Şule Çet davası olay yeri keşif raporu: İddiaların hepsi doğru olabilir

  • 15:57 11 Eylül 2019
  • Hukuk
ANKARA - Şule Çet davasında mahkeme heyetinin istediği olay yeri keşif raporu dosyaya girdi. Raporda, Şule’nin "atlamış ya da atılmış olabileceği" ifade edildi. 
 
Ankara’da sanık Çağatay Aksu ve Berk Akand tarafından tecavüze maruz bırakıldıktan sonra bir plazanın 20'inci katından atılarak katledilen Şule Çet davasında olay yeri keşfi yapıldı. Keşfe, mahkeme heyeti ve tarafların avukatları, Adli Tıp Kurumu'ndan bir uzman, bir inşaat mühendisi ve o gece olay yerine gelen polis ekibinden bir polis yer aldı. Keşfin ardında bilirkişi tarafından hazırlanan olay yeri keşif raporu mahkeme dosyasına girdi. 
 
‘Parmak kırığı sanığın iddia ettiği gibi olabilir’
 
Raporda, sanık Çağatay Aksu'nun Şule Çet'i pencereden sarkmış halde kurtarmaya çalışırken sağ el orta parmağının çıktığı yönündeki iddiasıyla ilgili "Sanık Aksu'nun sağ el 3'üncü parmağında tespit edilen avulsiyon kırığı; iddia edildiği şekilde yaşanan tartışma ve mücadele sırasında parmağın burkulması sonucu oluşabileceği gibi, sanık Aksu’nun savunmasında ifade ettiği şekilde aşağıya atlamaya çalışan bir kişiyi kurtarmaya çalışırken da oluşabilir" denildi. Yine Şule’nin otopsisinde her iki ayak bileğinde saptanan bulgular için ise, "Kişinin otopsisinde her iki ayak bileğinde saptanan bulgular; düşme neticesinde ya da iddia edildiği şekilde düşme öncesi maruz kalınan tramva sonucu meydana gelebileceği gibi, Aksu’nun ifade ettiği şekilde aşağıya atlamaya çalışan kişiyi kurtarmaya çalışırken de oluşabilir" değerlendirmesi yapıldı.
 
'Kitaplık, pencereyi görmeyi sınırlıyor'
 
Şule’nin ailesinin avukatlarının Çağatay Aksu'nun, Şule’yi pencereden sarkarken görüp, müdahale etmesinin mümkün olmadığını ileri sürmeleriyle ilgili raporda "Kişinin düştüğü iddia edilen dinlenme odasının mimari yapısında tespit edilen kolon çıkıntısı ve kitaplığın kapıdan ilk girişte pencereyi görmeyi sınırladığı, sanığın kişiyi pencerede görmesi için kapıdan girdikten sonra oda içerisinde bir miktar ilerlemesi gerektiği, bu nedenle sanığın kişiyi pencerede görmesi ve sonrasında mücadele etmesi için gerekli mesafenin dinlenme odasının uzun kenarından daha kısa olabileceği değerlendirilmiştir. Ayrıca kişinin düştüğü iddia edilen pencerenin maksimum açılma genişliği ve açının kısıtlı olması nedeniyle ölen kişinin düşme-düşürülme-atlama-atılma halinde aynı sınırlı açıklıktan ve benzer açılar ile düşebileceği belirlenmiştir" denildi.
 
'Düşme faktörleri bilinmiyor’
 
Raporda Şule’nin, düştüğü yerin binaya uzaklığı ile ilgili yapılan değerlendirmede ise, "Kişinin atılma ya da düşme anında binanın ilgili cephesindeki rüzgar, şiddet ve yönü, atılmaya-düşmeye başlama anındaki vücut pozisyonu, düşme açısı ve hızı, atılma-düşme anında bilinçli olup olmadığı, üzerinde bulunan elbisenin düşme hızı, açısı, paraşüt etkisi ve hava direncine etkisi ve benzeri faktörler kesin olarak bilinmediği için kişinin atılması ya da düşmesi halinde binadan ne kadar uzaklığa düşeceği net olarak bilinmediği değerlendirilmiştir" ifadeleri kullanıldı.
 
Ayakkabı muamması 
 
Raporda, Şule’nin yere düştüğü yerde sol ayakkabısının sağ kolunun altında, sağ ayakkabısının ise sol ayağının 155 santimetre ilerisinde bulunmasına ilişkin denildi: "Kişinin ayakkabı sol teki; iddia edildiği gibi sanıklar tarafından kişinin aşağıya atılmasından önce veya atılma anında aşağıya atılmış olabilir, ayakkabı sağ teki ve çorabı ise kişinin atılmasından önce, atılması sırasında veya atılmasından sonra aşağıya atılmış olabilir. Ancak Aksu’nun savunmasında belirttiği şekilde kişiyi tutarak kurtarmaya çalışması sırasında çorap ve ayakkabıların kişinin ayaklarından sıyrılarak çıkabileceği ve olay yerinde tespit edilen pozisyonları olabileceği değerlendirilmiştir."
 
‘İddiaların hepsi doğru olabilir’
 
İddia ve görüşlerin tek tek sıralandığı raporun sonuç kısmında, "Yukarıda analiz edilen mevcut veriler ışığında olayın iddia edildiği gibi Çet’in pencereden atılması halinde ceset, çorap ve ayakkabılarının olay yerinde tespit edilen pozisyonu alabileceği gibi olayın sanıkların savunmasında belirttiği şekilde meydana gelmesi halinde de ceset, çorap ve ayakkabılarının olay yerinde tespit edilen pozisyonu alabileceği; mevcut verilerle aralarında kesin bir ayrım yapılamadığı kanaatini bildirir bilirkişi raporudur" ifadeleri yer aldı.