MARDİN - Nusaybin kent merkezinin yanı sıra kırsal mahallelerinde de çatışma ve silah sesleri ilk günlere oranla azaldı. İlçeye bağlı iki mahalle boşaltılırken, karakoldan atılan yoğun havan mermileri soran mahalle sakinlerine, "Biz o havanları deneme amaçlı atıyoruz” denildiği öğrenildi.

 

Türkiye'nin Kuzey ve Doğru Suriye’ye karşı 9 Ekim günü başlattığı askeri operasyonun ardından çatışmaların merkezi haline gelen sınır kenti Mardin'in Nusaybin ilçesinde, ilk günlere oranla çatışmalar ve silah sesleri azalmış durumda. Kente bağlı olan ve çatışmaların yaşandığı sınır hattındaki kırsal mahallelerde de benzer bir durum söz konusu.

 

İki mahallede boşaltıldı

 

Çatışmaların başlamasıyla birlikte kırsal mahallelerden Sınırtepe (Eznewur) ve Tepealtı'ın (Tilyaqup) askerler tarafından boşaltıldığı öğrenildi. Sessizliğin hakim olduğu mahallelerden çıkartılan yurttaşlar ise yakın noktalardaki akrabalarının yanlarını yerleşti. Sınırda kalan diğer mahallelerde ise, yurttaşların tedirginliği devam ediyor. Bu mahallelerden biri de, havan atışlarının yapıldığı Yolbilen (Erbete) mahallesi. İlçe merkezine 15 dakikalık mesafede bulunan sınır hattındaki mahallede yurttaşlar bombardıman altında yaşamlarını sürdürüyor.

 

Karakol: Deneme yapıyoruz!

 

Kameralara karşı konuşmaktan çekinen mahalle sakinleri, havan mermilerinden kaynaklı en çok çocuklarının etkilendiğini ve bu savaşın bir an önce sonlandırılmasını istedi. 3 gün önce yoğun atışlardan kaynaklı evlerinin bodrumlarına geçtiklerini aktaran yurttaşlar, akşam saatlerinde dışarıya çıkmanın imkansız olduğunu kaydetti. Yurttaşlardan biri, atılan havanlardan kaynaklı Duruca (Kertwên) Mahallesi'nin karşı tarafında bulunan karakolu arayarak, “Neden bu kadar havan topu atılıyor" diye sorduklarını ve "Onları biz deneme olsun diye atıyoruz. Yoksa güvenliğinize tehdit değil” cevabı aldıklarını aktardı.

 

'Operasyon dursun'

 

Mahallenin bir başka sakini ise, “Biz barış istiyoruz sadece. Çok fazla şey istemiyoruz. Yeter artık. Üç yıl önce Nusaybin’de bir savaş oldu. Halk yeniden evlerini terk etmek zorunda kaldı. Şimdi yeniden göç yoluna sürülüyorlar. İnsanlara bunu yapmaya ne hakkınız var? Kimsenin kanının akmasını istemiyoruz. Buna bir son verin. Bu topraklar kana doydu artık” tepkisinde bulundu.