
Leyla Güven Demokrasi Nöbeti’nde: Kayyım meselesine sıradan yaklaşılmamalı
- 14:47 11 Eylül 2019
- Güncel
DİYARBAKIR - Diyarbakır’da 24'üncü gününe giren Demokrasi Nöbeti’nde konuşan DTK Eşbaşkanı ve HDP'li vekil Leyla Güven, “Üç büyükşehir belediyesi şahsında aslında meselenin kayyım meselesi olmadığını ifade etmek istiyoruz. Mesele daha derindir meselenin bir ucu Rojava'da bir ucu Başur'dadır. AKP'nin ve MHP'nin çöküşüdür. Kimse bu meseleye sıradan yaklaşmamalıdır” dedi.
Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir belediye eşbaşkanlarının İçişleri Bakanlığı'nca görevden alınarak yerine kayyım atanmasına karşı başlatılan Demokrasi Nöbeti Diyarbakır’da 24'üncü gününde sürüyor. Büyükşehir Belediyesi hizmet binasına çıkan Lise Caddesi’nde buluşan kitle, “Direne direne kazanacağız”, "Baskılar bizi yıldıramaz", "Hırsıza karşı omuz omuza" ve "Kayyım gidecek halk gelecek" sloganlarını attı. Eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) il-ilçe örgütleri, Diyarbakır ilçe belediye eşbaşkanları, HDP Milletvekilleri Saliha Aydeniz, Remziye Tosun, Feleknas Uca, Semra Güzel, Nuran İmir, Leyla Güven, Barış Anneleri Meclisi, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, ile Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı katıldı. Diyarbakır Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMOBB) üyeleri oturma eyleminin 24'üncü gününde yurttaşlarla dayanışma amacıyla “İrademe kentime dokunma” pankartıyla eyleme katıldı. Selçuk Mızraklı, meclis üyeleriyle meclis toplantısını eylem alanında aldı.
Eylem bugün de şarkı ve marşlar eşliğinde, sloganlar atılarak başladı.
‘Her türlü ablukayı kıracağız’
Kurulan serbest kürsüde Federe Kürdistan Bölgesi’nde yapılan ziyaretten izlenimlerini aktaran HDP'li Feleknas Uca, oradaki halkın selamlarını direnişçilere iletti. Maxmur Kampını ziyaret ettiğini belirten Feleknas, devam eden ablukaya karşı direnen anneleri hatırlatarak, "Hastaneye gidemediği için çocuğunu kaybedenler olmuş. Bunu yaşatanlar bu durumdan utanç duymalı. Eğer Kürtler birlik olmasa düşmanın saldırısına karşı güçlü bir duruş ortaya çıkmaz. Var olan sorunlarımızı ortadan kaldırıp mücadeleyi yükseltelim. Her alandaki direnişi kıracağız. Orada abluka burada kayyım" ifadelerini kullandı.
Ardından konuşan Nuran İmir de, direnişin büyüyerek devam edeceğini söyledi.
'Planladıkları konsept onların ellerinde kaldı'
Daha sonra konuşan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, Diyarbakır halkına Hakkari'den selam getirdiğini söyleyerek, günlerdir birçok kentte kayyım politikalarına karşı bir mücadele verildiğini belirtti. Leyla, "Bu mücadele her ne kadar engellenmeye çalışılsa da halkımız bu alanlarda duygularını, asla vazgeçmediklerini dile getirerek direnişini sergiliyor. AKP-MHP ittifakı Kürt halkı üzerinde zulmünü arttırarak iktidarını sürdürmeye çalışıyor. Çöktürme planı uygulayarak birçok katliam gerçekleştirdiler. Ama Kürtler diz çökmediler. Planladıkları konsept onların ellerinde kaldı. Bu planı boşa çıkaran halklarımıza selam olsun" dedi.
'Kimse bu meseleye sıradan yaklaşmamalıdır'
Şimdi yeni bir konseptle yüz yüze olduklarını kaydeden Leyla, halkların gelen kayyımları büyük bir emekle geri gönderdiğini hatırlattı. Leyla, "Biz bu üç büyükşehir belediyesi şahsında aslında meselenin kayyım meselesi olmadığını ifade etmek istiyoruz. Mesele daha derindir meselenin bir ucu Rojava'da bir ucu Başur'dadır. AKP'nin ve MHP'nin çöküşüdür. Kimse bu meseleye sıradan yaklaşmamalıdır. Plan budur, doğru anlamak gerekiyor. Kayyımla kendi sonlarını getirdiler. Günlerdir AKP kayyım atamalarını kamuoyuna anlatmaya çalışıyor. Toplumlar artık eskisi gibi değil herkes hakikati görüyor. Her ne kadar havuz medya manipüle etmeye çalışsa da bizim sesimizi kesmeye çalışsalar da bunu başaramıyor, içinden çıkamıyorlar" diye belirtti.
'Anneler çözümü savaşta ısrar edenlerin kapısından aramalıdır'
AKP -MHP ittifakının zor durumda olduğunu vurgulayan Leyla, "Ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar ve her gün yeni bir gündem yaratmaya çalışıyorlar. HDP binasının önünde bir provokasyon tezgahlanıyor. Oradaki anneler de bizim annelerimizdir ancak bu alanlarda Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri, tutsak anneleri direnirken bu annelere onların yanında olmak ve mücadele etmek düşer. Bugün iki anne kamuoyundan özür dileyerek oradan çekilmişler. Bu devam edecek çünkü savaşın sebebi HDP değildir. Savaşı çıkaran zihniyet Kürt sorununu çözümsüz bırakan zihniyettir. Bu sürdüğü sürece gerillaya katılım da olacak savaş da olacak çatışmalar da. Kürt sorunu çözülmeden bu ülkede hiçbir sorun çözülmez. Anneler çözümü savaşta ısrar edenlerin kapısında aramalıdır. Siyasi geleneğimiz hep çözümden yana oldu. Bunun için de çekmediğimiz acı kalmadı. Annelere seslenmek istiyoruz; Gebze cezaevinde, Amed'de ve birçok ilde anneler çocukları açlık grevinde oldukları için eylem yaparken, coplanırken keşke yanımızda olsalardı, keşke birlikte direnseydik. O zaman neredeydi o anneler" ifadelerini kullandı.
'Dayatılan bu konsepti boşa çıkarıyoruz'
Bu oyunları daha önce de yaşadıklarını söyleyen Leyla, Kürt sorununu barışçıl çözmek yerine failli meçhullerin, köy boşaltmalarının yaşatıldığına değindi. Leyla, "Bunlar bu zihniyetin ürünüdür. Biz diyoruz bu ülkeyi seven HDP'nin sesine ses vermelidir. Biz barış istiyoruz diyen herkes Türkiye halklarının sesine ses katmalıdır. Faşizme karşı güç birliği sağlayarak çözüm bulabiliriz. Bu halkların gücüne bağlıdır ve mümkündür. Bu ülke her şeyi yaşadı ama kalıcı ve onurlu barış yaşanmadı. İhtiyacımız olan şey birlikte yaşam ilkesidir. Herkesin özgürce ifade edebildiği bir sistem olmalıdır. Dayatılan bu konsepti boşa çıkarıyoruz ve devam edeceğiz" diye vurguladı.
'Darbe tehlikesi geçmiş değil'
PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın son avukat görüşmesindeki ifadelerine de değinen Leyla, "Biz zindanlarda 3 bin kişi direnirken biz direnirsek başarırız dedik ve başardık. Sayın Öcalan konuştu ve Türkiye'de siyasetin rengi değişti. Sayın Öcalan dedi ki 'Karşımda bir devlet aklı bulursam bir haftada çözerim bu sorunu.' Devlet kayyım atayarak bu sesi duymuyor. Ayrıca Sayın Öcalan 'Aksi takdirde darbe mekaniği devreye girer' dedi ve 15 Temmuz'da darbe mekaniği devreye girdi ve bu tehlike hala da geçmiş değil. Dolayısıyla iktidarın aklını başına toplaması ve kendi iktidarı için ülkeyi ateşe atmaması gerekiyor" dedi.
'Daha fazla yüklenelim'
Son olarak Leyla şunları kaydetti: "Toplumu bu kadar kutuplaştıran bu dilin ülkeye yararı yok. Demokrasi güçlerine sesleniyorum; gelin hep birlikte dayanışma içerisinde olalım. Size yüklenebilirler ancak bu bir onur meselesidir. Burada bulunan halkımıza direnişinin sonuç veriyor, AKP zor durumda. Lütfen daha fazla yüklenelim. Eşbaşkanlarımız yerine oturacak bu zihniyet çöp sepetine atılacak."
'Siz bu halkı kandıramazsınız'
TMMB İl Koordinasyon Sözcüsü Doğan Hatun ise eski kayyım Cumali Atilla'nın icraatlarını hatırlatarak," Alipaşa'da kentsel dönüşüm projesinde halk susuzlukla terbiye edilmeye çalışılarak evlerinden zorla çıkarıldı. Kayyımın kentin tüm değerlerini yerle bir ettiğine şahitlik ettik. Kayapınar'da yeşil alan yerlerinde imar planıyla camiye çevirdiğine, ranta dönüştürdüğüne şahit olduk. HDP belediyesinin orayı tekrardan yeşil alana çevirmesine rağmen kayyım meclis kararıyla o kararı bozmuştur. Hangi meclisle o kararı aldınız? Biz bu kararın hukuksal olarak peşinde olacağız. Siz bu halkı kandıramazsınız. Kayyım halk iradesi gaspıdır. Biz bunu kabul etmiyoruz. Gaspla hırsızlıkla talanla siz halkın iradesi olamazsınız" ifadelerini kullandı.
Eylem 5 dakikalık oturma eylemi sonrası alkışlarla son buldu.