MERSİN - Mersin'de Fatma Tufanoğlu'nun, kardeşleri olan Saim S. ve Mustafa S. tarafından şiddete maruz bırakılmasına ilişkin açıklama yapan Kadın Savunma Ağı, “Bizler ölmek değil yaşamak istiyoruz! Ancak güçsüz, çaresiz ve savunmasız değiliz. Çünkü kadın kadını savunur, kadın kadınla dayanışır. Fatma’nın yanındayız ve sürecin takipçisiyiz” dedi.

 

Kadın Savunma Ağı, Mersin’in Gülnar ilçesinde 30 Eylül'de kardeşleri olan Saim S. ve Mustafa S. isimli erkekler tarafından şiddete maruz bırakılan Fatma Tufanoğlu ile dayanışma göstermek için basın açıklaması düzenlendi. Merkez Akdeniz ilçesindeki Özgür Çocuk Parkı’nda gerçekleşen basın açıklamasına Fatma ve Kadın Savunma Ağı’ndan çok sayıda kadın katıldı. Kadınlar sık sık, “Ölmek değil yaşamak istiyoruz", "Yaşasın kadın dayanışması" ve “Bağır herkes duysun erkek şiddeti son bulsun" sloganları attı. Açıklamayı ise Kadın Savunması Ağı' ndan Elif Çoban okudu.

 

'Ayrımcı anlayışın sonucu’

 

Erkek kardeşlerin uzun bir süredir Fatma’ya miras hakkından feragat etmesi için psikolojik şiddet uyguladığını, amaçlarına ulaşamayınca ise tehdit ve fiziksel şiddete başvurulduğunu söyleyen Elif, yaşanan olayın ataerkil düzenin mülkü erkekten erkeğe aktarılmasının, aileye ait mülklerin erkeğe ait olmasını öngören ayrımcı anlayışının sonucu olduğunu kaydetti. Elif, “Bu sistemde kadının ailedeki erkekler tarafından barınma ihtiyacını karşılayacağını, ekip biçerek geçimini sağlayacağı mülklerden yoksun bırakılarak ekonomik açıdan güçsüz ve savunmasız hale getirilmektedir. Aileye ait mülkten pay talep ettiğinde ise bunun karşısında şiddet meşru görülmektedir” dedi.

 

‘Güçsüz, çaresiz ve savunmasız değiliz’

 

Erkeklerin bu cüreti ise iktidarın ayrımcı politikalarından aldığını kaydeden Elif, “Oysaki Türkiye’nin çekincesiz olarak imzalamış olduğu İstanbul Sözleşmesi'ne göre taraf devletler kadın erkek eşitliğini ve kadını güçlendirecek politikalar geliştirmeyi ve uygulamayı taahhüt etmişlerdir. İstanbul Sözleşmesi uygulanmalıdır ve Toplumsal Cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren politikalardan vazgeçilmelidir. Çünkü bu son olayda da olduğu gibi toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve ataerkil güç ilişkileri yaşamlarımıza kast etmektedir. Bizler ölmek değil yaşamak istiyoruz! Ancak güçsüz, çaresiz ve savunmasız değiliz. Çünkü kadın kadını savunur, kadın kadınla dayanışır. Fatma’nın yanındayız ve sürecin takipçisiyiz.  Hiçbir kadın savunmasız kalmasın" ifadelerini kullandı.

 

Açıklama, sloganlar ve alkışlar eşliğinde son buldu.