Ayşe Acar Başaran: Çözümün asıl muhatabı Sayın Öcalan'dır

  • 15:37 6 Eylül 2019
  • Güncel
VAN - Van’da 19’uncu gününe giren oturma eyleminde konuşan HDP’li Ayşe Acar Başaran, “Kürt halkına, Kürdistan’a sömürge valileri atıyor. Savaşın çözümü, bu sürecin çözümü, anahtarı İmralı’dadır. Çözümün asıl muhatabı Sayın Öcalan’dır” dedi.
 
Halkların Demokratik Parti’li (HDP) Diyarbakır, Mardin, Van büyükşehir belediyelerine kayyım atanmasının ardından HDP İpekyolu İlçe binası önünde yapılan oturma eylemi 19’uncu gününe girdi. Eyleme halkın yanı sıra HDP’li vekillleri Muazzez Orhan, Murat Sarısaç, Ayşe Acar Başaran, Pero Dündar, yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediye eşbaşkanları Bedia Özgökçe ve Mustafa Avcı, HDP il ve ilçe yöneticileri, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri ve Barış Anneleri Meclis üyeleri katıldı. Eylemde, “Eşbaşkanlık kadın özgürlük sistemimizdir, gaspettirmeyiz” pankartının yanı sıra “Jin jiyan azadi”, “Kayyım gasptır”, “Kayyım kültür düşmanıdır” ve “Kayyım kadın düşmanıdır” dövizleri yer aldı. 
 
‘Sömürge siyasetine ses yükseltmek için buradayız’
 
Oturma eyleminden önce yapılan açıklamada konuşan Ayşe Acar Başaran, kayyıma karşı 19 gündür sokaklarda aktif bir şekilde eylemselliklerinin sürdüğünü belirtti. Ayşe, “Van’da da bu sömürge siyasetine karşı, sömürge hukukuna karşı ses yükseltmek için buradayız. AKP ve MHP ittifakı son 5 yıllık siyasetini savaş politikaları üzerine, gasp üzerine, asimilasyon üzerine kurmuştur. Kayyımlar da bu savaş siyasetinin bir parçasıdır” dedi.
 
‘Kürt halkına sömürge valileri atıyorlar ’
 
Kayyım atamalarıyla Türkiye ve özellikle Kürt halkına bir mesaj verilmek istendiğini vurgulayan Ayşe, 2016 yılında atanan kayyımları hatırlattı. Ayşe, “HDP’ye yapılan operasyonlar ile eş genel başkanlarımız, belediye eşbaşkanlarımız, milletvekillerimiz başta olmak üzere binlerce insanımızı rehin alıp siyasetsiz bırakmaya çalıştıysa, bu günde 19 Ağustos tarihinde üç büyükşehrimize aynı şekilde ‘Siz seçseniz de biz yönetmenize izin vermiyoruz’ diyorlar. Türkiye’de vatandaş olarak kabul görülmenin en büyük nedenlerinden biri de seçme ve seçilme hakkı yok edilmek isteniyor. Çünkü bu topraklar sömürge olarak görülüyor. Çünkü bugün iş başında olanlar bu topraklardaki Kürt halkına, Kürdistan’a sömürge valileri atıyor” ifadelerini kullandı.
 
’40 yıldır savaş politikalarına karşı mücadelemiz sürüyor’
 
Kürt kültürünün, dilinin, kimliğinin, tarihinin yok edilmeye çalışıldığına dikkat çeken Ayşe konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Buradan bir kez daha iktidara sesleniyoruz. Bu siyasetiniz 40 yıldır sürüyor. Hiçbir yere varamadı. Hiçbir sonuç alamadı. Biz hala bu topraklarda özgür yurttaşlar olarak yaşamak için mücadeleye devam ediyoruz. Bu kayyımlara karşı da belediyelerimizden çıkana kadar, bu topraklara sömürge toprakları olarak görmekten vazgeçene dek mücadelemiz sürecek.
 
‘Gençlerin katledilmesinin tek nedeni AKP’dir’
 
Diyarbakır’da İl binamızın önünde oturan ailelerin acılarını tabi ki de paylaşıyoruz. Bizler sadece onların değil bugüne kadar yaşamlarını yitirmiş bütün gençlerin, bütün çocukların yaşaması için mücadele ediyoruz. Ama bilinmelidir ki; bugün o çocukların dağda olması da, cezaevinde olması da binlerce çocuğun, binlerce gencin yaşamını yitirmesi de iktidarın yürüttüğü savaş siyasetinden kaynaklıdır. Ama hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi bu ailelerin acıları kışkırtılarak, acıları manipüle edilerek, il binamızın önüne gönderiliyorlar.
 
‘AKP halkları birbirine düşürme siyaseti yürütüyor’
 
Tıpkı Rojava, Başure Kürdistan’da yaptığı gibidir. Aslında 31 Mart yerel seçimlerinde ‘Kürdistan’da kazanacağız, Türkiye’de kaybettireceğiz’ stratejimize, ulusal birlik çalışmalarımıza bir darbe hamlesidir. Bunun karşısında da mücadele edeceğiz. Savaşın nedeni saraylarında oturanlardır. Bu savaşı çözmenin yol ve yöntemini arasınlar.
 
‘Ya diz çökeceksiniz ya yok olacaksınız siyasetidir’
 
Abdullah Öcalan sayesinde insanlar geleceği umutla baktılar. Ama savaştan beslenenler bu görüşmeleri kesip ülkeyi uçurumun kenarına sürüklediler. İşte, bu kayyım siyaseti de bu savaş siyasetiyle aynıdır. Çünkü kayyım siyasetinde de bir halkın yok edilmesi planlanıyor.  Ya diz çökeceksiniz ya yok olacaksınız siyaseti yürütülüyor. Biz bunlar için de direniyor. Özellikle ailelerimize sesleniyoruz: Gelin bütün savaş politikalarına karşı birlikte mücadele edelim. Bütün Türkiye halklarına sesleniyoruz: Gelin birlikte mücadele edelim. Bir kez daha iktidara sesleniyoruz: Savaşın çözümü, bu sürecin çözümü, anahtarı İmralı’dadır. Çözümün asıl muhatabı Sayın Öcalan’dır.” 
 
 Açıklamanın ardından kitle oturma eylemine geçti. Eylem alkışlar ve zılgıtlarla sona erdi.