DİYARBAKIR - Haklı ve meşru taleplerinin yasaklandığını belirten kayıp yakınları, “HDP Diyarbakır İl binası önünde başka annelerin acıları üzerinde oyun oynanıyor. Bu tehlikeli ve kirli bir oyundur” dedi.  

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla her hafta düzenledikleri eylemin 552’ncisini gerçekleştirdi. İHD Diyarbakır Şube binasında düzenlenen ve kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme, Gezi Ailelerinden Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz, Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ve babası Sami Elvan, Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük ile Lice’de kalekol yapımı protestoları sırasında askerlerce katledilen Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, HDP’li vekiller, İHD’li yöneticiler ve kayıp yakınları katıldı.   

 

‘Annelerin acıları üzerinden oyunlar oynanıyor’ 

 

Eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Yüksel Aslan Acer, meydanlarda annelerin sesini yükseltmesinden rahatsız olanların eylemlerini uzun süredir yasakladığını söyledi. Haklı ve meşru taleplerinin yasaklandığını kaydeden Yüksel, “Bu kentin başka bir yerinde HDP İl binası önünde başka annelerin acıları üzerinde oyun oynanıyor. Bu tehlikeli ve kirli bir oyundur. Bizim için hiçbir annenin acısı farklı değildir. Yapılması gereken tek şey var, annelerin acılarının önüne geçmektir. Bunun dışındaki pratikler acılara acı katar” dedi. Barış çağrısı yapan Yüksel, annelerin acılarını dindirmenin tek yolunun barışı getirmekten geçtiğini belirtti. 

 

‘Kayıpların kemikleri nerede?’ 

 

Gezi Aileleri adına konuşan Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan ise acıları paylaşmaya ve dayanışmayı büyütmek için geldiklerini belirterek, “Bu ülkeyi yönetenlere sesleniyoruz; bu ailelerin kemikleri nerede niye vermiyorsunuz? Bundan daha doğal ne olabilir ki. Hak aramalarına niye karşı çıkıyorsunuz?  Ailelerin bu talebi karşısında bu sessizlik niye? Aileler olarak acı çekiyor olabiliriz.  Bu acıları sinemize çekmeyeceğiz sizin kalplerinize sineceğiz” dedi.  

 

Eylemde, 7 Temmuz 1994 tarihinde Mardin’in Nusaybin ilçesinde evine yapılan baskında polislerce gözaltına alınan ve cenazesi sabaha doğru evinin bahçesinde bulunan Mehmet Tevfik Sincar’ın hikayesi anlatıldı.  

 

Açıklama 5 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi.