesi için atacağımız adımları konuştuk. Astana garantör ülkeleri anayasa komitesinin kurulması için uzun süre çalıştılar, sahadaki durumun komitenin kurulmasının engellememesi takdirindeyiz. Suriyeli göçmenlerin olabildiğince hızlı bir şekilde ülkelerine dönmeleri gerekiyor. Suriyelileri kabul eden ülkelerin taşıdıkları yük böylece bir hayli hafifleyecektir. Herhangi bir ayrımcılık ve siyasallaştırma ileriye sürmeden diğer ülkeler destek sağlamalı.
 
İkili işbirliğimizi de ele almış bulunuyoruz. Ticaret hacmimizin arttığını gözlemliyoruz. Ulusal paralarla ödemeleri öngören bir anlaşma imzalandı ekimin başında. Sadece Rus Rublesi ve Türk Lirası'nın ticarette kullanılması değil Rus Mil Kartı'nın da Türkiye'yle ticarette kullanılması sağlanacak. Turistik ve çeşitli sektörlerde iş birliğimizden de bahsettik. Askeri teknik alanda işbirliği de gelişiyor. Şu konuda memnuniyetimi dile getirmek istiyorum, uzun bir çalışmadan sonra belli bir karar alındı, dışişleri bakanlarımız bu kararları anlatacaklar. Bu karar bir dönüm niteliğine sahip."
 
‘Harekata verilen süre 150 saat uzatıldı’
 
Ardından söz alan Tayyip Erdoğan ise şunları söyledi:
 
"Rusya'da bulunmaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Sözlerimin başında Cumartesi günü bir trafik kazasında hayatını kaybeden Akkuyu Nükleer Santrali inşaatında çalışan 2 Rus vatandaşına taziyelerimi sunuyorum. Özellikle bugünkü görüşmelerimizde ana gündemimiz Suriye'deki gelişmelerdi. İkili ilişkilerimizi de ele alma fırsatımız oldu.
 
Ekonomi alanında milli paralarla ticaretin arttırılmasına buna yönelik anlaşmayı da kısa süre önce imzalamıştık. Bu anlaşmanın 100 milyar dolarlık ikili ticaret anlaşmamızda önemli bir adım olacağını düşünüyoruz. S-400'lerle ilgili takvim çerçevesinde teslimatlar yapılıyor. Burada bu konuyu dile getirmişken savunma sanayii alanında çok ciddi adımlar atıyoruz. Sayın Putin'le Suriye'de barış, huzur ve istikrarın tesisi için gerek ikili düzeyde gerekse Astana formatında çok ciddi çaba harcadık. Soçi muhtırası dahil pek çok önemli karara imza attık. 16 Eylül'de Anayasa Komitesi'nin kuruluşunu ilan ettik. Beklentimiz komitenin Suriyelilerin meşru ve haklı beklentileri çerçevesinde gerçek bir siyasi dönüşümün önünü açmasıdır. İdlib de görüşmelerin gündemiydi.
 
İdlib'de nispi bir sükunetin tesis edildiğini görmek memnuniyet vericidir. Türkiye olarak gerek Rus dostlarımızın endişelerinin giderilmesi gerekse sahada sükunetin muhafazası için çalışmayı sürdüreceğiz. Bugün ağırlıklı olarak Barış Pınarı Harekatı'mızla ilgili son gelişmeleri ele aldık. Harekatın ana gayesi bölgeden PKK/YPG terör örgütünü çıkarıp Suriyeli sığınmacıların dönüşünü sağlamaktır. Bizim hiçbir zaman ülkenin toprağında, egemenliğinde gözümüz yoktur. Şimdiye kadar sahada attığımız tüm adımları hassasiyetle attık.
 
4 bin kilometrekarelik alanı terörden temizledik. Bir dönem terör ve çatışma ile anılan Suriye toprakları Türkiye'nin çabalarıyla yeniden huzur ve istikrara kavuştu. Bu modeli Suriye'nin kuzeyindeki diğer bölgelere de uygulamak istiyoruz.
 
Artık bu kardeşlerimizin vatan hasretini dindirecek adımları atmamız gerekiyor. Barış Pınarı Harekatı'nın bir diğer önemi bunu temin etmektir. Öncelikle 1 milyon ardından bir bu kadar daha Suriyelinin yerleşeceğine inanıyoruz. Uluslararası toplumun katkılarıyla bu planı hayata geçireceğiz. Gönüllü geri dönüşleri hızlandıracak projelerı hızlandıracağız.
 
Bugün tarihi bir mutabakata imza attı. Türkiye ve Rusya ayrılıkçı kimseye izin vermeyecek. 150 saat içinde YPG 30 kilometre dışına çıkarılacak. 150 saatin sonunda Barış Pınarı'nın batısı ve doğusunda 10 kilometrede Türk ve Rus devriyeleri başlayacaktır.”