
Cizre’de ‘Toplumsal Cinsiyet İlişkilerinde Kadın ve Barış’ söyleşisi
- 16:39 25 Eylül 2019
- Güncel
ŞIRNAK - Cizre’de "Toplumsal Cinsiyet İlişkilerinde Kadın ve Barış" konulu söyleşide konuşan TJA Aktivisti Ayşe Gökkan, “Eğer bir evde ve ailede barış yoksa dünyada da barış yoktur. Değişim ve dönüşümü aileden başlatmalıyız. Yoksa değişim mümkün değildir” dedi.
Şırnak'ın Cizre ilçesinde "Toplumsal Cinsiyet İlişkilerinde Kadın ve Barış" konulu söyleşi düzenlendi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Cizre İlçe Örgütü’nde konferans salonunda gerçekleşen söyleşi, barış ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşunun ardından başladı. Söyleşiye Cizre Belediye Eşbaşkanı Berivan Kutlu, Silopi Belediye Eşbaşkanı Adalet Fidan, HDP-DBP il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda kadın katıldı.
‘Kürt kadınları büyük kazanımlar elde etti’
Söyleşide konuşan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Ayşe Gökkan, kadınlar özgür olmadan ne toplumun ne de erkeklerin özgür olmayacağına vurgu yaptı. TJA'nın bir süre önce startını verdiği "Değişim ve özgürlük için sen de ayağa kalk" kampanyasına değinen Ayşe, “Eğer bir evde ve ailede barış yoksa dünyada da barış yoktur. Değişim ve dönüşümü aileden başlatmalıyız. Yoksa değişim mümkün değildir. Kürt kadınlar, mücadeleleri ile birçok şeyin önünü açtı ve büyük kazanımlar elde etti. Bu mücadele Türkiye'deki kadınlar üzerinden de büyük bir etki yaptı. Bu mücadeleyi büyütmek gerekir" dedi.
‘Diktatör sistemler toplumu çürütmek istiyor’
Devletin savaş kararı aldıktan sonra ilk olarak kadınları hedef haline getirdiğini söyleyen Ayşe, başlayan çatışmalı süreçlerin ardından toplum içerisindeki fuhuş ve uyuşturucunun arttığını vurguladı. Bunun bilinçli bir politikanın ürünü olduğunu kaydeden Ayşe, devletin kadınlar arasında güvensizlik yarattığını belirtti. Kadınların bu tür politikalara alet olmaması gerektiğine işaret eden Ayşe, “Diktatör sistemler toplumu çürütmek istiyor. Bunu da fuhuş ve uyuşturucu ile yapıyor. Gençleri uyuşturucu ile kadınları da fuhuşla itibarsızlaştırmak istiyor" ifadelerini kullandı.
‘En büyük köleler erkeklerdir’
Her geçen gün artan kadına yönelik şiddete de değinen Ayşe, şiddetin temel nedenlerinden birinin de askerlik sistemi olduğunu dile getirdi. Ayşe, şunları söyledi: “Devlet askerlik sistemini bilinçli sürdürüyor. Burada erkekleri şiddete alıştırıyor. Şiddeti öğretiyor. Öldürmeyi ve vurmayı öğretiyor. Erkek de gelip kadına şiddet uyguluyor. Ancak her geçen gün kadınlar erkekleri terbiye etmeye başladı. Bugün erkeklerin özgür olduğu söyleniyor. Hayır erkekler özgür değil. En büyük köleler erkeklerdir. Çünkü askerliğe gitmeyeceklerini söylemeye bile cesaretleri yok. Memur oldukları zaman belirlenen kurallar dışına çıkamıyorlar. Korkuyorlar. Sadece kadınlar üzerinde iktidarlarını sürdürdükleri için kendilerini güçlü görüyorlar. Ancak, özellikle Kürdistan'da tamamen olmasa bile erkeklerin büyük bir oranı terbiye edildi. İstedikleri gibi kadına şiddet uygulayamıyorlar.”
‘Biz kadınlar direnerek devleti bitirdik’
Kadınların erkeklerin egemenliğinden kurtulmak için büyük bir mücadele verdiğini ifade eden Ayşe, “Kadınlar artık erkeklerden korkmuyor. Biz kendimize güveniyoruz. Özgürlüğümüzden asla taviz vermeyiz. Ancak örgütlülüğümüz güçlendirmeliyiz. Eğer güçlendirmez ve mücadele etmezsek bir bir gideriz. Tacizi ve tecavüzü her yerde teşhir edelim. Utanmayalım. Onlar utansın. Sokak sokak, ev ev çalışmalarımızı büyütelim. Özgürlük yakındır. Devlet bitmiştir. Biz kadınlar direnerek devleti bitirdik. Eğer buna sahip çıkmazsak bütün kazanımlarımızı ve haklarımızı elimizden alırlar" dedi.
Soru cevap kısmının ardından söyleşi “Jin, jiyan, azadî” sloganı eşliğinde sona erdi.