MERSİN - Özel harekat polisi Fatih Burak Aykul tarafından katledilen Feray Şahin’in katledilişinin ikinci yılında kendi adına yapılan parkta anılırken, anmaya katılanlar, kadın katliamlarının artışından sorumlu olarak hükümet işaret ederken,  6284 sayılı yasa ve İstanbul sözleşmesinin biran önce uygulanması için çağrı yaptı.

 

Mersin’in Mezitli ilçesinde 19 Eylül 2017’de özel harekat polisi Fatih Burak Aykul tarafından ateşli silahla katledilen Feray Şahin, katledilişinin ikinci yıldönümünde ailesi ve sevenleri tarafından anıldı. Mezitli’deki Feray Şahin Parkı’nda gerçekleşen anmaya Feray’ın ailesi, sevenleri, Mersin Kadın Platformu, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, siyasi parti temsilcileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. Feray’ın fotoğraflarının taşındığı anmada, “Ölmek istemiyoruz” pankartı açılırken anmaya katılanlar “Yaşamak istiyoruz” ve “Yasta değil isyandayız” dövizleri taşırken, sık sık ise “ Feray Şahin için adalet herkes için adalet”, “ Yasta değil isyandayız”, ve “Erkek adalet değil gerçek adalet” sloganları atıldı. Anmada yapılan basın açıklamasını Mersin Kadın Platformu’ndan Üniversiteli Kadın Kolektifi üyesi Ayşe Bezeğiş okudu.

 

‘Soruşturmadaki eksiklikler giderilmedi’

 

Feray’ın Mersin’de üniversite son sınıfta okurken 2 yıl önce bugün Fatih Burak Aykul tarafından katledildiğini hatırlatan Ayşe,  Feray Şahin katliamının ilk olmadığı gibi son da olmadığına dikkat çekti. Artarak devam eden kadına yönelik şiddetin olağanlaştığını ifade eden Ayşe, bunun nedeni ise gereken cezaların verilmemesi olduğunu söyledi. Ayşe, açıklamada şunları kaydetti: “Hak, hukuk, adalet nerede? Katil zanlısı dava sürecinde de cinayeti işledikten sonra delillerin önemli kısmını yok ederken, cinayete kaza süsü vererek mahkemeyi yalanlarıyla yönlendirdi. Kasten insan öldürmek suçundan Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 1 buçuk yıl yargılanan katile yargıçlar, ‘Niçin öldürdün?’, ‘Delileri neden yok ettin?’ diye tek bir soru sormadı. Mahkeme sürecinde yok edilen deliler sorgulanmadı, soruşturmadaki eksikler giderilmedi. Ailenin ısrarı sonucu Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda katilin Feray’ı uzak atış ile öldürüldüğü belirlendi. Rapora rağmen katile, Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından taksirle öldürmek suçundan 5 yıl 3 ay gibi komik bir ceza verildi. Takım elbiseli, kravatlı olarak duruşmaya gelen katile, mahkemenin verdiği ödül gibi ceza katili cesaretlendirirken, aileyi bir kez daha öldürdü. 

 

‘Soruyoruz; gerçek adalet nerede?’

 

Verilen karar sonrası katil zanlısı 1 buçuk yıl cezaevinde kaldığı göz önünde bulundurularak Ocak 2019 tarihinde şartlı olarak salıverildi. Feray’ın dosyası şubat ayından bu yana Yargıtay’da. Bizler sanık gerekli cezayı alana kadar bu davanın peşini bırakmayacağız. Soruyoruz; gerçek adalet nerede? Türkiye’de her yıl ortalama 400 kadın öldürülüyor. Bunun en önemli sebebi ise iktidarın kadın politikaları, erkek egemen yargı ve cezasızlık. Mahkemelerde ödül gibi cezalar katillere cesaret veriyor, kadın cinayetlerinin artmasına yol açıyor. Takım elbise giydiği için indirim alan, serbest kalan erkekler gözünü kırpmadan kadınları acımasızca öldürüyor. Kadınlar değil, katiller korunuyor. Kadına yönelik şiddete karşı etkili politikalar üretilmiyor. Hükümet, ilgili bakanlar, yargı bu konuda somut olarak adım atmıyor.”

 

‘İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa uygulansın’

 

Ardından söz alan Feray’ın babası Bekir Şahin, söze Feray Şahin için dayanışma gösteren herkese teşekkür ederek başladı. Feray ve katledilen tüm kadınlar için adalet isteyen Bekir, hükümeti 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamaya çağırırken, kızı Feray için adalet mücadelesinde kararlı olduklarının altını çizdi. Bekir, “Dayanışma sayesinde Feray’ı katleden Fatih Burak Aykul görevi olan polislikten ihraç edildi. Ama bu da yetmez. Kızımı katleden erkeğin 5 yıl 3 ay gibi bir süre için ödül gibi ceza alması kabul edilemez. Feray kadın katliamlarının ilk olmadığı gibi son da olmadı. Ne yazık ki Feray’dan sonra kadın katliamları artarak devam etti.  Biz kızımızı kaybettik. Başka Feraylar ölmesin, anneler ağlamasın istiyoruz. İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı yasanın bir an önce uygulanmasını istiyoruz” dedi.

 

‘Yasalar var ancak uygulanmıyor’

 

Daha sonra söz alan Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz da kadına yönelik şiddet ve katliamları önlemek için yeterli yasaların olduğunu ancak uygulanmadığına dikkat çekti. Bilgin, kadın katliamlarının biran önce son bulması için yasaların uygulanması için çağrı yaptı. 

 

Cumartesi Anneleri anımsatıldı

 

Baro Başkanı’nın konuşmasının ardından söz alan Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, çocukları için adalet nöbeti tutan Cumartesi Anneleri'ni anımsatarak, annelerin adalet çağrılarına ses verilmesini istedi. Feray’ın Mezitli Belediyesi’nde geleceğe dönük önemli planları olan başarılı bir stajyer olduğunu belirten Neşet, Mezitli Belediye’si tarafından yapılan Feray Şahin Parkı’ının Feray Şahin’in başarılarının aktarıldığı bir park olması gerekirken üzücü birlikteliklerin ve açıklamaların yapıldığı bir park olmasından büyük üzüntü duyduğunu ifade etti.

 

‘Yönetenlerin eril dili kadınları hayattan koparıyor’

 

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse ise Feray’ın katledilmesine yol açanın  hükümetin eril dili olduğunu vurguladı. Fatma, “Hukuksuzluğun konuşulduğu bir ülkede bugün Feray’ı anıyoruz. Keşke Feray’ı hayatta tutabilip onun planladığı projeleri anlatabilseydik. Bildiğiniz gibi son dönemlerde, özellikle son 17 yıldır artarak devam eden kadın katliamlarına tanıklık ediyoruz.  Bunun en önemli nedeni mevcut yasaların uygulanmayışı ve eril dilin maalesef bizi yönetenler tarafından kabul görüp kadınları hayattan koparması. Acaba Feray’ı katleden erkeği serbest bırakırken ‘Sen ne diyorsun?’ diye Feray’ın annesine soruldu mu?” diye sordu. Fatma konuşmasının devamında şunları söyledi: “Keşke diyebilselerdi. Keşke o yürek ve vicdan konuşabilseydi de Feray’ın annesinden bilgi alabilselerdi. Çünkü acıyı en ağır şekilde yaşayan bu kadınların anneleri. Emine Bulut’un ailesini de ziyaret ettim. 11 yaşındaki kız çocuğunun psikolojisi kötüye gidiyor. Emine Bulut’u katleden erkek içerden aileyi tehdit eder hale geldi. Bunların tek nedeni cezaların uygulanmayışı. Bizim mücadelemiz hak, hukuk mücadelesi. Mücadelemizi sürdüreceğiz.”  

 

Anma, sloganlar ve alkışlar eşliğinde son buldu.