VAN - Demokrasi Nöbeti’nin 37’nci gününde konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, AKP-MHP iktidarına karşı ortak mücadele çağrısı yaparak “Gelin birlikte bu faşist bloğa hesap soralım” dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) belediyelerine kayyım atanmasına dönük başlattığı “Demokrasi Nöbeti” 37’nci gününde devam etti. Van’da HDP İpekyolu ilçe binası önünde yapılan açıklamada “Kayyum idaresi değil halk iradesi” yazılı pankart açıldı. Bugünkü nöbete İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkanı Mehmet Kamaç, Kürdistan Komünist Partisi (KKP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, KDP-Bakur Genel Başkanı Sertaç Bucak, Azadi Partisi Genel Başkanı Ayetullah Aşiti, Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD) Yöneticisi Abdulhay Okumuş, HDP Milletvekilleri Nuran İmir, İmam Taşçıer, Muazzez Orhan, HDP Muş Milletvekili ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit ve çok sayıda yurttaş katıldı. 

 

İlk olarak konuşan Kürdistani parti sözcüleri, zulüm karşısında birlikte mücadele etme sözü verdi. Ardından HDP Muş Milletvekili ve HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit konuştu.

 

‘Çürümüş bir hükümet var karşımızda’

 

Kayyım atamalarına karşı halkın 37 gündür alanlarda olduğunu hatırlatan Gülistan, alanlarda mücadelenin yükseltildiğini vurguladı. Gülistan, “Çürümüş, yozlaşmış, topluma hiçbir şey vadedemeyen, hiçbir sözü olmayan bir hükümet var karşımızda. Kendilerini ileri demokrasi, Avrupa standartları, temel insan hak ve özgürlükleri konusunda demokratik olduklarını ifade edenler bugün Türkiye’nin aslında sonunu getirmişlerdir. İleri demokrasi diyerek, en küçük demokratik kazanımı bile yok etmişlerdir.  Türkiye’yi Ortadoğu ülkeleri haline getirmiştir. Bizler demokratik cumhuriyeti inşa etmek için mücadele edenler, Türkiye’yi demokratik, özgür bir ülke haline getirmek için gece gündüz çalışanlar, karşımızda bölücü faşist bir zihniyetle, karşı karşıyayız” dedi.

 

‘Kürtleri yok etme stratejisinden beslenenler asıl bölücülerdir’

 

Son dönemde partilerine dönük saldırılara da değinen Gülistan, “HDP için diyorlar ki ‘ülkeyi bölüyor’ biz mi bölüyoruz? Bu ülkenin demokratikleşmesi için Kürtlerin, özgürlüğü için mücadele edenler, sadece Kürtlerin değil, bütün ezilenlerin hakları için mücadele edenler nasıl bölücülükle suçlanır. Eğer bir bölücü aranıyorsa AKP’ye, MHP’ye bakmalıdırlar. Her gün Kürtleri, Alevileri, kadınları, demokratları sürekli ötekileştiren, ‘Kürtleri yok etme’ stratejisini temel hedef haline getirenler asıl bölücülerdir. Bunlar ülkeyi bugün bölmüşlerdir” ifadelerini kullandı.

 

‘Ülkede insanlar adalete hasret kaldı’

 

Önceki dönem HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş için yeniden verilen tutuklama kararına tepki gösteren Gülistan, şöyle konuştu: “Eş genel başkanlarımız için 19’uncu Ceza Mahkemesinin verdiği tahliye kararına itiraz ettiler. İtirazdan bir şey çıkmayınca bu defa alakaları olmayan bir soruşturmadan, olmayan gerekçeden yeniden Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ hakkında tutuklama kararı çıktı. Bu bir siyasi rehine alma halidir. Bu bir alıkoyma halidir. Ülkede artık adalet, hukuk kalmamıştır. Bizatihi sarayın kendisi, AKP’nin kendisi yargının ruhuna fatiha okumuştur. Adalet sadece partilerin isminde kullanılmış haliyle kaldı. 81 milyon insan ülkede suya hasret kalır gibi adalete hasret kalmıştır.” 

 

‘Bütün Kürdistani partiler birleşmeli’

 

Ülkede demokrasiyi inşa edilinceye dek mücadele edeceklerini söyleyen Gülistan, mücadele hattında Türkiye halklarının birlikte hareket etmesi gerektiğini belirterek “Kürtleri Türkiye demokrasisinden ayırmak, Kürtler ve Türkler arasında gelişen demokrasi zeminini HDP’yi kriminalize ederek bozmak istiyorlar. Türkiye de Kürdistana karşı gelişen sempatiyi yok etmek istiyorlar. Ama biz buna izin vermeyeceğiz. Yeni bir mücadele alanı oluşturarak ortak mücadeleyle geliştireceğiz. 31 Mart’ta nasıl kayyımları göndermişsek, yenilenen İstanbul seçimiyle nasıl hezimete uğrattıysak bunu yine başaracağız. Bütün demokratik güçlere, Kürdisatani partilere, Türkiye halklarına bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Gelin birlikte bu faşist bloğa hesap soralım” çağrısında bulundu.

 

Açıklamaların ardından oturma eylemi söylenen şarkı ve atılan sloganlar ile son buldu.