İZMİR - Demokrasi Nöbeti’nin üçüncü gününde oturma eylemi düzenleyen HDP’li vekiller eşbaşkanlık sistemini her yerde yaşatacaklarını belirterek, Figen Yüksekdağ’ın barış, demokrasi ve eşitlik dediği için yargılandığını belirtti.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl örgütünün HDP’li Diyarbakır, Van, Mardin belediyelerine kayyım atanmasına karşı düzenlenen Demokrasi Nöbeti üçüncü gününde Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yine polis ablukası altında gerçekleşti. Nöbete HDP milletvekilleri Ayşe Sürücü,  Şevin Coşkun, Serpil Kemalbay, Habip Eksik, Mahmut Toğrul, HDP İzmir İl eşbaşkanları Besriye Tekgür, Kadir Baydur katılırken, nöbeti Cumhuriyet Halk Partisi  (CHP) Milletvekili Kani Beko, CHP il örgütü, Türkiye İşçi Partisi  (TİP) İl Örgütü, Barış Anneleri, Alevi Dernekler Federasyonu, Pir Sultan Abdal Dernekleri, Narlıdere Cemevi temsilcileri de ziyaret etti.

 

‘Eşbaşkanlık sistemini her yerde yaşatacağız’

 

HDP Urfa Milletvekili Ayşe Sürücü, AKP-MHP iktidarının halkın iradesine saygı duymadan ikinci kez kayyım atayarak sarsılan iktidarını yeniden canlandırmak istediğini belirtti. Ayşe, “İzmir’den yeniden bu gaspçı zihniyete seslenmek istiyoruz. Kayyımlarla, adalet ve demokrasi gaspıyla bu sistem yürümez. Buradan bütün sol sosyalist ve demokratik çevrelerin bu gidişe dur demesi gerekiyor. Bugün binlerce HDP siyasetçisi zindanlarda tutuluyor. Eşbaşkanlarımız Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ haksız hukuksuz yere cezaevinde tutuluyor. Onlar bizi ne kadar engellemeye çalışırsa çalışsın biz demokrasi ve adalet arayışımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Kayyımlara gerekçe gösterilen eşbaşkanlık sistemi bizim kırmızı çizgimizdir. Toplumun yarısı kadındır ve kadın erkek eşitliğini savunuyoruz. HDP paradigması da budur. Biz eşbaşkanlık sistemini her yerde yaşatacağız” dedi.  

 

‘Kayyım sömürgeci anlayıştır’

 

HDP’nin kurulduğu günden bu yana halkların umudu olduğunu ve olmaya devam edeceğini söyleyen HDP Muş Milletvekili Şevin Coşkun, bugün duruşması görülen HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın barış, özgürlük ve demokrasiyi içerikli konuşmalarından yargılanmasının Türkiye’nin ayıbı olduğunu belirtti. 4 Kasım siyasi operasyonun kayyımlarla devam ettiğini söyleyen Şevin, “Ne yazık ki atanmış bir bakan seçilmiş belediye başkanlarımızın yerine valileri atadı. Nasıl ki İngiltere sömürgesi olan Hindistan’a valileri atadıysa aynı sömürge anlayışı Van’da Amed’de Mardin’de Karayazı ve Kulp’ta uygulanıyor. Bizler bu talancı sömürgeci zihniyeti tanımıyoruz. Halkımız bu hukuksuzluğa, irade gaspına sesini çıkarmaya devam edecek” diye seslendi. 

 

‘Demokrasi tesis edildiğinde halka hesap verecekler’

 

Abluka nedeniyle yurttaşların nöbet eylemine katılamadığını söyleyen HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay ise, Türkiye’de 4 yılı aşkın süredir ağırlaşmış şekilde demokrasi, ekonomi, ekoloji ve cins kırımı krizi yaşandığını belirtti. İktidarın krizleri HDP’ye baskı uygulayarak aşmaya çalıştığını dile getiren Serpil, “Biz HDP olarak bütün bu sorunları dayanışma ve birleşik mücadele ile aşmaya çalışıyoruz. İzmir halkların birleşik mücadelesinde kayda değer sonuçlarını hem 31 Mart seçimlerinde hatta 7 Haziran’dan bu yana birleşik mücadelenin önemine dair katkısını vermektedir. Buradaki abluka İzmir Valiliğinin ve İzmir Emniyeti’nin utancıdır. Bir siyasi partinin faaliyetlerini polis ablukasıyla kriminalize etmek suçtur. Ama Türkiye’de demokrasiyi inşa ettiğimiz zaman halkların birlikte yaşayabileceğini göreceğiz. Demokratik bir Türkiye inşa edildiği zaman halklarımıza karşı hesap verecekler” dedi.

 

Demokrasi Nöbeti yapılan açıklamaların ardından sona erdi.