
Meral Danış Beştaş: Reform değil, torba paket
- 09:06 5 Ekim 2019
- Güncel
Beritan Canözer
DİYARBAKIR - Uzun süredir gündemde olan “Yargı Reformu’na” ilişkin konuşan HDP’li Meral Danış Beştaş, “Bu bir yargı reformu değil, torba pakettir” dedi.
Türkiye halklarının uzun süredir gündeminde olan ve AKP hükümetinin dilinden düşüremediği “Yargı Reformu”, topluma bir kez daha “yok artık” dedirtti. İçeriği ve düzenlemelere ilişkin tartışmalar devam etse de, avukatlara yeşil pasaport, hukuk sınavları, düşünce özgürlüğü maddeleri en çok konuşulanlar oldu. Muhalefet yeni yargı paketini “aklımızla alay ediyorlar” şeklinde ele alırken, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, paketi ve hükümeti eleştirdi.
‘Reform değil, torba paket’
Açıklanan paketin bir reform niteliği taşımadığını dile getiren Meral, adına reform denilen bir takım düzenlemelerden ibaret olduğunu kaydetti. AKP hükümetinin 2002’den bu yana reform açıklamalarının bir klasik haline geldiğini aktaran Meral, “Nedir bu klasik? Toplumu önce geren, hak gaspları yapan, çok geriye giden uygulamalar, baskılar, saldırılar ve akabinde toplumu rahatlatabilmek için de reformlar, paketler getiriyor. Yaptıkları tüm reformlar aynı mantıkla yapıldı. Bu da onlardan biri. Son 6-7 aydır toplumda, cezaevlerinde, demokrasi güçlerinde bir beklenti yaratıyor. Kamuoyunda oluşan muhalefeti bu şekilde bastırmaya ve gündemi saptırmaya çalışıyorlar. Bu da AKP’nin yönetme, iktidarda kalma tarzıdır. Demokratik adımlardan uzak bir noktadadır. Bu nedenle bu reform değil. Reform böyle bir şey değil. Bu bir torba pakettir” ifadelerini kullandı.
‘Ağır cezalarla yargılanan onlarca gazeteci var’
Meral, avukatlık sınavının kaldırılmasına ilişkin düzenlemeye ve hukuk fakültesinin 5 yıla çıkarılmaya çalışılmasını “Hukuk tanımayan bir devlet hukukçuları sınavsız geçirmekten, üniversite sürecini uzatmaktan bahsediyor” diyerek eleştirdi. Diğer yandan da TMK 7/2’ye “Eleştiri sınırını aşmayan söylemler ve haber içeriklerine ceza verilemez” söyleminin eklendiğini dile getiren Meral, “Oraya bir monte yapmışlar, buna da ‘reform’ diyorlar. Hiçbir yerde, hiçbir anayasada düşüncelerini beyan etmek suç değildir. Zaten ‘ifade özgürlüğü’ diye bir yasa var ama yasaları tanımayan bir hükümet de var. Mesela gazeteciler eleştirebilme, yorum yapma hakkına sahipler ama engelleniyorlar. İfade özgürlükleri kısıtlanıyor. Düşüncelerini dile getirdikleri için cezaevlerindeler ve ağır yargılamalar yaşıyorlar. Ziya Ataman henüz geçtiğimiz günlerde, tam da bu sözde reformun getirileceği günlerde 16 yıl ceza aldı. Böyle ağır cezalarla yargılanan daha onlarca gazeteci var. Kendilerince bir adım atmışlar ama eğer gerçekten samimi olmak, düzenleme yapmak istiyorlarsa tüm gazeteci yargılamalarını sonlandırmakla başlayabilirler” sözlerini kullandı.
‘Bu paket makyajdır, göz boyamadır’
Şu anda Türkiye'nin en önemli meselesinin yargı bağımsızlığı olduğunu kaydeden Meral, yargının taraflı olduğuna işaret etti. Cumhurbaşkanı’nın yargıyı doğrudan yönettiğini söyleyen Meral, ülkede dikta siyaseti yürütüldüğünün altını çizdi. Meral, Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş dosyasına da değindi ve ekledi: “Yargı Demirtaş’ın tahliyesini isterken, Cumhurbaşkanı çıkıp ‘yeniden tutuklanmalarının talimatını ben verdim’ diyor. Yani yargının kimin elinde olduğunu çok net görüyoruz. Barış akademisyenleri için verilen kararları da tanımadığını söylemişti. O nedenle bu yargı paketi ülkenin ihtiyaçlarına kesinlikle cevap olmayacaktır. Bu paket sadece makyajdır, göz boyamadır. Başka hiçbir şey değildir. Türkiye şu anda gerçek anlamda bir baş aşağı düşüş yaşıyor. Hem iç hem de dış politikada AKP hem bölünmüş hem de çıkmaza girmiş durumda.”
‘Bu politikalar ömür uzatmayacak’
Toplumun aklıyla alay edildiğini söyleyen Meral, AKP hükümetinin ülkeyi baskı ve olmayan yasaya ‘aykırı’ ve gayrimeşru bir şekilde yönetmeye devam ettiğine dikkat çekti. Meral, Kuzey Suriye'ye yönelik politikaların da bunların en önemli boyutlarından birini oluşturduğunu sözlerine ekleyerek şöyle devam etti: “İçeride ve dışarıda ya da her yerde, nerede bir Kürt varsa AKP onlara karşı bir düşmanlık politikası yürütüyor. Efrîn'de bunu gördük. Bugün Kuzey Suriye'de yine savaş uçakları tartışmasında temel hareket noktası hep Kürtler oluyor. 5 tane belediyemize kayyım atandı. Bunun yanı sıra KCK cezaları hiç olmaması gerekirken onaylandı. Biz bir oyun içindeyiz. Önceden her karar verilmiş ve adım adım uygulamaya konuluyor. Tabi bu paket önce Adalet Komisyonu’na ardından da Meclis’e gelecek. Orada kesinlikle çok etkin bir muhalefet yapacağız. Biz bu paketi tanımıyoruz.”
‘AKP’nin ömrü uzun olmayacak’
Meral son olarak, “Şu anda Türkiye'nin ihtiyacı olan şey siyasetin özgürleşmesi ve basının üzerinde ki baskıların kaldırılmasıdır. Şu anda ihtiyacımız olan Kürt dili ve kültürü üzerindeki baskıların kaldırılmasıdır, kayyımların bir an önce geri çekilmesidir, gazeteciler üzerindeki baskıların kaldırılması ve yargılamaların düşünce özgürlüğü kapsamında ele alınmasıdır. Meclis’te buna ilişkin sözlerimizi söyleyeceğiz ve karşısında duracağız. AKP bu baskıları devam ettirerek, iktidarlığını uzatmaya çalışıyor. Fakat bu ömür uzamaz. AKP’nin ömrü uzun olmayacak” dedi.