
Şebnem Korur Fincancı’dan Êzidî kampı eleştirisi: Şartları iyileştirilmeli
- 09:02 26 Eylül 2019
- Güncel
Şehriban Aslan
BATMAN - Batman’daki Êzidî kampına ziyarette bulunan TİHV Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı, kampın şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini ve BM’nin de Êzidîlere ilişkin önlem alması gerektiğine vurgu yaptı.
3 Ağustos 2014 tarihinde DAİŞ’in Şengal’e dönük saldırılarında binlerce Êzidî katledildi, binlercesi de esir alındı. Katliamın ardından Türkiye’ye göç eden Êzidîler’e Demokratik Bölgeler Partisi’ne (DBP) bağlı belediyeler tarafından Diyarbakır, Mardin ve Batman’da kamplar kurularak yaşam koşulları sağlandı. Fakat 2016 yılında DBP’li belediyelere kayyım atamasının ardından Diyarbakır’daki kamp kapatılarak Êzidîler kaderine terk edildi. Batman, Mardin ve Urfa’da kamplar Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’na (AFAD) devredilirken Êzidîlerin yaşam koşulları giderek ağırlaştı. Kamplarda kadınlara dönük taciz ve tecavüze varan olaylar dahi yaşandı. Batman’da bulunan kampı ziyaret eden Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı izlenimlerini ajansımız ile paylaştı.
Kampta eksiklikler olduğunu kaydeden Şebnem, Êzidîlerin özellikle sağlık ve eğitim konusunda büyük sorunlar yaşadığına dikkat çekti.
‘Kampta insanlar hala çadırlarda yaşıyor
Êzidîlerin 3 Ağustos 2014 yılında DAİŞ tarafından yapılan katliamla beraber Şengal’den çıktığını kaydeden Şebnem, Kürtlerin desteği ile bölgeye yerleştiklerini söyledi. DBP’li belediyelerin Êzidîlere çok büyük destek olduğunu belirten Şebnem, “Birçok kampın oluşmasında belediyeler ön ayak olarak alt yapıyı oluşturmaya çalıştılar. Diyarbakır’da Fidanlık Kampı’nda benzer bir süreç yaşandı. Kayyımların atanmasıyla kısıtlamalar yaşandı. Batman’daki kampı AFAD devralmış ama yaşam koşullarında herhangi bir iyileştirme yok. Dünyanın değişik mülteci kamplarında bulundum. Özellikle göçmen büroları işkence nedeni ile iltica eden başvuruları işkence hükümlerine inandırıcı bulunmadığında reddetmeye başladığında bir çalışma başlatıyordu. Biz gidip orada muayenelerini yapıp raporlandırıyorduk ki geldikleri ülkeye geri gönderilmesinler diye. Bu kampları daha önce gördüğümde kampların yerleşim alanı ve temel gereksinimleri, sağlıklı yaşam koşulları inşa ediliyordu. Oysa gördüğüm kampta halen çadırlarda yaşıyorlar” diyerek kamplardaki sorunları aktardı.
‘Yaşam koşullarında zorluklar yaşanıyor’
Kampta mutfak, yıkanma, tuvalet koşullarının da uygun olmadığına dikkat çeken Şebnem, sağlıklı yaşam için koşulların uygun olmadığını kaydetti. Sağlık sorunları olan insanların olduğunu ifade eden Şebnem, “Sağlık hizmeti almaları açısından sınırlılıklar var. Batman dışına çıkmak durumunda kaldıklarında izin almaları gerekiyor. O nedenle sadece Batman’la sınırlı sağlık hizmeti alabiliyorlar. Daha yetkin üçüncü basamak bir tıbbi değerlendirme gerektiğinde zorunlu bir prosedür gerekiyor. Ayrıca ekonomik koşullarının çok ağır olduğunu öğrendim. Günü birlik işlerde çalışmak zorunda kalıyorlar. Birleşmiş Milletler ise 120 TL gibi bir ödeme yapıyormuş. Bu miktar ile hayatta kalabilmeleri olanaksızdır” diye belirtti.
‘Çocuklar eğitim imkanından faydalanamıyor’
Şebnem sorunların bunlarla sınırlı kalmadığını başka da sorunların olduğunu dile getirerek, bir diğer sorunun ise çocukların eğitimden yoksun kalmaları olduğunu söyledi. Şebnem, “Êzidî çocuklar okula giderse Türkçe eğitim görmek zorunda kalıyor. Oysa anadilleri Kürtçe’dir ve Kürtçeyi buradaki Kürtlerden farklı olarak Arap alfabesi ile öğrenmişler. Eğitim 5 yıldır tümüyle kesintiye uğramış durumdadır. Okul çağı çocukların okullaşma oranı sıfırdır. Halbuki savaştan, katliamdan kaçanların kendilerine bir gelecek kurmaları ve umut besleyebilmeleri için kendilerini geliştirebilmek için olanaklara ihtiyaç vardır. Genç yetişkinler için de benzer durumlar söz konusudur. Yaşananlardan dolayı üniversiteyi bırakmak zorunda kalanlar var. Onların da eğitimi askıya alınmış durumda. Başka ülkelere geçiş yapmak dışında bir gelecek umudu taşımıyorlar. Bu insanlar zaten yeterince ağır yaralar almış, bu şekilde daha da yara alıyorlar” diyerek koşullara dikkat çekti.
‘Birleşmiş Milletlerin önlem alması gerekiyor’
Belediyenin daha önce psiko-sosyal çalışmalar yaptığına vurgu yapan Şebnem, kayyımların bunun önüne geçtiğini ve hiçbir desteğin oluşturulmadığını sözlerine ekledi. Şebnem, “Batman’daki bu kampın bir özelliği daha var. O bölgedeki yerleşim yerinde Êzidîler yaşıyor. Destek vermek açısından dilini, geleneklerini anlayan insanlarla bir arada olmaları büyük önem taşıyor. Bunun sürmesi gerekiyor ama koşullarının iyileştirilmesi de gerekiyor. Bu insanların aslında bir an önce geçişlerinin yapılması gerekiyor. Birleşmiş Milletlerin önlem alması gerekiyor. Geçişte yapılamıyorsa kendi anadillerinde kendi yazımlarıyla eğitim alabilecekleri imkanlar oluşturulmalıdır” dedi.