
TEV-DEM Eşbaşkanı Zelal Ceger: Devrimsel kazanımlarımızı koruyacağız
- 09:20 16 Ekim 2019
- Güncel
Nûdem Têkoşer
QAMIŞLO - Suriye rejimi ile masaya oturan QSD’nin yaptığı anlaşmayı değerlendiren TEV-DEM Eşbaşkanı Zelal Ceger, Suriye’nin bütünlüğü ve devrimin kazanımlarını korumak için böylesi askeri bir anlaşma yapıldığının altını çizerek, dünya kadınlarına Türkiye’ye bağlı çeteler tarafından katledilen siyasetçi Hevrîn Xelef’in kadın mücadelesi etrafında kenetlenme çağrısında bulundu.
Türkiye’nin, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları 8’inci gününe girdi. Kuzey ve Doğu Suriye halkı ve savaşçıları günlerdir saldırılara karşı direnişini sürdürüyor. TEV-DEM Eşbaşkanı Zelal Ceger, Suriye’nin bütünlüğü ve Kuzey ve Doğu Suriye devriminin kazanımlarını korumak için Suriye rejimi ile masaya oturan Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD) yaptığı anlaşmayı Jin News’e değerlendirdi. Eşbaşkan Zelal, yapılan anlaşmanın askeri bir anlaşma olduğunun, Kuzey ve Doğu Suriye devriminin kazanımlarını korumak için daha fazla mücadele edeceklerinin mesajını verdi. Zelal,2012 yılında Kuzey ve Doğu Suriye devrimi gerçekleştiğinde de rejimle Suriye’nin ortak geleceği için görüşmeler yaptıklarını belirtti. Suriye’nin bütünlüğü ve saldırılardan korunmak için rejimi uyardıklarını söyleyen Zelal, Suriye rejiminin ise bu çağrılarına olumlu hiçbir yanıt vermediğine dikkat çekti.
‘Suriye çözümü içerde aramalı’
“Yıllardır Suriye’de bir savaş yaşanıyor. Çözüm dışarıda değil Suriye’de yaşayan halklarla diyalog kurarak ve haklarını onlara teslim etmesiyle mümkün. Astana, Soçi ve Cenevre’ye gideceğinize Suriye’nin kendi içinde sorunu çözün” diyen Zelal, başta Rusya olmak üzere birçok devletin Suriye’yi savaşa ve istikrarsızlığa sürüklediğini ifade etti.
‘Türkiye’nin işgali Rojavayla sınırlı değil’
Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’nin tamamına saldırmak istediğini belirten Zelal, “Türk devleti Azaz, Cerablus, İdlib, Afrin’i işgal etti. Bunlarla yetinmeyin Humus’a kadar uzanmak istiyor. Türk devletinin amacı Kürdistan ve Kürtler değil, bütün Kuzey Suriye’dir. Ama Suriye rejimi bu tehlikeyi gördüğü halde Kürtlere karşı hiçbir olumlu adım atmadı” dedi.
‘Anlaşma askeridir, siyasi değil’
Kürtler, Süryaniler ve Araplar’ın Kuzey ve Doğu Suriye devrimi ile büyük kazanımlar elde ettiğini bu kazanımların saldırılar ile birlikte büyük bir tehlikeye girdiğine dikkat çeken Zelal, rejimle yapılan görüşmeye ilişkin şunu dedi: “QSD yönetimi adına rejimle yapılan görüşmede bu kazanımların koruması tartışıldı. Yapılan anlaşmada sadece sınır hattını savunmaya ilişkindir. Bu askeri bir anlaşmadır. Siyasi bir anlaşma değil. Dêrik’ten, Dirbesîyê’ye, Til Temir, Kobanê ve Minbiç sınır hattında Suriye rejimi askerlerini QSD güçlerinin yanında konumlandıracak. Bir devlet başka bir devletin topraklarını işgal edemez. Türkiye’nin gerekçesi bizim burada siyasi bir statüye sahip olmayışımızdı. Yapılan anlaşmayla Türkiye’nin işgal gerekçesini ortadan kaldırmış olacağız” dedi.
‘Rusya ikiyüzlü siyaset yürütüyor’
Rusya gözetiminde Suriye rejimi ile yapılan anlaşmada Serêkaniyê ve Gire Spî hattının yer almadığına dikkat çeken Zelal, “Rusya bir kez daha ikiyüzlü bir siyaset yürütüyor. Savaşın ağır yaşandığı yerlere girmeyi kabul etmediler. 30 kilometre dueli yoluna kadardır. Yani Hevrîn’in şehit düştüğü yola kadar. Belli ki daha önce ABD, Rusya ve Türkiye arasında bir ittifak yapılmış. O nedenle geri adım atılmıyor. Serêkaniyê ve Grê Spî’de sert bir savaş var. Savaşçılarımız kahramanca direniyorlar” İfadelerini kullandı.
‘5 milyon sivil nereye gidecek?’
Suriye sınırında bulunan YPJ, YPG ve QSD güçlerinin bugüne kadar Türkiye’ye hiçbir saldırıda bulunmadığını aktaran Zelal, “Türkiye, QSD’nin sınırdaki varlığından rahatsızlık duyup işgal planı konusunda hegemon devletleri ikna etti. Erdoğan Avrupa ülkelerine karşı üç buçuk milyon mülteciyi şantaj olarak kullanıyor. Peki, Türk devleti Kuzey ve Doğu Suriye’ye girse burada yaşayan beş milyon sivil nereye gidecek?” diye sordu.
‘Türkiye’nin işgali vahşicedir’
Türkiye kendisi Kuzey ve Doğu Suriye’ye giremediği için DAİŞ’in uyuyan hücrelerini devreye koyduğunu belirten Zelal, “Erdoğan’ın çeteleri bir siyasi partinin başkanı olduğunu onlara söylediği halde Hevrîn’i katletti. Serêkaniyê’ye gitmek isteyen canlı kalkan kafilesini barbarca katlettiler. 12 sivil şehit düştü. Onlarcası ağır yaralandı. Türkiye’nin işgalciliği çok vahşicedir. Türkiye’nin hedefi sadece burası değil Dêra Zor’a oradan da Halep’e kadar gitmektir” dedi.
‘Direnişimiz zafere ulaşmalı’
Kuzey ve Doğu Suriye halklarının 9 yıldır benzeri olmayan bir şekilde direndiğine dikkat çeken Zelal, “Sêrêkaniyê’de daha önce de El Nusra çetelerine karşı savaşıldı. Kobanê’de DAİŞ’e karşı savaşıldı. Rojava’nın her karışında ve Şengal’e kadar büyük savaş verildi. Bugün de ‘Onur Direnişi’ var. Kuzey ve Doğu Suriye halkı olarak Onur Direnişinde zafere ulaşırsak tüm işgalcileri bu topraklardan çıkaracağız. Afrîn ve Cerablus’u da işgalcilerden kurtaracığız. Biz sadece Kuzey ve Doğu Suriye için kurduğumuz sistemin tüm Suriye için geçerli olmasını istiyoruz. QSD bütün Suriye halkı için savaşıyor. Sonuç olarak bizde Suriye topraklarının bütünlüğünden yanayız” diye belirtti.
‘Halk sistemine sahip çıkmalı’
Kuzey ve Doğu Suriye halkının her zamankinden daha çok çalışarak sistemine sahip çıkması çağrısında bulunan Zelal, “Hiç kimse muğlaklık yaşamasın. Öncelikli görevimiz Türkiye’nin işgalci saldırılarını püskürtmemiz. Suriye rejimi ne olursa olsun bizimle çözüm masasında oturmak zorunda. Kuzey ve Doğu Suriye halkı eski halk değil. Burada inşa ettiğimiz sistemimizi koruyacağız. Suriye, artık Demokratik Cumhuriyete dönüşmeli. Süryani, Keldani, Ermeni, Kürt halkının statüsünü tanımalı. Şuan halkımızın üzerine düşen görev aktif bir şekilde Onur Direnişine katılmaktır. Onur Direnişine halkımız bulunduğu her yerden seferber olmalı” çağrısında bulunda.
‘Kürt ulusal birliği işgali boşa çıkarır’
Kürtlere ulusal birlik çağrısında da bulunan Zelal, “Rojava’da bulunan bütün Kürt partileri birleşmeli. Rojava direnişi bir kez daha dünya halklarına emsal olacak bir direniş sergilemeli. Buradaki başarımız Kürdistan’ın diğer parçalarını da etkileyecek. Amacımız dört parça Kürdistan’da ulusal birlik inşa etmek. Türk devletinin Rojava’dan sonra Güney Kürdistan’ı işgal planının olduğu unutulmamalı. Kürt ulusal birliği kurulduğu taktirde işgaller boşa çıkarılır” dedi.
‘Kadınlar Hevrîn’in direnişi etrafında kenetlenmeli’
Katledilen siyasetçi Hevrîn şahsında kadın mücadelesinin hedef alındığını dile getiren Zelal, son olarak kadınlara şu çağrıyı yaptı: “Rojava Devrimini, ‘Kadın Devrimi’ olarak adlandırdık. Hevrîn, Arin ve Barin gibi kadınlar devrime öncülük yaptı. Hevrîn, Kuzey ve Doğu Suriye’de öncü bir kadındı. Suriye’nin bütünlüğünü savunuyordu. Hevrin şahsında özgürlük mücadelesi veren tüm kadınlar hedef alındı. Hevrîn şahsında direniş bayrağını yükseltmemiz gerekiyor. Hevrin sadece Kürt kadınlarının değil dünya kadınlarının direniş sembolüdür. En çok dünya kadınlarının Hevrînlerin Onur Direnişine sahip çıkması gerekiyor. Demokratik bir ülke, demokratik bir sistem Hevrînlerin mücadelesini sahiplenmekle mümkün. Dünya kadınları Hevrînlerin Onurlu direniş ve mücadelesinin etrafında kenetlenmeli.”