Kayyımlara tepki dinmiyor: Direnmekten vazgeçmeyeceğiz!

  • 09:05 11 Eylül 2019
  • Güncel
Rengin Azizoğlu
 
DİYARBAKIR - Kayyım atamalarına karşı günlerdir Demokrasi Nöbeti’nde olan kadınlar, “Kayyım darbesini kabul etmiyoruz. Süresiz ve dönüşümsüz olarak alanlarda olmaktan, direnmekten vazgeçmeyeceğiz. Bugün korkunun, tereddüt etmenin zamanı değil, sahip olduğunu geri almanın zamanıdır” dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye eşbaşkanlarının 19 Ağustos’ta görevden alınmalarına ve yerlerine kayyım atanmasına karşı gerçekleşen Demokrasi Nöbetleri süresiz ve kesintisiz olarak devam ediyor. Günlerdir Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi hizmet binasına çıkan Lise caddesinde nöbet tutan kadınlar, kayyımları istemediklerini yineledi. 
 
‘Amed bizimdir bizim de kalacak’
 
24 gündür alanlarda iradesine sahip çıkmak için eylemde olduğunu söyleyen kadınlardan Ayten Sır, şunları belirtti: “İrademiz gasp edildi. Belediye bizim evimizdir. Belediyemize rahatça girip çıkmak istiyoruz. Seçilmiş başkanımızın görevden alınmasını istemiyoruz. ‘Hak hukuk adalet’ diyerek hakkımızı alana kadar da eylemlerimize devam edeceğiz. Kayyım döneminde hiçbir hizmet yapılmadı, belediyemiz abluka altındaydı. Belediyeye giriş bile yapamıyorduk. Onlarca insanı işten atıp ekmekleriyle oynadılar. Amed halkı alana çıkmıyor diyorlar. Korku imparatorluğu oluşturmak istediler. Fotoğraflar çekiyorlar, kamera kaydı alıyorlar. Eylemlerin ilk birkaç günü orantısız güç kullanıldı. Şiddetli gaza ve suya maruz kaldık. Rahatsızlandık ama direndik ve her şeye rağmen buradayız. Amed halkının düşüncesi de isteği de seçilmiş olan Selçuk başkandan yana. Kayyımı istemedik, istemiyoruz, istemeyeceğiz de. İstemiş olsaydık onu seçerdik ama seçmedik. Biz irademize sahip çıkıyoruz, arkasındayız. Direne direne kazanılır. Bizler de direnip kazanacağız ve alacağız. Amed bizimdir, bizim de kalacak.”
 
‘Eşbaşkanlık mor çizgimizdir’
 
Kayyım atamalarını halka yapılan bir darbe olarak nitelendiren Jiyan Taş da Van, Mardin ve Diyarbakır halkının vatandaşlıktan çıkarıldığı bir durumun yaşandığını ifade etti. Jiyan, “Kayyım atamaları halkı irade olarak görmeyen, kendi sömürge valilerini atayarak illeri yönetmeye dayalı bir darbe girişimidir. 19 Ağustos’ta kayyımların atanmasıyla birlikte birçok ilde ev baskınları yapılarak halkın iradelerine sahip çıkmasının önü alınmak istendi. Yapılan tüm saldırılara karşı bizler alandaydık. Amed, Van ve Mardin’de eşbaşkanlık sistemine yönelik soruşturmalar başlatılmasına tavrımız nettir. Eşbaşkanlık her defasında dile getirdiğimiz gibi mor çizgimizdir. Tüm toplumun temelinde oluşturulacak sistemin ana temel taşı eşbaşkanlık anlayışıdır. Bu darbeyi kabul etmiyoruz. 18 gündür alanlarda direniyoruz. Süresiz ve dönüşümsüz olarak alanlarda olmaktan direnmekten vazgeçmeyeceğiz. Kayyım darbesine karşı hep beraber direneceğiz. Tüm halkı da burada yanımızda olmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
 
‘Korkunun zamanı değil’
 
Kayyım atamalarının irade gaspı olduğunu belirten Yasemin Akengin ise bu irade gaspına karşı alanlarda olduklarını kaydetti. Yasemin, “Kimse ‘Biz kayyım olarak atandık ve orada rahatlıkla oturacağız’ demesin. Biz kesinlikle bu defa o koltuklara kurulmalarına ne pahasına olursa olsun izin vermeyeceğiz. Önceki süreçte yaşadığımız kayyım sürecinde yıkımlardan başka bir şey görmedik. Tam da bu yüzden aynı günleri bize tekrar yaşatmalarına müsaade etmeyeceğiz. Hizmet alanında bir şeyler yapmış olsaydı, Diyarbakır’a katkı sağlamış olsaydı Cumali Atilla da adaydı onu seçerdik. Kayyımları desteklemiş olsaydık yüzde 60’ları aşan oy oranıyla kendi eşbaşkanlarımızı seçmezdik. Yıkımdan, talandan, zarardan başka bu kente bir şey yapılmadı. Belediyemizi tekrardan geri alacağımıza dair inancımız tam. Eylemlerimize belediyemizi alana kadar, kendileri geri adım atana kadar da devam edeceğiz. Buradan herkese çağrımdır; bugün korkunun, tereddüt etmenin zamanı değil, sahip olduğunu geri almanın zamanıdır. Bu şekilde yaklaştıkları zaman emin olsunlar ki kendi geleceklerini de kazanacaklar” dedi.