
RTÜK şiddet şikayetlerine sessiz kaldı
- 16:07 25 Ağustos 2019
- Güncel
HABER MERKEZİ - Televizyonlardaki şiddetten rahatsız olup RTÜK’e şikayette bulunanların sayısı 16 bin 514 olarak açıklandı. Konuya dair açıklama yapan RTÜK üyesi İlhan Taşçı, “şiddet şikayetlerinin” bir tanesinin bile Üst Kurul gündemine getirilmediğine dikkat çekti.
Emine Bulut’un katlediliş görüntülerinin sosyal medyada yayılmasıyla kadına yönelik şiddet ve kadın katliamları tekrar gündeme geldi. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi İlhan Taşçı da, RTÜK’e gelen “şiddet şikayetlerine” ilişkin paylaşımda bulundu.
Şikayetlerin yüzde 90’ını ‘dizi filmler’ oluşturuyor
Sosyal medya hesabından konuya dair açıklama yapan İlhan Taşçı, izleyicilerin RTÜK’e 8 ayda 16 bin 514 şikayette bulunduklarını, ancak bunlardan bir tanesinin bile Üst Kurul gündemine getirilmediğini belirtti. RTÜK İletişim Merkezi’ne 2019 yılının başından bugüne kadar, televizyondaki şiddete ilişkin gelen izleyici şikayetlerinde ilk sırayı 13 bin 425 bildirimle “şiddeti özendirici veya kanıksatıcı yayınların” aldığına işaret eden İlhan, “Şiddet ekranda uygulamalı öğretilir hale geldi. RTÜK İletişim Merkezi’ne izleyiciler tarafından ekrandaki şiddete ilişkin yapılan şikayetlerin yüzde 90’ını ‘dizi film’ içerikleri oluşturuyor. Televizyon yayınlarındaki şiddetten rahatsız olup bildirimde bulunanların yüzde 44,6’sı erkek, yüzde 55,4’ü kadınlardan oluşuyor” dedi.
‘Reyting uğruna şiddetin dozu artırılıyor’
“Türkiye’de neredeyse her gün kadına yönelik şiddet, kadın cinayeti haberinin duyulduğu bir ortamda -ki maalesef en son örneği Emine Bulut- RTÜK’ün tüm radarlarını bu alana yöneltmesi hem yasanın verdiği bir görevdir, hem de toplumsal bir sorumluluktur” ifadelerini kullanan İlhan, şunları kaydetti: “Kadın şiddetini izleyiciye tüm ayrıntılarıyla izleten; …fiziksel şiddetten psikolojik şiddete, ekonomik şiddetten cinsel şiddete kadar pek çok şiddetin uygulanmasını RTÜK’ün görmezden gelmesi mümkün değildir. RTÜK ekranlar şiddeti ve buna yönelik şikayetleri görmezden geldiği, gereğini yapmadığı sürece, şiddetin ekrandaki dozu giderek artıyor. Denetlenmedikleri düşüncesi ve gerçeğiyle de senaristler, yapımcılar ve yayıncılar reyting uğruna şiddetin dozunu artırıyor.
‘’Hem hukuki hem de vicdani sorumluluktur’
Ekrandaki şiddeti yok saymak, görmezden gelmek RTÜK’ün kendisini ve misyonunu inkar anlamına gelir. Ekranları şiddetten arındırmak hem hukuki, hem insani, hem de vicdani sorumluluktur. Toplumun da RTÜK’ten beklentisi bu. Emine Bulut’un katledilmesinden sonra sosyal medyada hashtagler açılıyor ve dizilerdeki şiddetin ekran görüntüleri paylaşılıyor. Bunlara duyarsız kalınamaz. RTÜK ilk Üst Kurul toplantısında ekrandaki şiddeti masaya yatırmalı ve hızla denetime başlamalıdır.”